Sosyalist İşçi, yeni yayınlanan sayısında asgari ücret ve işsizlik koşullarına değindi.
Havayolu firmaları, holdingler, bankalar, petrol satanlar, telekomünikasyoncular ve diğer pek çok şirket 2017 yılında önemli kar artışları sağladılar. Tüm şirketlerin genel ortalaması karlılığın yüzde 56 oranında arttığını gösteriyor.
İşçiler ise 1400 TL olan asgari ücretin ne kadar artırılacağını merakla bekliyor. Çünkü Türkiye’deki 20 milyondan fazla emekçinin 7 milyonu asgari ücretle çalışıyor.
Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nda işçi kesimini temsil eden Türk-İş 1900 TL, DİSK 2300 lira talep ediyor, Hak-İş’in sesi çıkmıyor. Türk-İş’in talep ettiği 1900 TL, yine bir devlet kurumu olan TUİK’in açıkladığı “bir işçinin asgari geçim rakamı”.
Büyümenin yüzde 11, enflasyonun yüzde 13 olduğunu kendisi açıklayan hükümetin zaten asgari ücrete buna uygun bir oranda zam yapması gerekir. Patronların yüzde 56 kar açıkladığı bir ortamda, işçiye de bu oranda zam yapılması hakkaniyete ve adalete en uygun olanıdır.
Ama şimdilerde ihracata dayalı bir büyümeyi kendi kurtuluşu olarak gören patronlar ve hükümet, ucuz işçiliği daha da aşağı çekmenin yollarını arıyorlar.
Sendikalar ve emekçiler olarak daha fazla sömürülmeye izin vermeyelim, asgari ücret en az 2300 TL olmalıdır.
İşsizlik artıyor, ücretler azalıyor
TÜİK verilerine göre Eylül ayında işsiz sayısı 3,4 milyon kişi oldu. Açıklanan resmi işsiz sayısına, son 3 ayda iş arama kanallarını kullanmayan 1,6 milyon gizli işsiz katıldığında rakam aslında 5 milyon oluyor. Buna bir de iş aramaktan tümüyle vazgeçmiş olan 1 milyon kişiyi eklediğimizde gerçek işsiz sayısı 6 milyona yükseliyor.
Son bir yılda zorunlu sigortalı sayısı 200 bin kişi artmış iken, çırak, kursiyer kapsamındaki sigortalı sayısı 1 milyon kişi arttı. Yani yeni iş bulduğu söylenen 1 milyon kişi aslında asgari ücretin üçte biri maaşla çalıştırılan çıraklar ve kursiyerler. Patronlar ucuz işçilik için her türlü yolu kullanıyorlar.
Bu tablodan çıkan sonuç şu: İşsizlik artıyor, yeni iş bulanlar asgari ücretin bile altında ücretlerle çalışmaya zorlanıyor. İşçi ücretleri enflasyon sayesinde son bir yılda en az yüzde 5 geriledi. Türkiye işçi sınıfı dünyaya ucuz emek pazarı olarak sunulmak isteniyor.
Sendikalar işçi sınıfının bugünleri bile aratacak çok daha ağır sömürü koşullarında çalıştırılmasını önlemek için şimdiden kolları sıvamalı, örgütlenmeli, hak arama mücadelesini yükseltmelidir.
(Sosyalist İşçi)