Lübnan: İsrail tankları BM üssüne zorla girdi

Kolombiya’da genel grev ve katliam

Kolombiya günlerdir grevler ve gösterilerle sarsılıyor. Ancak dün altı gündür süren çatışmaların en kanlı günü yaşandı. Polis ve askerin açtığı ateş sonucu 100 kadar göstericinin katledildiği söyleniyor. Helikopterden göstericilere ateş açıldığı da iddialar arasında. Önceki günlerde de 16 kişinin hayatını kaybettiği, yüzlercesinin de yaralandığı haberleri yer alıyordu basında. Kolombiya’da iktidardaki sağcı Ivan Duque hükümeti, salgın koşullarında kötüye giden ekonomiyi toparlamak için “Sürdürülebilir Dayanışma Yasası” tasarısını Kongreye sunmuştu. Aslında bir vergi yasası olan tasarıda KDV’nin yükseltilmesi ve vergi tabanının genişletilmesi yer alıyor. Vergi, asgari ve düşük ücretlileri kapsama da zenginler yerine orta gelir grubunu kapsıyor. Ancak işçileri, öğrencileri ve orta gelir grubunu sokağa döken tek neden bu değil. Kolombiya’da 2016 sonunda 40 yıldan uzun bir süredir FARC gerillalarıyla süren savaş, dönemin sağ hükümeti tarafından FARC ile imzalanan bir barış anlaşmasıyla sona ermişti. Şimdiki başkan Duque, o dönem barış görüşmelerini yürüten partisinden istifa ederek barış sürecine karşı olan bir başka parti kurmuştu ve 2018’de başkan seçilmişti. Geçtiğimiz beş yılda resmi olarak barış devam etmesine rağmen 276 eski FARC militanı ve 900'den fazla topluluk lideri öldürülmüştü. FARC’ın silahlı güçlerinin çektiği kırsal alanlara uyuşturucu mafyası girmeye yerli halkı katletmeye başlamıştı. Örgütün eski liderlerinin bir kısmı geçen yıl yeniden silahlanma çağrısı yapmıştı. Vergi Yasası’nın Kongre’ye sunulması üzerine yedi sendika bir araya gelerek Ulusal Grev Komitesini oluşturdular ve bir haftadır süren grev ve gösterilerde ekonomik ve politik talepleri birleştirdiler. Komite, ilan ettiği taleplerde vergi yasasının çekilmesini ve Barış Anlaşması’nın gereklerinin yerine getirilmesini istiyor. Yani işçiler ekmek ve barış istiyor.  Komite, covid-19’dan 76 bin kişinin hayatını kaybettiği ve her gün 500 civarı kişinin ölmeye devam ettiği ülkede yaygın aşılama, gelir desteği, yüz yüze eğitime geçilmemesi, etnik ve cinsel ayrımcılığa son verilmesi, özelleştirilmelerin durdurulması gibi taleplere de yer veriyor. Komite daha eylemlerin ilk günlerinde ekonomik taleplerini kazandı. Vergi yasası geri çekildi ama hükümet yasa taslağının önce sendikalarla görüşüleceğini ve müzakere sonrası tekrar sunulacağını açıkladı. Ayrıca Hazine Bakanı Alberto Carrasquilla da pazartesi günü istifa etti. Tepki çeken bir diğer hükümet kararı olan 4,5 milyar dolarlık “24 savaş uçağı alımı” planından da vazgeçildiği açıklandı. Ancak genel grev çağrısına devam edilmesi ve on binlerce kişinin gösterilere katılması üzerine kolluk kuvvetleri ateş açarak katliam gerçekleştirdi. Eylemciler katliam görüntülerini #SOSColombiaNosEstanMatando etiketiyle paylaşıyorlar. 

Meksika Devlet Başkanı Obrador, yerli Maya halkından özür diledi

Meksika Devlet Başkanı Andres Manuel Lopez Obrador, 500 yıl önce İspanya'nın bölgeyi fethinden bu yana kendilerine karşı işlenen suçlardan dolayı yerli Maya halkından özür diledi. Obrador, özellikle de 1847-1901 arasında yaşanan vahşete ve yaklaşık 250 bin kişinin yaşamına mal olan Yukatan Ayaklanması'nın bastırılmasına değindi. Obrador, "Maya halkından, fetih sırasında bireyler, ulusal ve yabancı makamlar, 300 yıl süren sömürge egemenliği ve 200 yıllık bağımsız Meksika döneminde kendilerine karşı işlenen korkunç suçlar için özür diliyoruz" dedi. Obrador siyasette ismini ilk olarak memleketi Tabasco eyaletinde yerli halkların ateşli bir savunucusu olarak duyurmuştu. Özür ise tarihi bir önem taşıyor. Yerli halkların İspanya ve Meksika devletleri tarafından defalarca katledilmesinin, kültür ve geleneklerinin büyük ölçüde silinmesinin resmen kabul edilmesi için yıllardır mücadele eden Maya halkının liderleri açısından çok önemli bir dönüm noktası.

