Oylarımız bölgede Dem Parti’ye, batıda ırkçılık karşıtı adaylara

22.12.2023 - 12:13

Mart ayında yerel seçimler gerçekleşecek. 14-28 Mayıs seçimlerinin şokunu atlatamayan ve seçimlerin ardından iç krize, karamsarlığa yuvarlanan muhalefet uzun süredir aday belirlemek için bin bir pazarlığın içine yuvarlanmış durumda.

14 Mayıs seçimlerinin kaybedilmesinin iki temel nedeni, mücadelenin seçimlerden sonraya ertelenmesi ve sağcı iktidar blokuna karşı sağcı bir başka blokun alternatif olarak sunulmasıydı. Solun ise bu sağcılığı ittifak kurabileceği bir güç olarak ele almasıydı. HADEP daha örtülü bir şekilde, ulusalcı sosyalistler ise net bir şekilde CHP’nin ulusalcı, genç ve vasat kesimlerine seslendiler.

Bu yüzden 2023’ün en çarpıcı olaylarından birisinin üzerinde çok fazla durulmadı. Bu olay, Kılıçdaroğlu’nun ırkçı Ümit Özdağ ile gizli pazarlıklar yapmasıdır.

Göçmen düşmanı Bolu Belediye Başkanı’nın CHP’ye alkışlarla geri alınması mevcut CHP liderliğinin böylesi protokolleri çok daha açıktan yapabileceğinin kanıtıdır.

Solun, böyle bir muhalefete eklemlenmesi kabul edilebilir değildir.

31 Mart 2019 seçimlerinde de AKP-MHP ittifakına karşı CHP-İP ittifakına mahkûm olduğumuz fikri, bu sağcı iklim içerisinde tek doğru politika gibi sunuluyordu.

İşçi sınıfının ve tüm ezilenlerin seçim sürecinin sıkışmışlığının bir parçası olması anlamına gelecek bu ikilimden çıkmak zorundayız.

Bu yerel seçimleri işçi sınıfının öncülerinin, geniş kesimlerinin ve aktivistlerin politik eğilimlerinin dağınık bir şekilde yansıyacağı çok açık olan bir süreç olarak ele almak ve seçimlerin hemen ardından başlayacak mücadelenin zemini olarak değerlendirmek çok önemli.

Bu yüzden 5 sene önce yaptığımız çağrıyı tekrarlıyoruz:

Oylarımız bölgede DEM Parti’ye, batıda ise il genel meclislerinde kendi adaylarını çıkarttığı yerlerde yine DEM Parti’ye! Irkçılığa, milliyetçiliğin işçi sınıfını bölen baskıcılığına karşı çıkıyoruz.

Oylarımız; işçi sınıfının haklarını, demokratik bir belediyeciliği, halkların kardeşliğini, kadınların özgürlüğünü ve ekolojik dengeyi korumayı, barışı ve diyalog girişimlerini programının en başına yazan adaylara! 

Böyle adayların olmadığı yerlerde, iktidarı geriletecek diye CHP-İP ittifakının adaylarına ya da bu adayları destekleyen eğilimlere oy yok! Sağcı ittifakın adaylarının kazanmasının, ezilenlerin çıkarlarına, demokrasinin gelişimine hiçbir yardımı olamaz!

Her yerde, göçmenlerle dayanışan bir yerel yönetim yaklaşımını programında savunan adaylara oy vereceğiz. Göçmen düşmanlarına, Suriyelileri hedef tahtasına koyanlara, bu ırkçıların ortak adaylarına oy yok!

AKP-MHP ittifakı ekonomik yoksullaşmanın temel sorumlusudur. 

AKP-MHP ittifakı bir aşırı sağcı burjuva ittifakıdır. Ama bu ittifakın karşısına “muhalefet” olarak çıktığını iddia eden ana muhalefet bileşenleri de böyledir. Rantçıların, sermayenin, müteahhitlerin ne iktidardaki ne de “muhalefetteki” hiçbir adayına oy yok! 

Bizler seçim döneminde sermaye partilerinin adayı olmayan adaylara oy çağrısı yapıyoruz. Fakat böyle adayların olmadığı yerde, krizin faturasını emekçilere ödetmeyi amaçlayan politikalara karşı, seçimlerden önce ve sonra mücadele çağrısı yapıyoruz.

Tüm işçileri, emekçileri, kadınları, göçmenleri, ırkçılık karşıtlarını, halkların eşit koşullarda kardeşliğinden yana olanları, özgürlükleri amasız fakatsız savunanları,  seçim sürecinde işçi sınıfını bölen, kutuplaştıran eğilimlere kesin bir şekilde karşı durmaya çağırıyoruz. Seçimlerin böldüğünü mücadelede birleştirmek zorundayız.

Şenol Karakaş

(Sosyalist İşçi)

 


Bültene kayıt ol