Öfke sokağa çıktı: Öğretmenlerden kitlesel grev

Termik santral önünde işçi eylemi

Muğla’nın Milas'ta bulunan Yeniköy Kemerköy A.Ş. tesislerinde fiziki tadilat işlerini üstlenen Garanti Koza şirketi işçileri, maaşları ödenmediği için termik santral önünde eylem başlattı. Taşeron şirketin faaliyet gösterdiği termik santralin sahibi Akbelen Ormanı'nı talan eden IC Enerji Üretim ve Ticaret A.Ş. Karya Haber'in aktardığına göre Garanti Koza, Yeniköy Kemerköy A.Ş.’nin bakım ve tadilat işlerini yürütmekteydi. Şirketten alınan bilgiye göre, bu işler için yaklaşık 500 işçi çalıştırılıyordu. Ancak, işçiler, kendilerine hiçbir bilgi verilmeden, şirketin işinin sonlandırıldığını ve bu sebeple maaşlarını alamadıklarını ifade ettiler. Yeniköy Kemerköy A.Ş. tesislerinin önünde toplanan işçiler, yürüyüşe geçerek durumu protesto ettiler. Alacakları maaşların ödenmemesi üzerine büyük bir hayal kırıklığı yaşayan işçiler, şirket yönetiminden bir açıklama yapılmasını bekliyorlar. Bu tür bir durumun yaşanmaması için işçiler ve işverenler arasında daha şeffaf bir iletişim sürecinin oluşturulması gerektiği belirtildi. İşçilerin yaşadığı maddi mağduriyetin bir an önce giderilmesi için yetkililere çağrıda bulunuldu.

TOGG fabrikası inşaatında çalışan işçiler alacaklarını istiyor

Yerli otomobil markası TOGG için Bursa'da inşa edilen fabrikanın şantiyesinde çalışan 20 işçinin maaşları iki aydır ödenmedi. Taşeron şirketin çalışanı olan işçiler eyleme geçti. Yüklenici Yapı Merkezi firmasının taşeronu Anel Elektrik ve Sinay Enerji bünyesinde 1,5 yıldır çalışan işçiler, 1 Ağustos günü işten çıkış bildirimi geldi ve alacaklarının ödeneceği söylendi. Fakat bu söz tutulmadı. İki ay boyunca oyalanan işçiler, maaşlarını alana kadar şantiyeden ayrılmama eylemine başladı. İnşaat ve Yapı İşçileri Sendikasının (İYİ-SEN) Başkanı Hasan Kırlangıç şantiyedeki durumu şöyle anlattı:  “Son iki aydır anladığımız kadarıyla, yüklenici firma Ticaret Bakanlığı’ndan ya da TOGG’dan ödeme alamıyor. Yapı Merkezi ödeme yapamadığı için alttaki taşeronlar da ister istemez işçilere ödeme yapamıyorlar. İşçiler 2 aylık maaşlarını alamadılar ve aynı zamanda iki gün önce işten çıkartıldılar.”

Novares işçileri ek zam için mücadelede

Fabrikalardan ek zam sesleri yükseliyor. Kocaeli Çayırova'daki Novares fabrikası işçileri, eriyen ücretlerinin  artırılması talebiyle fazla mesaiye kalmama eylemi başlattı. Petrol-İş Sendikası Gebze Şubesi'nde örgütlü olan işçiler yüzde 34 ek zam istiyor.

Mutlu Akü işçileri ek zam istiyor

İstanbul Tuzla'da bulunan Mutlu Akü fabrikasında çalışan işçiler, toplu iş sözleşmesinde belirlenen ücretlerin eridiğini belirterek yüzde 34 ek zam talep ediyor. Petrol-İş 2 No'lu Şube üyesi işçiler, 2 Ağustos günü yemekhanede ses çıkarma eylemi yaptı. Sendikanın işyeri temsilcisi Yılmaz Erturan, “Alım gücümüz düştü, sözleşmedeki ücretler bugün en acil ihtiyaçlarımızı karşılamamıza dahi yetmiyor. Talebimiz açıklanan resmi enflasyon oranında zam yapılması. Yüzde 34 zammı dahi çok gören bir patron var. Eğer taleplerimiz karşılanmazsa eylemlere devam edeceğiz” diye konuştu.

