Öfke sokağa çıktı: Öğretmenlerden kitlesel grev

TGS'den Sputnik'e: Gazetecileri işe geri alın

Radyo Sputnik ile Türkiye Gazeteciler Sendikası arasındaki toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde anlaşma sağlanamadı, grev kararı alındı. Sputnik sendikalı işçileri "küçülme" bahanesiyle işten atmaya başladı. Grev kararı, 24 Temmuz günü Sputnik Türkiye bürosuna asılmıştı. Yasal süreç ilerlerken işçi kıyımı gündeme geldi. TGS şu duyuruyu yaptı: "Uyarıyoruz! Sputnik işvereni sendikal haklara saygı gösterip üyelerimizin taleplerini karşılamak yerine onları işten atıyor. Suç işlemekten vazgeçin, atılan gazetecileri işe geri alın."

İSİG Meclisi: Temmuz ayında en az 182 işçi çalışırken hayatını kaybetti

İş cinayetleri can almaya devam ediyor. İş Sağlığı ve İşçi Güvenliği Meclisi, Temmuz ayı raporunu yayınladı. Rapora göre 2023 Temmuz'unda: - Yüzde 83’ünü ulusal basından; yüzde 17’sini ise işçilerin mesai arkadaşları, aileleri, iş güvenliği uzmanları, işyeri hekimleri, sendikalar ve yerel basından öğrendiğimiz bilgilere dayanarak tespit ettiğimiz kadarıyla, 2023 yılının ilk yedi ayında (Ocak’ta 116, Şubat’ta 195, Mart’ta 130, Nisan’da 123, Mayıs’ta 146, Haziran’da 159 ve Temmuz’da 182 olmak üzere) en az 1051 işçi hayatını kaybetti... - iş cinayetlerinin işkollarına göre dağılımı: Tarım, Orman işkolunda 56 emekçi (22 işçi ve 34 çiftçi); Taşımacılık işkolunda 28 işçi; İnşaat, Yol işkolunda 21 işçi; Belediye, Genel İşler işkolunda 16 işçi; Konaklama, Eğlence işkolunda 10 işçi; Ticaret, Büro, Eğitim, Sinema işkolunda 9 emekçi; Enerji işkolunda 8 işçi; Gıda, Şeker işkolunda 7 işçi; Metal işkolunda 6 işçi; Madencilik işkolunda 5 işçi; Gemi, Tersane, Deniz, Liman işkolunda 3 işçi; Tekstil, Deri işkolunda 2 işçi; Basın, Gazetecilik İşkolunda 2 işçi; Çimento, Toprak, Cam işkolunda 2 işçi; Sağlık, Sosyal Hizmetler işkolunda 2 işçi; Savunma, Güvenlik işkolunda 2 işçi; Petro-Kimya, Lastik işkolunda 1 işçi; Ağaç, Kâğıt işkolunda 1 işçi; elimizdeki veriler ışığında çalıştığı işkolunu belirleyemediğimiz 1 işçi hayatını kaybetti… - iş cinayetlerinin yaş gruplarına göre dağılımı: 14 yaş ve altı 6 çocuk işçi, 15-17 yaş arası 4 çocuk/genç işçi, 18-29 yaş arası 38 işçi, 30-49 yaş arası 63 işçi, 50-64 yaş arası 47 işçi, 65 yaş ve üstü 15 işçi, yaşını bilmediğimiz 9 işçi hayatını kaybetti… - Temmuz ayında 57 şehirde ve yurtdışında iki ülkede (kısa vadeli çalışmak için gidilen veya Türkiye menşeili şirketlerde çalışan) iş cinayeti tespit etmiş durumdayız: 15 ölüm İstanbul’da; 10 ölüm Afyon’da; 8 ölüm Antalya’da; 7’şer ölüm İzmir, Kocaeli ve Muğla’da; 6’şar ölüm Balıkesir, Manisa ve Samsun’da; 5’er ölüm Ankara, Aydın, Batman, Burdur, Bursa, Denizli ve Mardin’de; 4’er ölüm Çorum, Düzce, Edirne ve Kastamonu’da; 3’er ölüm Erzurum, Isparta, Kahramanmaraş, Karaman, Konya, Sivas ve Trabzon’da; 2’şer ölüm Adana, Ağrı, Çanakkale, Erzincan, Kütahya, Osmaniye ve Irak’ta; 1’er ölüm Aksaray, Ardahan, Bingöl, Bolu, Çankırı, Diyarbakır, Elazığ, Eskişehir, Giresun, Hatay, Kars, Kayseri, Kırıkkale, Kırklareli, Kırşehir, Malatya, Ordu, Sakarya, Sinop, Şanlıurfa, Tokat, Uşak, Van, Zonguldak ve Yunanistan’da meydana geldi… Raporun tamamını okumak için tıklayın.

