Marksizm 2020 toplantılarında Sinan Özbek'in yaptığı sunum.
Z. Soner Dinç DSİP online toplantısında yaptığı sunum.
Enternasyonal Sosyalizm dergisinin 6. sayısı Salgın Günlerinde Sosyalizm Mücadelesi başlığıyla çıktı.
Büyük devrimci Vladimir Lenin'i saygıyla anıyoruz.
Lenin 1920’de Uzlaşma Üzerine başlıklı kısa bir makale yazıyor. Bu, tamamlanmamış bir makale ve ilk olarak 1936’da yayımlanıyor (Lenin, Werke, Cilt 30, sayfa 484-486). Makalede tartıştığı asıl soru şu: Sosyalistler kapitalist ülkelerle uzlaşmaya varabilir mi, varamaz mı? Lenin, teorik argümanlar geliştirme yerine olgudan hareketle soruya cevap üretme yöntemini tercih ediyor, çok bilinen arabanın önünü kesen haydut örneğini veriyor. Böyle bir durumda canınızı kurtarmak için belinizdeki silah dahil, her şeyi teslim edebilirsiniz.
Nasıl oluyor da Ortadoğu’da IŞİD’e karşı 40 ülkenin yan yana gelerek oluşturduğu bir savaş koalisyonunu ve NATO gibi bir savaş örgütünü sol örgütler davetiye çıkarıp destekleyebiliyor? Yine nasıl oluyor da 2011 yılından itibaren Orta Doğu’da milyonlarca insanın hayatı pahasına sokağa çıkarak, grev örgütleyerek, meydan işgal ederek verdiği devrimci mücadele kimi solcu örgütler tarafından birer komplo gösterisi muamelesi görüp aşağılanabiliyor?
“Bu koşullarda, 'sürekli' devrim sloganı nereden kaynaklanmaktadır? Lenin bu soruyu şöyle cevaplar: Avrupa’daki devrimci kuşakların omuzları üzerinde yükselen Rus devrimcilerin, 'tüm demokratik dönüşümü, asgari programımızın tamamını daha önce görülmemiş bir bütünlükle' başaracaklarını 'hayal etme'ye hakları vardır, '... ve bu başarılırsa ... o zaman devrimci yangın Avrupa’yı saracaktır.... Sırası gelen Avrupa işçi sınıfı ayaklanacak ve bize 'nasıl yapılacağını' gösterecektir; o zaman Avrupa’daki devrimci yükseliş dönüp Rusya’yı etkileyecek ve birkaç yıllık devrimci dönem birkaç on yıla yayılacaktır.' Rus devriminin bağımsız özü, gelişiminin en yüksek aşamasında dahi, burjuva-demokratik bir devrimin sınırlarını aşamaz. Rusya proletaryası için iktidar mücadelesi çağını açacak olan şey, Batıdaki muzaffer bir devrimdir. Bu kavrayış 1917 Nisanına dek partiye tamamen egemendi.” Leon Troçki, 1930
İtalyan devrimci Antonio Gramsci üzerine tüm dünyada geniş bir literatür oluşmuş durumda. Ancak bu çalışmaların çok az bir bölümü Gramsci’yi İtalya’nın iki kızıl yılının önderlerinden biri olarak ele alıyor ve Gramsci’nin teorisinin bir başka büyük devrimci olan Lenin ile ilişkisine değiniyor. Oysa Ekim Devrimi ve Lenin olmadan Gramsci’yi düşünmek mümkün değil.
Doğu Bloku rejimleri 1989 yılında peşi sıra devrilirken Stalin heykelleriyle birlikte Lenin heykelleri de yıkıldı. Milyonlarca insan stalinizmle, Stalin döneminin emperyal ve baskıcı politikalarıyla Lenin’i özdeşleştirdiği için, kurtulmak istedikleri rejimin simgesi olarak gördükleri için yıktılar Lenin heykellerini.