'Asgari ücret veriyorlar, VIP hizmet bekliyorlar'

Koç Üniversitesi Hastanesi'nde çalışan taşeron işçiler, ücretlerinin artırılması ve çalışma koşullarının iyileştirilmesi için mücadele başlattı. 2 Ağustos günü vardiya değişimi sırasında hastane önünde toplanan işçiler eylem yaptı.  'İşçiler burada, yönetim nerede?' sloganı atıldı. Temizlik ve hasta bakım işçilerinin eylemine bazı hekimler de destek verdi.

Toplu sözleşme masasındaki cinsiyetçilik

İktidar ile kamu emekçileri sendikaları arasındaki toplu sözleşme görüşmelerinde tuhaf bir fotoğraf ortaya çıktı. Kamu çalışanları sendikalarının üyelerinin yüzde 44'ü kadın olmasına rağmen masada onlarca erkek arasında tek kadın sendikacı var: KESK yöneticisi Şükran Kaban. Tuhaf fotoğraf, cinsiyetçiliğe karşı mücadelenin ne kadar hayati bir mesele olduğunu bir kez daha gösterdi.

DİSK-KESK-TMMOB-TTB-TDB: Zamlar Geri Alınsın, krizin faturasını krizi yaratanlar ödesin!

İktidarın ekonomik saldırısına öfke büyürken sendikalar ve emek meslek örgütleri birleşik mücadele çağrısı yaptı: "Geçinemiyoruz, insanca yaşamak istiyoruz!"  Türk Tabipleri Birliği (TTB) sitesinden alıntıladığımız basın toplantısı duyurusu şöyle: Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB), Türk Tabipleri Birliği (TTB) ve Türk Dişhekimleri Birliği (TDB); derinleşen ekonomik krize ve artan zamlara karşı 2 Ağustos 2023 günü TTB’de “Geçinemiyoruz, İnsanca Yaşamak İstiyoruz!” başlıklı bir basın toplantısı düzenledi. Basın toplantısının açılış konuşmasını yapan TTB Merkez Konseyi Başkanı Dr. Şebnem Korur Fincancı; ülkenin zamlarla adeta kavrulduğunu, buna karşı emek alanından beş örgüt olarak “Krizin bedelini, krizi çıkaranlar ödesin” demek ve emeğin hakkını talep etmek için bir araya geldiklerini söyledi. Korur Fincancı, emek örgütleri olarak üretimden gelen güçlerini kullanma iradesine sahip olduklarının da altını çizdi. DİSK Ankara Bölge Temsilcisi Tayfun Görgün; ekonomik krizin yanı sıra son olarak Akbelen’de örneği görülen doğa katliamı ve hukuksuzlukların da tırmandığını, tüm bu çoklu kriz haline karşı örgütlü ve birleşik mücadele yürütülmesi gerektiğini ifade etti. TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Emin Koramaz; piyasanın egemen olduğu bir ekonomik anlayış sonucunda halkın büyük çoğunluğunun açlık, yoksulluk ve işsizlik ile baş etmeye çalıştığını belirtti. Bilimin ve tekniğin gereklerinin yerine getirilmediğine dikkat çeken Koramaz, buna bağlı olarak iş cinayetlerinin artması, güvencesizliğin hızlanması, hakların tırpanlanması gibi sonuçlar yaşandığını kaydetti. TDB Genel Sekreteri Diş Hekimi Emel Eroğlu; yaşanan ekonomik krizin siyasi bir tercihin sonucu olduğunu, iktidarın tercihini emeğiyle geçinenlerden değil, sermayeden yana kullandığını vurguladı. Hekimlerin olduğu gibi diş hekimlerinin de emeklerinin hızla değersizleştirildiğini belirten Eroğlu, son bir yılda TDB’den alınan iyi hal belgesi sayısının geçtiğimiz yıla oranla üç kat arttığını, genç diş hekimlerinin geleceksizlik kaygısıyla yurtdışında çıkış aradığını aktardı. Eroğlu, toplumsal muhalefetin emek eksenli bir mücadele yürütmesi gerektiğinin de altını çizdi. KESK Eş Genel Başkanı Şükran Kablan Yeşil; günlerdir ağacına, ormanına sahip çıkmak için Akbelen’de direnişte olanlara selam gönderdi ve bu beş örgütün temsilcilerinin bugün direniş alanında olacaklarını hatırlattı. İktidarın yıllardır sürdürdüğü doğa talanına sessiz kalmayacaklarını sözlerine ekleyen Kablan Yeşil, daha sonra ortak basın açıklamasını okudu. Ortak açıklama şöyle: Geçinemiyoruz, İnsanca Yaşamak İstiyoruz! Zamlar Geri Alınsın! Krizin Faturasını