Fransa'nın ardından Almanya'da: Emekli askerler darbe istiyor

Avrupa kapitalizminin iki büyük lideri, birer demokrasi örneği olarak gösterilen Fransa ve Almanya emekli askerlerin darbe tehditleri ve planlarıyla çalkalanıyor.

Kolombiya'da dört günlük grev kazandırdı: Vergi yasası geri çekildi

Ülkede 1 Mayıs da dahil olmak üzere 4 günlük grev hareketi sonucu, sağcı hükümet geri adım atmak zorunda kaldı. Kolombiya hükümetinin tepki toplayan yasası, KDV oranlarının ve çalışanlardan kesilen vergilerin artırılmasını içeriyordu. Yasa tasarısı, 28 Nisan günü ülke çapında protesto eylemleri ve grevlerle karşılandı. 1 Mayıs'a kadar süren grevler ve protestolar sırasında hükümet baskıyı seçti. Barışçıl göstericilerin üzerine polis ve askerlerini yollayan hükümet, 8 protestocunun öldürülmesine, 300'den fazla kişinin yaralanmasına neden oldu. Üretimi durduran işçilerin birçok sektöre yayılan grevi Kolombiya kapitalizmini felç etti ve sağcı hükümet pes ederek yasa tasarısını rafa kaldırdı.

Fransız hükümetinin ırkçı baskıları, aşırı sağın darbe tehditlerini körüklüyor

Fransız hükümeti göçmenlere ve Müslümanlara karşı baskıları artırıyor. Aşırı sağ güçler ise darbe tehdidi yapıyor. Bu hafta bir kabine toplantısında sunulan yeni bir yasa tasarısı, daha da fazla baskı ve polise büyük yetkiler verilmesini getirecek. Telefonların, web adreslerinin ve anlık mesajlaşmanın çok daha kolay izlenmesini sağlayacak. Bütün bunlar sözüm ona “terörle mücadele” gerekçe gösterilerek haklı çıkartılmak isteniyor. Yeni yasa tasarıları, son yasama aşamalarından geçen "ayrılıkçılık karşıtı" yasanın ardından geldi. Müslümanlara yönelik bu saldırıların arasında, halka açık yerlerde 18 yaşından küçük kadınlara başörtü yasağı da var. Macron hükümeti, büyük protestolara rağmen "küresel güvenlik" yasasını kabul etmişti. Bu yasaya göre, polis şiddetini fotoğraflayan ve filme alan kişilerin yargılanmasının önü açıldı. Bu atak, ırkçılık karşıtı eylemcilere ve Sarı Yeleklilere yönelik polis saldırılarına duyulan öfkenin ardından geldi. Artan baskı, aşırı sağı daha da cesaretlendiriyor. Geçen hafta 23 emekli generalden gelen bir mektupta, "banliyö sürülerine" karşı kararlı eylem talep ediliyordu. Hükümet hiçbir şey yapmadığı takdirde "tehlike altındaki medeniyetimizin değerlerini korunması için görevdeki arkadaşlarımızın müdahalesi" olacağı uyarısında bulundular. Mektupta böyle bir senaryoda ölülerin "binlerle sayılacağı" yazıyordu ve Fransa'nın Cezayir'e bağımsızlık vermesine karşı çıkan generallerin başarısız darbe girişiminin 60. yıldönümünde yayınlandı. Mektup Bu mektup, Başkan Emmanuel Macron'a hitaben yazılmıştı ve aşırı sağdaki Valeurs Actuelles dergisinde yayınlandı. Generaller, düşmanlardan birinin "İslamcılık" olduğunu söylüyor. Diğeri ise ırkçılık karşıtlığı:  "Bugün bazıları ırkçılıktan, yerli milliyetçilikten ve sömürgecilik karşıtı teorilerden bahsediyor, bu terimler aracılığıyla nefret dolu fanatiklerin istediği şey ırk savaşıdır." Dergiye göre mektup daha sonra binden fazla emekli askeri personel tarafından imzalandı. Bazı anketlere göre 2022 cumhurbaşkanlığı seçimle yarışında önde gözüken faşist Marine Le Pen mektubu büyük oranda destekledi. Le Pen, generalleri “hareketimize katılmaya ve başlayan savaşta yer almaya” çağırdı. Generallerin analizini alkışladı ve böyle düşünen herkese "iyileşme için ayağa kalkmaya - diyelim ki - ülkemizin kurtuluşu için" çağrısını yaptı. Silahlı Kuvvetler Bakanı Florence Parly, Le Pen'i eleştirdi fakat yalnızca orduyu zayıflattığı gerekçesiyle. Parly, "Madam Le Pen’in sözleri, askeri kurumla ilgili ciddi bir yanlış anlaşılmayı yansıtıyor ve bu silahlı kuvvetlerin başındakileri endişelendiriyor" diye yazdı. "Madam Le Pen'in önerdiği gibi silahlı kuvvetlerin siyasallaşması, ordumuzu ve dolayısıyla Fransa'yı zayıflatacaktır." Fransa, her gün yüzlerce kişinin öldüğü derin bir koronavirüs krizini yaşıyor. Politikacıların hiçbirinin toplumsal sorunlara bir cevabı yok gibi görünüyor. Bu, toplumun tepesindeki krizi körükleyen faktörlerden biri. Bu atmosferi yaratan hükümet, aşırı sağın rütbeli güçlerini cesaretlendiriyor. Charlie Kimber (Socialist Worker)

