Hayvan hakları savunucuları hedef gösteriliyor

Katliam yasasına ve hayvan cinayetlerine tepki büyüyor. Çok sayıda kurum 17 Ağustos Cumartesi 18:30'da Sakarya Caddesi'nde buluşma çağrısı yapıyor. Yasanın gündeme gelmesinden bugüne yaşam nöbeti tutan Hayvan, Yaşam, Özgürlük İnisiyatifi ve Sokaktayım Yanındayım İnisiyatifi her Cumartesi Sakarya Caddesi'nde basın açıklaması ve oturma eylemi yapıyor.  KESK Ankara Şubeler Platformu, DİSK, bir dizi sol kurum ve DSİP bu Cumartesi herkesi eyleme davet ediyor.

Hayvan, Yaşam, Özgürlük İnisiyatifi ve Sokaktayım Yanındayım İnisiyatifi kısırlaştırılmış aşılı sokak köpeklerin toplayan Ankara Büyükşehir Belediyesi Başkanı Mansur Yavaş'ı uyardı. İnisiyatiflerin duyurusu şöyle: "AKP-MHP ve küçük ortaklarının sokakta yaşayan hayvanların toplanması ve öldürülmesine yolu açan yasa değişikliğinden sonra Türkiye’nin her yanında köpek katliamları hız kazandı. Niğde ve Ankara’nın Altındağ ilçesinde yaşananlar vahşetin niteliğini ortaya koydu ancak şu anda buzdağının sadece ucunu görüyoruz. Henüz yasaya uygun yönetmelik bile hazırlanmadan hızlandırılan köpek katliamı hâlâ yasadışı.  CHP, kendilerinin iktidarda olduğu belediyelerde katliam yasasını uygulamayacaklarını açıkladı ancak daha önce de sokakta yaşayan hayvanlara karşı açıklamalarıyla tanınan CHP’li Mansur Yavaş’ın Ankara Büyükşehir Belediyesi (ABB) hayvanları toplamaya başladı bile. Geçen yıl “Sokakta yaşayan sahipsiz hayvan diye bir şey olmaz” diyen Mansur Yavaş, sokak köpeklerini toplayıp barınaklara kapatmaktan yana olduğunu defalarca dile getirdi. Yasa geçtiğinden bu yana ise Ankara’nın dört bir yanından ABB’nin toplama yaptığı haberleri geliyor.  Bunların sonuncusu bugün Birlik Mahallesi’nde yaşandı ve mahalledeki gönüllüler ve dayanışmaya giden inisiyatif üyeleri tarafından belgelendi. Köpekleri, sağlıklarına zarar verebilecek şekilde uyuşturucu iğne ile vuran ABB çalışanları, iğneden kaçamayan 12 yaşındaki Şila’yı apar topar barınağa götürdü. Mahalleliler Şila’yı kaçıran aracı Karataş Barınağı’na kadar takip etti ve Şila’yı sahiplenip çipleterek hapis hayatından kurtarmayı başardılar. Ancak uyuşturucu iğnenin etkisinden çıkamayan Şila, mahalleye döndükten kısa bir süre sonra solunum güçlüğü yaşamaya başladı ve gönüllüler tarafından hayvan hastanesine kaldırıldı.  Mansur Yavaş’a sesleniyoruz, köpeklerin yeri sokaklardır. Sokakta yaşayan hayvanlardan elini çek! Toplamaya devam etmeye karar verirsen, biz de direnmeye karar vereceğiz ve iki elimiz yakanda olacak!  İktidar ya da muhalefet fark etmeksizin tüm belediyelere sesleniyoruz:  Toplayamazsın, hapsedemezsin, öldüremezsin!"