Krizi Yaratanlar Ödesin! Seçimler bitti, iktidarın hazırda beklettiği ekonomik saldırı dalgası başladı! Ardı arkası kesilmeyen zam işçileri, emekçileri, emeklileri, kadınları canından bezdirdi. Ülkemizde insanca yaşamak bir yana hayatta kalmak bile her gün zorlaşıyor. IMF reçetelerinden de beter bir programla bir kez daha ezilenlerin, yoksulların ceplerine göz dikiliyor. “Mali disiplin”, “bütçe açığını azaltma”, “vergiyi tabana yayma” gibi adlar altında torba yasalarla vergi yükü işçilerin, emekçilerin, emeklilerin omuzlarına yıkılıyor. İktidarın soyup soğana çevirdiği hazineyi doldurmak adına uygulanan politika bizleri, işçileri, emekçileri, kamu emekçilerini, mühendisleri, mimarları, hekimleri, avukatları, aydınları, akademisyenleri, sanatçıları, gençleri, kadınları, emeklileri, emekli dahi olamayanları ezdikçe eziyor, emeğimizi her gün biraz daha değersizleştiriyor. Halk işsizlikle, açlıkla, yoksullukla, artan borçlarla mücadele ederken AKP iktidarı hâlâ bir avuç patrona ve yandaş zümreye yeni ayrıcalıklar tanıyor, muafiyetler getiriyor. Bu nedenle nüfusun yüzde 1’ini oluşturan ama ulusal servetin yüzde 54’ünü elinde tutan dolar milyarderleri büyüdükçe büyüyor. Ücretlerimizin belirlenmesinde temel alınan ekonomik veriler TÜİK eliyle düşük gösterilirken vergi ve harçlar astronomik düzeyde artırılıyor. Emeği ile geçinen bizlerin maaşlarından peşinen gelir vergisi kesilirken tüketirken de ayrıca vergi vermek zorunda bırakılıyoruz. Bizler zam sağanağı altında inim inim inlerken tek sesli medyanın propagandasıyla yaşananların zorunluluktan kaynaklandığı, zamlarla ekonominin toparlanacağı, enflasyonun frenleneceği yalanı dolaşıma sokuluyor! Gerçeği haykırmaya çalışan çığlıklar baskı, şiddet ile; özgür basın ise sansür ve zor ile bastırılmak isteniyor. Öte yandan toplumsal cinsiyet eşitliğini yok sayan, ayrımcı ve cinsiyetçi uygulamalarla kadın emekçiler işsiz bırakılırken, çalışmaya devam inadı baskı, taciz ve mobbing ile her geçen gün artarak kırılmaya çalışılıyor. Halkın ezici çoğunluğunu yoksulluğa, açlığa, işsizliğe, borçluluğa ve güvencesizliğe mahkûm eden bu politikalar sadece bizlerin değil Türkiye’nin sırtında bir yüktür. Bu yükü taşımaya mecalimiz kalmadı! Yoksullukta, sefalette eşitlenmek değil hak ettiğimiz refahta birleşmek istiyoruz. Başta temel tüketim maddeleri olmak üzere yapılan zamlar geri alınmalıdır! Temel ücretler yoksulluk sınırı üzerine çıkarılmalı, en düşük emekli maaşı Temmuz 2023 itibariyle net 15 bin TL’ye çıkarılmalıdır. Ücretler toplu sözleşmelerle belirlenmeli, her üç ayda bir yoksulluk sınırında yaşanan artışa göre güncellenmeli, üzerine her çeyrekte yaşanan büyüme rakamları refah payı olarak eklenmelidir. Yüksek enflasyon döneminde asgari ücret de yılda dört kez belirlenmelidir. Vergide adalet sağlanmalı, az kazanandan az, çok kazandan çok verginin alındığı, artan oranlı servet vergisinin uygulandığı bir vergi düzeni getirilmelidir. Sendikalaşma ve grevli gerçek toplu iş sözleşmesi önündeki tüm engeller kaldırılmalıdır.   DİSK, KESK, TMMOB, TTB ve TDB olarak; zamlardan, yoksullaştıran ekonomik politikalardan rahatsız olan, “Bu böyle gitmez” diyen herkese sesleniyoruz: Bizlere her geçen gün daha fazla yoksulluk, sefalet, güvencesizlik dayatılan bu pespaye sistemi değiştirmek ve dönüştürmek elimizde! Daha fazla bedel ödemek istemiyorsanız; sendikalı sendikasız, çalışan-emekli, gelin hep birlikte haklarımız için omuz omuza verelim. Üretimden gelen gücümüzle haklarımıza sahip çıkalım. Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Türk Tabipleri Birliği (TTB) Türk Dişhekimleri Birliği (TDB)  

