Suriyeli aktivistler tarafından Galatasaray’da düzenlenen Deraa saldırılarını protesto eyleminden sonra akademisyen Nawel Sheikh Ali ve gazeteci Ahmet Ali ile Deraa saldırıları, İdlip ve Esad rejimine karşı mücadele hakkında konuştuk.

Suriyeli aktivistler, Marksist.org'a görüşlerini aktardılar.

Ahmed Ali:

Deraa’daki saldırılar Esad rejiminin ilk insanlık suçu değil. Bu saldırıların amacı devrimi püskürtmek, yok etmek. Bunun için çocuklar ve yaşlılar dahil olmak üzere herkesi öldürüyorlar. Hastaneler ve okullar rejim için hedeflerden sadece biri. Uluslararası toplumun bilmesini isterim ki, bugün Suriyeliler İsrail’e sığınmak zorunda kalıyorlar çünkü diğer bütün sınır kapıları kapalı. Ve Esad bunu da kullanıyor. Diyor ki saldırılardan kaçanlar için, ‘siz hainsiniz, düşmanla işbirliği yaptınız’. İsrail devleti kurulana kadar binlerce Filistinli’yi öldürdü, öldürmeye devam ediyor. Ama 7 yıldır Esad’ın aldığı canlar bu sayıyı aştı. Deraa’da katliamını engelleyemezsek rejim İdlip’e ilerleyecek. İdlip bugün Suriye Devrimi’nin merkezlerinden ve pek çok aktivistin mücadeleyi sürdürdüğü yerlerden biridir.

Deraa ile dayanışma eylemi

“Rejim, Deraa’dan sonra İdlip’e saldıracak”

Deraa ve İdlip konusunda kamuoyunu uyarmak istiyorum. Esad rejimi son bir büyük saldırıyla Deraa’dan sonra Suriye devriminin son merkezlerinden İdlip’i düşürmeyi planlıyor. Bugüne kadarki katliamlardan çok daha büyük bir kıyım gerçekleştirecek.

Asıl görev uluslararası topluma, savaş karşıtlarına, özgürlükçü insanlara düşüyor: Deraa’da ve İdlip’te kıyım başlamadan Esad rejimine karşı ses çıkarmalıyız. Bu vahşeti engellemeliyiz. Aslında bizim kurtuluşumuz herkesin kurtuluşu demektir.

“Sonunda Arap devrimleri kazanacak”

Nawel Sheikh Ali:

Astana görüşmelerinde Deraa’nın güvenli bölge, yani çatışmasızlık bölgesi ilan edilmesine rağmen rejim saldırmak istiyor. Suriyeliler uluslararası toplumdan defalarca yardım istediler ama maalesef duydukları sadece sözler oldu. İnsanlar özgürlükleri için, haysiyetleri için mücadele ediyorlar, bunca saldırı karşısında yılmadılar. Suriyeliler olarak inanıyoruz ki şartlar nasıl olursa, ne kadar kötü olursa olsun sonunda kazanan biz olacağız. Sonunda Arap devrimleri kazanacak.

Röportaj: Bahan Gönce
Fotoğraf: Ürdün sınırına kaçan Suriyeliler