Avro Bölgesi’nin 19 liderinin katılımıyla Brüksel’de gerçekleşen ve yaklaşık 17 saat süren zirvenin sonunda Yunanistan hükümetiyle AB arasında anlaşma sağlandı. Avrupa’nın şimdiye kadarki en uzun süren zirvesinde Yunanistan’a sert kesinti ‘reformları’ dayatıldı.
Maliyeti 85 milyar avroyu bulan yeni kesinti paketinin Yunanistan’a verilmesi karşılığında pek çok adımın atılması bekleniyor. Çarşamba gününe kadar Yunanistan parlamentosunda oylanması beklenen adımlar arasında KDV’nin arttırılması, emeklilik yaşının arttırılması, işten çıkarmaların kolaylaştırılması gibi işçi sınıfı ve yoksulların omzuna binen pek çok ‘reform’ sayılıyor.
Yunanistan’ın borcunun yeniden yapılandırılması konusunda da anlaşmanın sağlandığı zirvede AB kurumları Syriza hükümetinden ve referandumda yüzde 61’le ‘hayır’ diyen Yunanistan halkından adeta intikam almaya çalıştı. Yunanistan’dan talep edilen ve kabul edilen yeni tavizler arasında kamuya ait mülklerin AB kurumlarının denetiminde özelleştirilmesi de var. Anlaşmaya göre Avro Bölgesi üyesi ülkelerle oluşturulacak bir ‘fon’ Yunanistan’ın varlıklarını yönetecek ve özelleştirmeler bu fon üzerinden gerçekleşecek.
Yunanistan’ın kamuya ait varlıklarının satışından kazanılacak gelirin 25 milyar avrosu Yunanistan bankalarına bırakılacak gerisi borç ödemelerine yani AB kurumlarına ve bankalarına gidecek.
Teslimiyet değil mücadele
Finansal krizin bedelinin ödetilmeye çalışıldığı Yunanistan işçi sınıfı 2008’den günümüze dek üç hükümet devirdi. Troyka’nın dayattığı neoliberal kesinti anlaşmalarını imzalayan ve reformlarını uygulayan hükümetler işçiler tarafından defalarca cezalandırıldı. Memorandumları onaylayan hükümetlere olan öfkenin sonucu olarak iktidara gelen Syriza da 3. Memorandumu onaylamış görünüyor.
Sadece 1 hafta önce AB kurumlarıyla yeni bir kesinti anlaşmasının imzalanmasına yüzde 61’le hayır diyen Yunanistan işçi sınıfı mücadeleye hazırlanıyor. Kamu çalışanları sendikaları konfederasyonu (ADEDY) 3. Memoranduma karşı 24 saatlik bir genel grev kararının alınması için bugün toplanacak.
Taner Akçam, yeni kitabında Ermenilerin dininin zorla değiştirilmesi ve asimilasyon süreçlerini inceliyor. Kitapta Talat Paşa’nın ihtida edenlerin tehcirden muaf tutulması emrini daha sonra nasıl geri çektiği de anlatılıyor.