Türk-İş konfederasyonunun üyesi Liman-İş Sendikası, İstanbul Ambarlı Limanı'nda işçi sağlığını hiçe sayan çalışma ortamına dikkat çekti.
Limanlarda yaşanan durumun, salgın sürecini özetlediğini belirten Liman-İş İstanbul Bölge Başkanı Sinan Ceviz, “Başından beri sendikaların da, bilim insanlarının da üretimi zorunlu olmayan bütün alanlarda üretimin durmasına yönelik talebinin bir ihtiyaç olduğunu gösteriyor. İşyerlerinde kimi önlemler alınıyor ama yeterli olmadığını limanlara bakarak görebiliyoruz. Kaldı ki taşeron sisteminin olduğu birçok yerde gerekli önlemler alınmıyor. Bir işçi virüse yakalandığında hızlıca diğer işçilere bulaştırıyor” dedi.
Ambarlı’da hemen hemen büyün limanlarda vakaya rastlandığını ifade eden Ceviz, “Günde 5 bin işçinin girip çıktığı bir alan burası. Yapılması gereken vakanın görüldüğü yerlerin karantinaya alınması, diğer işçilere de test yapılması. Sağlık gıda gibi taşınması zorunlu olan yükler var, ancak bu limandaki işlerin az kısmını oluşturuyor. Bu alanlar dışındaki alanlarda üretim durdurulmalı ve çalışılan yerlerde vardiyalar, çalışma saatleri ve işçi sayısı düşürülmeli. İşçiler idari izinli sayılarak ücretli izin verilmeli. Ayrıca Bakanlığın harekete geçip test sonucunu bekleyen işçiyi zorlayan yetkililer hakkında, insanların canını tehlikeye attıkları için soruşturma açılmalı. Bu konuda elimizde bilgiler mevcut, harekete geçildiğinde sendikamız da elindeki gerekli bilgileri paylaşmaya hazırdır” diye konuştu.
İstanbul’da liman işçilerinde koronavirüs hızla yayılıyor. Hızın yüksek olmasında, faaliyetini sürdüren işyerlerinin önemli bir etkisi var. Belirti gösteren işçi, bunu işyeri yönetimine iletmesine rağmen işyerine servisle getirilip çalıştırılıyor. İşyerinde tekrar yönetimle konuşup hastaneye gitmek için izin alıyor. Test sonucunu beklerken de işyerinde çalıştırılmaya devam ediyor. Bu süre içerisinde onlarca işçiyle temasta bulunuyor. Testi pozitif çıkmasına rağmen diğer işçilere test yapılmıyor. İşçi virüsü diğer işçilere ve ailesine de bulaştırıyor. Yaygın test yapılması ve zorunlu olmayan alanlarda üretimin durdurularak işçilere ücretli izin verilmesi çok önemli.
Çeşitli firmalarda 5 bin işçinin çalıştığı Ambarlı Limanında, beş yıllık bir liman işçisi yaşadığı süreci şu şekilde anlattı: “Boğaz ve sırt ağrılarım başladığında amirimi aradım, şikayetlerim olduğunu söyledim ancak işe gelmemi söyledi ve servisle işe gittim. İşyerinde tekrar amirimle konuştum. Bunun üzerine beni hastaneye yolladılar. Hastaneye gittim ve test yaptırdım. Test sonucumun 2-3 gün içerisinde çıkacağını söylediler. Bu hususu işyerime bildirdim, ama işe gelmemi söylediler. İşe döndüm, 45 dakika kadar işyerinde kaldım, o sırada da çalışma arkadaşlarımla temasım oldu, sonra işyeri doktoru eve gitmemi söyledi. Daha sonra testimin pozitif çıktığını öğrendim, ilk iş olarak temas ettiğim tüm arkadaşlarımı aradım, mesaj attım, testimin pozitif çıktığını bildirip kendilerine dikkat etmeleri gerektiğini söyledim. İşyerine de testimin pozitif çıktığını bildirdim, ‘14 gün kendini karantinaya al’ dediler. Beni, kendimi kötü hissettiğim tarihte izne çıkarmış olsalardı birçok arkadaşla temas etmemiş olurdum.”
Kısa bir süre önce kendisiyle temasta bulunan bir işçinin testinin de pozitif çıktığını öğrendiğini belirten işçi, “Benim testimin pozitif çıkmasından 3 gün sonra eşimin de test sonuçları pozitif çıktı. Sonra kendimizi evde karantinaya aldık. İşyerindeki arkadaşlarla görüştüm, test yapmaları gerektiğini söyledim, bazı arkadaşlarım kendi imkânlarıyla hastaneye başvurup test yaptırdılar. Ancak sonuç alana kadar çalışmaya devam ettiler” dedi.