AKP-MHP'nin sokak hayvanlarını katletmeyi içeren yasası her yerde hayvan düşmanlarına ve bazı belediyelere büyük bir fırsat vermiş durumda. Küpeli aşılı hayvanlar toplanıyor, bazıları köpekleri ve kedileri katlediyor. Hak savunucularının protestoları da büyüyor. Geçen hafta üç AKP'li belediyenin sokak köpeklerini öldürüp, toplu mezarlara gömdüğü ortaya çıktı. Niğde, Altındağ ve Ahlat Belediyeleri henüz yeni geçmiş ve uygulama yönetmeliği ilan edilmemişken katliama girişti. İktidarı sokak hayvanlarını neredeyse bir milli güvenlik sorunu olarak sunması birçok şehirde sosyopatları harekete geçirdi. Manisa'da yavru kedileri sopayla döverek öldürenin, Mersin'de kedilerin kafasını kesenin, Bartın'da köpekleri tüfekle vuranın sosyal medyadaki görüntüleri infiali büyüttü. Edirne Taşköprü'de belediyeye ait araziye 10-15 köpeğin cesetleri bırakıldı. Sadece AKP'li belediyeler değil Mansur Yavaş başkanlığındaki CHP'li Ankara Büyükşehir Belediyesi de bazı semtlerde hayvanları topluyor. Bazı barınaklardaki hayvan sayısının azaldığı iddia ediliyor. Direniş büyüyor Sadece vahşet ve katliam yok. Sokak hayvanlarını yaşatmak için büyük bir mücadelede var. 9 Austos günü yüzelrce hak savunucusu İstanbul Sütlüce'de bulunan AKP il binasına yürüdü. Hafta sonu İstanbul'un iki yakasında büyük protestolar yapıldı.  Yaşatacağız İnisiyatifi'nin çağrısıyla 10 Ağustos'ta Kadıköy'de binlerce kişinin katıldığı bir protesto gerçekleşti.  11 Ağustos'ta bu kez Beşiktaş'ta yine binlerce kişi yasanın geri çekilmesi, uygulanmaması için toplandı. Ankara'da ise 10 Ağustos'ta Sokaktayım Yanındayım İnisiyatifi ve Hayvan, Yaşam, Özgürlük İnisiyatifi Sakarya Meydanı'nda basın açıklaması ve oturma eylemi yapıldı. Kuğulu Park'ta ise yaşam nöbeti forumlarla devam ediyor. Bunların yanısıra birçok şehirde protestolar düzenleniyor. Ne yapabiliriz? Bulunduğumuz yerlerdeki protesto eylemlerine, nöbetlere katılabiliriz. İlçelerdeki hayvan barınaklarına gidip, denetleyebiliriz.  Bir cinayet ya da toplama gördüğümüzde videoya alıp paylaşarak kamuyounu bilgilendirebiliriz. Anayasa Mahkemesi'nden yasanın yürütmesini durdurmasını, belediyelerin bu yasayı uygulamaması taleplerini içeren imza kampanyaları yapabiliriz. Açık ki sokak hayvanlarını, dostlarımızı vermemek büyük kitlesel mitinglere ihtiyacımız. Yapacağımız en küçük şey bile mücadelenin büyümesine ve kazanmasına yardımcı olacaktır.

​Katliam yasasının geçmesinin ardından vahşet haberleri gelmeye devam ediyor. AKP'li Altındağ Belediyesi'nin topladığı sokak köpeklerinin vahşice öldürülerek toplu mezarlara attığı tespit edildi. Niğde Belediyesi'nin yaptığı katliam haberleri ortada dolaşırken acı haber bu kez Ankara'dan geldi. - 8 Ağustos gündüz saatlerinde Altındağ'daki sokak köpeklerinin şiddet kullanılarak toplandığı duyuldu. Bazı hayvan severler buna karşı koyduğu için gerilim yaşandı. - Gelen haberler üzerine hayvan hakları savunucuları Altındağ barınağının bulunduğu bölgeye intikal etti. Ankara Barosu Hayvan Hakları Merkezi, Yaşamdan Yaşan Veterinerler oraya gitti. - Belediye ait hayvan barınağının bulunduğu yere gelen hak savunucuları, ağır kokuyu takip edip çitleri aşarak mezarlık denilen bölüme ulaştı - İlk elden feci şekilde katledilmiş, parçalanmış 11 köpek tespit edildi. Çukurlarda çok daha fazlasının olduğu, ağır kokudan belli oluyordu. Cesetlerden örneklerden alındı, ölüm sebeplerinin belirlenmesi için Adli Tıp Kurumu'na gönderilecekler. Veterinerler otopsi yapılabilmesi cesetlerin İlçe Tarım Müdürlüğü'ne götürülmesi gerektiğini, fakat belediyenin kendi aracını kullandırmaya yanaşmadığını söyledi. Kendi imkanlarıyla buldukları araçları alınan örnekleri Veterinerlik Fakültesi'nde götürmeye çalıştı - Avukatlar ve veterinerler, belediyeye ait hayvan mezarlığında kazı çalışmasının yapılmasını ve kaç köpeğin öldürüldüğünün tespit edilmesini istiyor. Ayrıca hayvanların usüllere göre gömümediğinidüğü, çukurlardan oluşan toplu mezarlara atıldığı ortaya çıktı.  - Öldürülen köpeklerden birinden hala han aktığı görüldü. Bir kısmı şişmiş vaziyetteydi, veteriner hekimlere bu zehirlenme belirtisi. Belediyenin hali hazırda yasada belirtilen enjeksiyon ilacını hiç almamış olduğu, öldürülme biçimlerinin vahşice olduğu anlaşıldı. - Mezarlığın yanında bulunan barınakta ise koşulların içler acısı durumdaydı. Geride kalan az sayıda köpek ölümü bekliyor. Barınakta alalacele temizlik yaptığı da belirlendi. - Ankara Barosu Hayvan Merkezi'nden avukatlar suç duyurusunda bulundu. Savcılıktan bu cinayetlerinin üstünün örtülmemesini, iktidardan yasanın geri çekilmesini talep ediyorlar. İnkar ve protesto Altındağ'daki katliamın duyulması üzerine ülke çapında infial oldu. Görüntülerin yayılmasının ardından Ankara Büyükşehir Belediyesi bir açıklama yaparak, bu alanın kendilerine bağlı olmadığını, Altındağ Belediyesi'nin yetkisi altındaki barınakta meydana geldiğini duyurarak takipçisi olacaklarını belirtti. Altındağ Belediyesi'nden yapılan açıklama, Niğde Belediyesi'nin açıklamasının bir kopyası gibi. AKP'li belediye kaza geçiren, doğal yollardan ya da enfeksiyona bağlı hastalıklardan ölen hayvanların barınağın yanındaki mezarlığa gömüldüğünü savundu. Ve başkan Veysel Tiryaki'nin gerçekte hayvan dostu olduğunu ileri sürdü. Bu açıklama üzerine birçok kişi barınak yazılı kayıtlarının ve kamera görüntülerinin kamuoyuna duyurulmasını istedi. Hayvan hakları gönüllüleri, Sokaktayım Yanındayım İnisiyatifi ve Hayvan, Yaşam, Özgürlük İnisiyatifi aktivistleri Altındağ belediyesi önünde bir protesto eylemi düzenledi. Anka Haber'in videosunu izlemek için tıklayın. Ankara Tabip Odası'ndan açıklama Altındağ'daki hayvan katliamı üzerine bir açıklamada hekimlerden geldi: “Altındağ Belediyesi'ne bağlı barınakta yetkililer ve hayvanseverler tarafından tespit edilen, uzuvları koparılmış ve parçalanmış hayvan cesetleri, yaşananın bir katliam olduğunu ortaya koymaktadır. Yaşamı savunan bir mesleğin mensupları olarak tüm canlıların yaşam hakkına sahip olduğuna inanıyoruz. Kamuoyu vicdanını yaralayan söz konusu katliamın sorumluları yargı önüne çıkarılmalı ve gerekli cezayı almalıdır. Merkezi ve yerel kamu otoriterleri harekete geçmelidir. Bizler; bu şiddete alışmayacağız ve kanıksamayacağız.

Etimesgut Belediye Başkanı Erdal Beşikçioğlu'nun hayvanları "istihdam" etme fikri, hak savunucularının tepkisini topladı. Sur Ajans'tan Gözde Çağrı Özköse'nin haberi: Etimesgut Belediye Başkanı Erdal Beşikçioğlu, belediyenin bekçiye ihtiyacı olan onlarca binası bulunduğunu belirterek, sokak hayvanlarını "istihdam" edeceğini belirtti. Beşikçioğlu ayrıca konuşmasında, "agresif" hayvanları rehabilite etmek üzere önceden TSK'de görev yaparak mayın arama köpeklerinin eğitimini üstlenmiş bir veteriner işleri müdürü getirileceğini söyledi. Köpeklerin işçi olarak istihdam edilmesi, ve rehabilitasyon için mayın aramaya gönderilen köpekleri eğiten bir askerin işe alınması, hayvanseverlerin ve hayvan hakları aktivistlerinin tepkisini çekti. Hayvan hakları savunucuları pek çok köpeğin mayın arama çalışması sırasında yaşamını yitirdiğinin altını çizerek, "Hayvanlar insanların savaşları için araçsallaştırılamaz" dedi. Sokak hayvanlarının öldürülmesine karşı olduğunu vurgulayan Beşikçioğlu, önceki gün yaptığı açıklamada "Ben belediye başkanı olarak can dostlarımızı belediyede görevlendireceğim. Belediyenin bir sürü garajı var. Bunlara sahip çıkacak bir can dostuna ihtiyacımız var. Binalarımıza da bekçiye ihtiyacımız var" demişti. Beşikçioğlu, köpeklerin eğitimi kapsamında belediyenin veterinerlik biriminin başına önceden TSK'de