Doğu Avrupa'da savaş mı?

Rusya'da mücadele yürüten Sosyalist Akım'ın, Ukrayna'daki askeri gerilim ve sıcak çatışma olasılığı üzerine devrimcilerin görevlerini de kapsayan analizi.

ASEAN Myanmar darbesini görüştü

24 Nisan’da gerçekleşen Güneydoğu Asya Uluslar Birliği (ASEAN) zirvesine Myanmar’ın darbeci lideri Min Aung Hlaing da katıldı ve “krizin” çözümü için ASEAN’ın Myanmar’a temsilci atama fikrini kabul ettiğini açıkladı.  Filipinler, Malezya, Tayland, Endonezya ve Singapur’dan oluşan ASEAN zirvesi sonrasında yapılan açıklamada, Myanmar için mutabık kalınan 5 madde sıralandı. Buna göre, öncelikle Myanmar’daki şiddetin bir an önce durdurulması, ardından Myanmar’da taraflar arasında yapıcı diyalog ortamı başlatılması, Myanmar’a insani yardımın güvenli bir şekilde ulaştırılmasına müsaade edilmesi, ASEAN’ın tayin edeceği özel temsilcinin Myanmar’a giderek taraflarla görüşmesi ve  diyalog sürecine aracılık etmesi kararlaştırıldı. ASEAN’a katılan liderler politik tutsakların serbest bırakılmasını da talep ettiler. Myanmar darbesine açıkça destek veren bölgenin en büyük gücü Çin sessizliğini korurken ASEAN zirvesinde liderler ABD ve Çin arasında denge gözetmek gerektiğini de belirttiler. Ülkede ordu ve polisin açtığı ateş sonucu 1 Şubat darbesinden bu yana öldürülen demokrasi eylemcisi sayısı 750’yi geçmiş durumda. Bu satırların yazıldığı sırada ASEAN zirvesi sonrası çatışma yaşanmamış olmasına rağmen Myanmar darbecilerinin arkasında duran Çin’in tutumu düşünülecek olursa darbecilerin akan kanı durdurmak için hiçbir gerekçesi bulunmadığı görülebiliyor. Darbe karşıtı İrrawaddy sitesi ordunun üst düzey komutanlara “askerlerin ve ailelerin medyayı dinlemesini yasaklamaları ve onlara bu tür yayınların yalan olduğunu haftada en az iki kez açıklamaları” talimatı verdiğini yazdı.  

Fransız emperyalizmi Çad'da öldürülen diktatörü nasıl desteklemişti

Charlie Kimber, geçen hafta öldürülen diktatör İdris Deby'nin Fransa'nın Afrika'daki sömürge mirasına tutunmasına nasıl yardım ettiğini yazdı.

Spor ve sistem - Kimin oyununu oynuyoruz?

Spor bize kapitalizm tarafından reddedilen bir rahatlama ve kolektif kimlik duygusu sunar - ancak patronlar bunu kâr elde etmek ve bizi bölmek için de kullanır. Sam Ord çelişkileri inceliyor.

Geri 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 İleri

Bültene kayıt ol