Veteriner hekimler 21 Ağustos'ta ülke çapında greve çıkıyor: Artık yeter!

Ankara'da bir klinikte veteriner hekimin saldırıya uğraması, bardağı taşıran son damla oldu. Veteriner hekimler "sağlıkta şiddete hayır" diyerek bir günlük grev yapacak. Grev sırasında acil hastalar dışında hizmet verilmeyecek. Türk Veteriner Hekimler Birliği ve 56 Veteriner Hekim Odası'nın duyurusu: "Yaşamın tüm alanlarında kadına, çocuğa, hayvana ve doğaya karşı uygulanan şiddet, sağlık alanında da hızla artmış ve artık dayanılmaz bir boyuta gelmiştir. Veteriner hekimler de bu şiddetin en büyük mağdurlarından  olmakta, mobbinge, tacize, lince, şiddete uğramakta, darp edilmekte, hatta öldürülmektedirler. 2022 yılı Nisan ayında, tam da Dünya Veteriner Hekimler Günü öncesinde, toplum sağlığını korumaya çalışırken görevi başında öldürülen Veteriner Hekim Volkan Lale’nin katilinin cezası henüz kesinleşmemişken, geçen ay İzmir’de, geçtiğimiz hafta da başka bir meslektaşımız Ankara’da muayenehanesinde saldırıya uğradı. Sağlığın her canlı için hak olduğunu savunarak, hayvan sağlığı için ülkenin en ücra köşelerinden kent merkezlerine kadar her yerde hizmet veren veteriner hekimler, mesleklerinin doğası gereği, aynı zamanda halk sağlığının da koruyucusudurlar. Oysa, geçtiğimiz yıl, bir yetiştirici “köye hayvanlarımıza aşıya gelecek veteriner hekimi bu köye sokmayacağım” diyerek, silahlı fotoğrafını çekinmeden sosyal medya hesabından paylaşmıştı. Ancak unutulmamalıdır ki; veteriner hekimlerin toplum için sağlıklı gıdanın kontrolünü yaparken baskıya, mobbinge uğraması, aşılamaya giderken tehdit edilmesi, üreticiye destek olurken güvende olmaması, yerel yönetimlerde sahipsiz hayvanlar için çalışırken mobbinge, linçe uğraması, kendi özsermayesi ile kurduğu muayenehanesinde güvenli olmayan koşullarda çalışmak zorunda bırakılması, esasen toplum sağlığının, hayvan refahının, ülke hayvancılığı ve ekonomisinin saldırıya-şiddete uğramasıdır! Veteriner hekimlerin, hangi alanda çalışırsa çalışsın aynı zamanda kamu hizmeti verdiği göz ardı edilmemelidir. Veteriner hekimler her şeye rağmen pandemide olduğu gibi depremde de gıda işletmelerinde, köylerde ve muayenehanelerindeki görevlerini aksatmadılar, hastalarını bırakmadılar. Ancak bunca özveriye karşın, toplumun ve yetkililerin gözü önünde her gün darp ediliyor, bıçaklanıyor, hatta öldürülüyorlar. Buna karşın, tüm ısrarlarımıza rağmen veteriner hekimler Sağlıkta Şiddet Yasası kapsamı dışında tutulmaktadırlar. Oysa veteriner hekimler yasalar önünde sağlık çalışanıdır, bizlere karşı işlenen suçlar da dahil, özlük haklarımız, veteriner hekimlerin yaşam ve çalışma koşulları mevcut yasalara uygun düzenlenmelidir. Mesleğimize yönelik artarak devam eden şiddeti görmezden gelenlerin de bu saldırıda sorumluluğu olduğunu kamuoyuyla paylaşıyoruz. Görevi başında şiddete uğrayan meslektaşımız Veteriner Hekim Ceren Eroğlu’nun yanında olduğumuzu bildirir; yaşatmayı ve şifa vermeyi ilke edinmiş bir meslek grubu olarak, sesimizi duyurmak için kritik noktalar ve durumlar hariç tüm çalışma alanlarımızda 21 Ağustos 2023 Pazartesi tarihinde 1 (bir) gün süreyle iş bırakacağımızı kamuoyunun bilgisine sunarız. Tüm vatandaşlarımızın anlayışını bekliyor ve esasen toplumun karşı karşıya olduğu riskleri gündeme getirecek olan bu eyleme destek olmaya çağırıyoruz." 