görev yaparak mayın arama köpeklerinin eğitimini üstlenmiş bir müdür getirileceğini eklemişti. Veteriner olmayan askerin hangi vasıfla veterinerlik biriminin başına getirileceğini sorgulayan bir yurttaşı ise, Beşikçioğlu "Ben personelimin yeterliliğini sorgulamam" ifadesiyle azarladı. Beşikçioğlu, projelerinin yanı sıra belediyenin veterinerlik hastanesine yönelik eksikliklerin Ankara Üniversitesi'nin Veterinerlik Fakültesi ile işbirliği içerisinde çözüleceğini de açıkladı. "Hayvanlar insanlara hizmet etmek için doğmadı" Ankara Üniversitesi'nde Cerrahi Anabilim dalında doktora yapmakta olan veteriner hekim ve hayvan hakları aktivisti Elif Türker, Etimesgut Belediye Başkanı Erdal Beşikçioğlu'nun belediyenin bekçiye ihtiyacı olan binalarında sokak hayvanlarını "istihdam" etme fikri, ve Veteriner İşleri Müdürlüğü görevine "mayın arama" köpeklerini eğiten bir askeri getirme kararının hayvan hakları savunucularını derin bir endişeye sevk ettiğini belirtiyor. "Hayvanların, özellikle sokak hayvanlarının, belediye binalarında bekçi olarak çalıştırılması fikri, hayvan haklarına aykırıdır. Hayvanlar, insanlara hizmet etmek için doğmamışlardır. Onların doğalarına uygun bir yaşam sürdürmeleri en temel haklarıdır. Hayvanları bekçi olarak kullanmak, onları doğal yaşam alanlarından koparıp, stresli ve sağlıksız bir ortama sokmak anlamına gelir. Bu durum, hayvanların fiziksel ve zihinsel sağlığı üzerinde olumsuz etkiler yaratacaktır."

Devrimci Sosyalist İşçi Partisi'nin (DSİP) duyurusu: AKP-MHP iktidar bloku sokakta yaşayan hayvanları katletmeye dönük yasayı apar topar meclisten geçirdi. Yasa değişikliğine dönük teklife muhalefetten gelen bütün itirazlar kulak ardı edildi; veteriner hekimlerin, gönüllülerin, hayvan hakları aktivistlerinin, yaşam savunucularının sesleri bastırılmaya çalışıldı. Yasaya karşı konuşma yapan vekillerin konuşmaları AKP-MHP sıralarında gülüşmelerle karşılandı ve katliam yasası iktidar blokunun katliamdan zevk alırcasına gülmeleriyle Genel Kurul’dan geçti. İktidar vekilleri “zaferlerini” anı fotoğrafları ve selfieler çekerek kutladılar.  Yasa meclisten geçmiş olabilir ancak her yanıyla kan kokan bu yasanın uygulanmasını durdurmak mümkün! Yasa teklifi gündeme geldiğinden bu yana Ankara, İstanbul, İzmir, Antalya gibi şehirler başta olmak üzere birçok şehirde insanlar sokaklara döküldü. Hep bir ağızdan tek olası çözümü dillendirdiler: “Kısırlaştır, aşılat, yerinde yaşat!”. 60 günden fazladır kentlerdeki parklar, meydanlar yeniden canlı tartışmaların, eylemlerin, dayanışmanın alanları hâline geldi. Hayvan, Yaşam, Özgürlük İnisiyatifi ve Yaşam İçin Yasa İnisiyatifi tarafından ortak örgütlenen eylemler binlerce kişiye ulaştı.  Bugün biliyoruz ki toplumda köpeklerin ve kedilerin öldürülmesine karşı çıkanların sayısı çok fazla. Halka rağmen sokaklardaki hayvanları katledemezsiniz! Eylemlerde çok açıkça dillendirildi: Bu yasayı uygulatmayacağız!  Ana muhalefet partisi CHP, yasa değişikliğini Anayasa Mahkemesi’ne (AYM) taşıyacağını duyurdu. Ancak Türkiye’nin dört bir yanında yaşama sahip çıkanlar AYM kararını beklemeyecek, bir yandan eylemlere devam edeceğiz, bir yandan da nerede köpekleri, kedileri toplamaya kalksanız orada bir direniş örgütleyeceğiz. Kolektif direnişimizle yasayı sokakta biz yazacağız!  İktidarın bu hamlesiyle sokaklardaki hayvan cinayetleri hızlandı, mevcut yasayı zaten çiğniyorlardı ancak bugün cinayet bir de yasal zemine kavuştu. Şimdi umutsuzluğa kapılmanın değil, sokakta yaşayan hayvanların etrafında kenetlenmenin günü. İl il, mahalle mahalle bu katliamın engellenmesi için örgütlenmenin zamanı. Sokaklara çıkan harekete güvenmek, onun daha da yaygınlaşması için uğraşmak gerekiyor. Hayvana, insana, yeryüzüne özgürlüğü kazanana kadar mücadeleye devam!  30.07.2024