Toplu sözleşme görüşmeleri başladı, KESK meydanlara çıktı

İktidar ve memur sendikaları arasında ücret pazarlıklarının başladığı gün, Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) 81 ilde eylem yaparak taleplerini duyurdu. KESK grevli toplu sözleşme, yoksulluk sınırının üzerinde ücret, güvenceli istihdam, demokratik ve adil bir çalışma yaşamı, halktan yana bir kamu hizmeti ve temel gelir güvencesi istiyor. 1 Ağustos'ta Ankara'da Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı önünde açıklama yapan KESK'liler “Sefalet ücretini kabul etmeyeceğiz. Gerçek bir toplu sözleşme olması için masada taleplerimizi ileteceğiz” dedi. KESK Genel Başkanı Mehmet Bozgeyik "Tüm kamu emekçilerine şunu söylemek istiyorum. Kamunun talan sorunu hepimizin sorunu. Kemer sekme politikalarına karşı, enflasyonist politikaya karşı tüm yurttaşlara bir çağrı yapıyoruz. Hep birlikte KDV artışlarına hayır diyelim. MTV’ye ve ÖTV’ye hayır diyelim. Ücretsiz ulaşım hakkı için birleşelim. Ancak birleşirsek bu baskıcı rejimi geriletebileceğimizi söylüyoruz. 10 ağustos tarihinde tüm kamu emekçileri bu mücadeleyi büyütecek. 10 Ağustos tarihi itibariyle bir günlük iş bırakma kararı aldığımızı duyuyoruz. Bugün sağlık emekçileri bu startı verdi. Eylül ayı itibariyle yapacağımız eylemler ile mücadeleyi daha da güçlendireceğiz de buradan söyleyelim. Gelin hep birlikte mücadele edelim” çağrısını yaptı.

İzmir'de metro ve tramvay grevi sona erdi

İki gün süren grevin ardından sözleşme imzalandı. Demiryol-İş Sendikası, "Her iki taraf memnun, uzlaşı ile bitirdik" derken bazı işçiler imzalanan sözleşmedeki ücretleri düşük buldu. Ücretler 4 grup halinde toplanırken, birinci ve ikinci grup günlük yevmiye 640 TL, üçüncü grup 570 TL, dördüncü grup ise 550 TL oldu. Sendika ayrıntıları sonra açıklayacağını belirtti.

Geri 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 İleri

Bültene kayıt ol