Genel-İş'in iş bırakma eylemi sonrası neler kazanıldı?

DİSK'e bağlı Genel-İş sendikası üyesi bir işçi, 11 Temmuz'da Türkiye çapında gerçekleşen eylemlerin sonuçlarını yazdı: İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB), İzmir Büyükşehir Belediyesi (İzBB) ve Mersin Büyükşehir Belediyesi'nde (MBB) yapılan ek protokoller çok çarpıcı oldu.  İlk olarak İzBB'ye bağlı İZBETON, İZDOĞA, İZULAŞ ve İZSU’da yapılan ek protokole bakarsak basına açıkladıkları en düşük 22.105, en yüksek 25.009 TL ile anlaşılan sözleşme içeriğinde "Hesaplamalara iş risk 1-2, kıdem, yakacak yardımı, hastalık yardımı, raylı sistem primi, İkramiye, kasa tazminatı, birleştirilmiş sosyal yardım, aile ve çocuk yardımı içerisinde’ olarak duyurulmuş. Başkan Tunç Soyer, İzBB eyleminin ilk gününde sosyal medya da işçiler ile halkı ̆ karşı karşıya getirmişti. MBB'de ise durum çok farklı işledi. DİSK eylemlerinde (en düşük memur maaşı) 22 bin TL talep ederken, Mersin'de en düşük ücret 14.686,39 TL oldu. Bu, Mersin'de DİSK yöneticilerinin asıl niyetlerinin işçiyi düşünmek olmadığını gösterdi; eylem yapmalarının nedeni yaklaşan DİSK kurulu için seçim çalışmaları oldu. Taban ücrete zam yapmayıp, sadece yemek ücretlerinde artış yapıldı. 11 Temmuz'da eylem başlatan DİSK, hala eylemlerine devam ederken, birçok yerde eylemin içerisinde işçiler eyleme katılmadı sadece kurulları basın açıklaması yaptı. İBB'de ise ek protokol MBB'den farksız bir şekilde sonuçlandı. Türkiye'de hayat pahalılığın en çok yaşandığı şehirlerinden biri olan İstanbul'da bile DİSK yol ve yemek dahil 19.800 TL aldı. Bu toplu iş sözleşmeleri ve yapılan ek protokoller, DİSK'in aslında işçilerin haklarını savunmak veya daha adil bir yaşam yaşamaları için mücadele etmediğini ortaya koyuyor. Not: Kuliste konuşulanlara göre CHP, Genel-İş yöneticilerine baskı yaptı.

Zamları sessizce protesto etti, gözaltına alındı

Tekstil işçisi aktivist Nurettin Koç, AK Parti İstanbul İl Başkanlığı yakınında zamları protesto ettiği için 6 Ağustos günü gözaltına alındı. Koç, Beyoğlu'nda bulunan AK Parti İl Başkanlığı'na yakın bir parkta elinde tuttuğu protesto dövizleriyle sessiz bir eylem gerçekleştiriyordu. "Zam Zamdır, Güncelleme Değildir", "İç Güçler Sebep, Enflasyon Sonuçtur" ve "Kamuda Tasarruf Ne Zaman?" yazılı kartonlarla eylemini sürdüren işçi, toplantı ve gösteri yasasına muhalefetten gözaltına alındı.

Ankara Veteriner Hekimler Odası: Sağlıkta şiddete hayır, 6 Ağustos'ta grevdeyiz!

