Krizin faturası işçilere yüklenmeye çalışılıyor; Sendikalar göreve

“İstihdam Kalkanı Paketi”nde esnek çalışma, kısa çalışma ödeneğinin şeklini değiştirme, kıdem tazminatına el koyma, işten atmaları gizli bir kabullenme var.

İşsize, yoksula doğrudan gelir desteği elbette yine yok. İşsizlik yüzde 30’ları geçti. İşsizlik fonunu patronlar için harcayan hükümet, şimdi de kıdem tazminatlarını yağmalamak istiyor. İşçiden keseceklerine; saraylarından, yüzlerce korumalarından, yatlarından, katlarından vazgeçebilirler.

İşsizlik patladı, hayat pahalılığı mutfakları yıkmaya başladı

Hükümet işten atmayı 3 ay daha yasaklıyor, ama karşılığında işçinin eline geçecek olan sadece 1177 TL. Açlık sınırı 3 bin TL’ye yaklaştı. Sebze, meyve fiyatları 10 TL’ye yükseldi. Yaza doğru azalması gereken tarla ürünlerinin fiyatı, her hafta giderek artıyor. Gerçek enflasyon yüzde 50’leri geçmiş durumdayken, hükümet enflasyonu sadece yüzde 11,4 olarak açıklıyor. 

AKP hükümetinin enflasyonu durdurmaya dönük önlemlerinin ne olduğunu sorarsanız yaptıkları şu: Fiyat artışlarını halktan saklamak için TÜİK il müdürlerini görevden almak, yerlerine muhtemelen daha çok söz dinleyecek, rakamlarla oynayacak kişiler atamak.

Hükümetin kasası tamtakır

Hükümet ekonomik krizin bedelini işçilere ödetmek istiyor, kıdem tazminatlarına göz dikiyor. Tamamlayıcı emeklilik adı altında, her yıla 30 günlük kıdem tazminatının en az 11 gününe el koymayı, fona aktarmayı planlıyor. 

Taleplerimiz

Kıdem tazminatı, her türlü işten ayrılma durumunda işverenler tarafından ödenen ve ödenmemesi durumunda devlet tarafından güvence altına alınan bir hak olarak yeniden düzenlenmelidir. Kıdem tazminatı işçilerin aylık kazançları üzerinden hesaplanmalı, tavan kaldırılmalıdır. Ücretsiz izin uygulamasına son verilmeli, gelir güvenceli işten çıkarma yasağı uygulanmalıdır. İşsize, yoksula doğrudan gelir desteği sağlanmalıdır.

(Sosyalist İşçi)