DHL Express’te TÜMTİS’e üye oldukları için işten çıkarılan işçiler bir yıldır işyeri önünde direndi, sonunda işveren toplu sözleşme görüşmeleri için TÜMTİS’le masaya oturmayı kabul etti.
Tüm Taşıma İşçileri Sendikası’na (TÜMTİS) üye oldukları için DHL Express tarafından işten çıkarılan işçilerin bir yıldır işyeri önünde sürdürdükleri mücadele sonuç verdi. İşçilerin hukuki süreci kazanmasının ardından toplu sözleşme hakkı da elde edildi. DHL Express nihayet TÜMTİS’le toplu sözleşme için masaya oturmayı kabul etti.
TÜMTİS Merkez Yönetim Kurulu, sürdürülen mücadeleye ilişkin bir açıklama yayınladı. Açıklama şöyleydi:
"Bir yılı aşkın süredir devam eden direniş ve kararlı mücadele, DHL Express’te de başarı getirdi. İşveren yerel mahkemede kazandığımız çoğunluk tespitine itiraz etmedi ve çoğunluğumuz kesinleşti. DHL Express işvereni, yaptığı açıklama ile toplu sözleşme görüşmelerine başlamak için sendikamızla masaya oturacağını ilan etti.
Yürüttüğümüz kararlı mücadele ve uluslararası boyutta sınıf dayanışması, uluslararası bir kargo şirketinde daha örgütlenme mücadelemizin başarı ile sonuçlanmasını sağladı. DHL Express’teki süreç bir kez daha gösterdi ki; ısrarlı, kararlı, birleşik mücadele ve dayanışma kazandırır.
Uluslararası kargo şirketi DHL Express’te örgütlenme çalışmasını 2017 Şubat’ında tamamlayarak çoğunluk tespiti yaptırdık. Ancak işveren, sendikamızın çoğunluk tespitine karşı itiraz davası açarak bu süreçte 9 üyemizi işten çıkardı. İşten çıkarılan üyelerimiz, sendikamızın öncülüğünde işyeri önünde 17 Temmuz 2017 tarihinde direniş başlattı. İşyeri önünde devam eden direnişimize yurt içinden ve yurt dışından destek ve dayanışma ziyaretleri gerçekleştirildi.
Bu direniş ve mücadeleden öğreneceğimiz en önemli derslerden biri de; dayanışmanın da örgütlenmesidir. DHL Express’teki duruma ilişkin başta ITF (Uluslararası Taşıma İşçileri Federasyonu) ve ETF (Avrupa Taşıma İşçileri Federasyonu) olmak üzere uluslararası sendikaları bilgilendirdik ve her platformda dayanışmanın önemini anlattık. TÜRK-İŞ ve diğer konfederasyonlara çağrılar yaptık. Kardeş sendikaları direnişimiz ile dayanışmaya çağırdık. DİSK ve KESK genel başkanı, TÜRK-İŞ’e bağlı kardeş sendikalarımızın genel başkanları, şube başkan ve yöneticileri, direniş yerini ziyaret ederek, basın açıklamalarına katılarak destek verdi. 8 Haziran 2018 tarihinde 20’den fazla ülkede eş zamanlı eylemler yapıldı. Üst örgütümüz ITF ve ETF’nin çağrısıyla yapılan bu eylemlerde, merkezi Almanya’da bulunan şirkete, Türkiye’de çalışanlarına yönelik çifte standart uygulamaktan vazgeçmesi ve sendikamızla masaya oturması için çağrı yapıldı.
Bu gelişmeler yaşanırken İstanbul 14. İş Mahkemesi’nde görülen itiraz davasında mahkeme, sendikamızı haklı buldu. 5 Haziran 2018 tarihli karar duruşmasında mahkeme, sendikamızın TİS (Toplu İş Sözleşmesi) için yeter sayıya ulaştığına hükmetti. Böylece haklılığımız mahkeme kararıyla da ispatlanmış oldu.
Gerek mahkemenin sendikamızı haklı bulan bu kararı, gerekse yurt içinde ve yurt dışındaki dayanışma ve üyelerimizin kararlı tutumu, direnişte ısrar, başarıya giden yolda önemli rol oynadı. Sendikası etrafında kenetlenmiş bir irade, doğru önderlik sonucunda DHL Express’te toplu sözleşme aşamasına gelindi.
Mahkeme kararından sonra, federasyonumuz ITF’nin DHL şirketi ile yaptığı ve sendikamızın genel başkanı ve genel sekreterinin de katıldığı görüşmelerde şirket yönetimi, mahkeme kararına itiraz etmeyeceğini ve davanın temyiz sürecine götürülmeyeceğini taahhüt etti. Görüşmede taraflar, bundan sonraki süreci karşılıklı diyalog yoluyla yürütmeyi karşılıklı olarak kabul etti.
DHL’nin mahkeme kararına itiraz etmemesi üzerine mahkeme kararı kesinleşti. Kesinleşen mahkeme kararı ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na TİS yetkisi vermeleri için başvuru yapılmasının ve bakanlık tarafından yetki belgesinin verilmesinden sonra önümüzdeki günlerde TİS görüşmelerine başlanacaktır. Bu süreci başarılı bir TİS ile taçlandıracağımıza inanıyoruz. Bunun için de sendikamız mücadelesini kararlılıkla ve inançla devam ettirecektir.
Tüm kargo, lojistik ve taşıma işçilerini sendikamızda birleşmeye çağırırken; başta üst örgütümüz TÜRK-İŞ, ITF ve ETF olmak üzere, bu süreçte konfederasyon ayrımı gözetmeden direnişimize destek veren yurt içinde ve yurt dışındaki kardeş sendikalarımıza, emek ve meslek örgütleri ile demokratik kitle örgütlerine ve basın emekçilerine teşekkür ederiz.
Kamuoyunun bilgisine saygıyla bildiririz."