Ankara'da bir kişi enfeksiyon tedavisi gören kedisi ölünce 4 arkadaşı ile kliniği basıp, veteriner hekim Ceren Eroğlu'nu tokatladı, eşyaları dağıttı. Veterinerler yarın (Pazar) Ankara'da iş bırakacak. Ankara Bölgesi Veteriner Hekimleri Odası Başkanı Ahmet Baydın, A.K. tarafından darbedilen veteriner Ceren Eroğlu'nu ziyaret ederek, geçmiş olsun dileğinde bulundu.  Ahmet Baydın, ziyaret sonrası şunları söyledi: "A.K. isimli şahsın meslektaşımız Ceren Eroğlu’nu darbetmesini ve kliniğine zarar vermesini şiddetle kınıyoruz. Her geçen gün toplumda, hayvan sağlığı, toplum sağlığı ve çevre sağlığı için hizmet veren, fedakarca 24 saat görev yapan meslektaşlarımıza yapılan saldırıların sonu gelmiyor. Gazi meclisimizin açılmasıyla birlikte bütün milletvekillerimize çağrımızdır; sağlıkta şiddet yasasına veteriner hekimlerin dahil edilmesini istiyoruz. Çünkü bu olaylar son dönemlerde oldukça arttı. Artık kaç meslektaşımızın daha darbedilmesini ve kaç meslektaşımızın daha öldürülmesini bekliyorlar. Bunun için acil önlem alınması gerektiğini tüm yetkililere duyuruyoruz" Baydın, Türk Veteriner Hekimler Birliği ve diğer 56 odamızın da desteğiyle 6 Ağustos’ta (Pazar) 1 gün iş bırakma eylemi yapacaklarını duyurdu. Şiddete maruz kalan hekim Ceren Eroğlu "Ben bu işi 10 yıldır yapıyorum. Beni tanıyan herkes hayvanlara ne kadar düşkün olduğumu bilir. Bugüne kadar sahipli sahipsiz bütün hayvanlar için elimden ne geliyorsa yaptım. Bu konuda da bizimle alakalı bir ihmal bulunmadığı gibi hasta sahibinin ciddi yetiştirme hataları mevcuttur. Tedavi ne kadar olumsuz sonuçlanırsa sonuçlansın karşılığının şiddet olması kabul edilebilir bir durum değil. Diğer meslektaşlarımın benzer olaylar yaşamaması için elimizden geleni yapacağız. Son olarak da burada orantısız bir şiddet var. Bunun kadına şiddet kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini düşünüyorum. Adaletin sağlanması için mücadele etmeye devam edeceğiz" dedi.

Bayraklı Şehir Hastanesi şantiyesindeki işçiler isyanda

İnşaat işçileri haklarını istiyor. İki aydan fazladır maaşlarını alamayan işçiler mücadele bayrağını kaldırdı. İzmir Gerçek'ten Efe Can Tan'ın haberi: İzmir'de açılış için gün sayan Bayraklı Şehir Hastanesi'nde yapımı süren birimlerin şantiyesinde isyan sürüyor.    Türkerler Holding-Gama ortaklığında süren inşaat sürecinde daha önce barınma koşulları, yemeklerin kalitesizliği ve ödeme gecikmeleri nedeniyle birçok kez isyan eden işçiler yeniden ayaklandı.    600'den fazla işçi 2 aydan fazla süredir ödenmeyen ücretler ve kötü yemekleri protesto etmek için yemekhanede eylem yaptı. Çatal ve kaşıklarla masalara ve duvarlara vuran işçiler işvereni ıslıklarla ve yuh çekerek protesto etti.    İnşaat ve Yapı İşçileri Sendikası'ndan (İYİ - SEN) yapılan açıklamada, "İnşaat işçisi köle değildir. İzmir Bayraklı şehir hastanesi şantiyesinde calışan aralarında üyelerimizin de olduğu  inşaat işçileri 2 aydan fazla ödenmeyen ücretler ve kötü çıkan yemekleri protesto etmek için yemek hanede tüm taşeron işçilerin katıldığı protesto eylemi yapıldı" ifadelerine yer verildi.    Öte yandan sendika temsilcilerinin eylemin ardından işverenle sorunun çözümü için bir araya geldiği de öğrenildi.

Kara listeciler enselendi!

'Benim attığım işçiyi, sen işe alma' diyen büyük şirketlerin gizli işbirliği belgelendi. Rekabet Kurumu, kara liste hazırlayan 16 şirkete ceza kesti. Gazeteci Bahadır Özgür'ün twitter hesabından duyurduğu 16 işçi düşmanı şirket kimler? Listeyi biz de paylaşıyoruz:  

TTB: İhraçlara, görevden almalara son! Dr. Ayşe Uğurlu yalnız değildir

SES, ATO Kadın Hekimlik ve Kadın Sağlığı Komisyonu ve TTB İnsan Hakları Kolu üyesi Dr. Ayşe Uğurlu’nun bundan üç yıl önce açlık grevleri nedeniyle yapılan bir basın açıklamasına katılması bahane edilerek kamudaki görevinden uzaklaştırılması, Türk Tabipleri Birliği (TTB) önünde protesto edildi. Basın açıklaması metnini okuyan Türk Tabipleri Birliği Merkez Konseyi Başkanı Şebnem Korur Fincancı, Ayşe Uğurlu’nun suçunun büyük olduğunu, çünkü insan hakları alanında faaliyet gösterdiğini ve Türkiye’de bunun başlı başına bir suç olarak görüldüğünü söyleyerek, ihraçlara ve görevden almalara son dedi. Basın açıklamasına SES, ATO, İHD, İHV, GALADER, DSİP ve farklı demokratik kurumların temsilcileri katıldı.

Geri 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 İleri

Bültene kayıt ol