COVİD-19 olarak bilinen solunum yolu bulaşıcı hastalığı, Dünya Sağlık Örgütü tarafından “pandemi-genel salgın” olarak ilan edildi.
Salgın koşullarında işçilerin çalışma şekli, çalışma düzeni, işçiye ücretli/ücretsiz izin kullandırılıp kullandırılmayacağı, bu süreçte işverenlerin üstlenmesi gereken yükümlülükler gibi pek çok soru ortaya çıktı.
TMMOB Makina Mühendisleri Odası, bu soruları İş Hukuku kapsamında ele aldı. Konu ile ilgili değerlendirmeler şu şekilde:
- Salgın Sebebiyle İşyerinde Alınması Gereken Önlemler
Öncelikle 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’na göre işyerinde COVİD-19’a yönelik olarak risk değerlendirmesi yapılması gerekir. Risk değerlendirmesi sonucu kararlaştırılan önlemlerin alınması, işçilerin ve işçi temsilcilerinin karşılaşılabilecek risklerle, alınan tedbirler hakkında bilgilendirilmesi zorunludur.
Eğer işyerinde işçi sayısı 50’den fazla ise İş Sağlığı Güvenliği Kurulu oluşturulur. Bu kurul, COVİD-19’a yönelik tedbirlerin alınmasını sağlar, alınan kararları işçilere duyurur.
- Çalışmaktan Kaçınma Hakkı
İşyerinde ciddi ve yakın bir tehlike söz konusu olduğunda, İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’nun “Çalışmaktan Kaçınma Hakkı” başlıklı 13’üncü maddesi gereği; çalışanlar İş Sağlığı Güvenliği Kurulunun olduğu işyerlerinde kurula, kurulun bulunmadığı işyerlerinde işverene başvurarak durumun tespit edilmesini ve gerekli tedbirlerin alınmasını talep edebilirler. Gerekli tedbirler alınıncaya kadar çalışmaktan kaçınabilirler. İşçinin çalışmaktan kaçındığı dönemdeki ücreti ile kanunlardan ve iş sözleşmesinden doğan diğer hakları saklıdır.
İşyerinde somut bir COVİD-19 vakasının varlığı karşısında; gerekli tedbirler alınana ve aynı zamanda karantina koşulları sağlanana kadar çalışmaktan kaçınma hakkının kullanılması bir iş bırakma değil, ciddi ve yakın tehlike karşısında hayatta kalabilmek için işçilerce alınan bir tedbirdir.
- “Sağlık Sebepleri” ile İşçinin Haklı Nedenle Fesih Hakkını Kullanması
İş Kanunu’na göre işçiler, doğrudan görüştüğü işverenin veya başka bir işçinin COVİD-19 hastalığına yakalanması durumunda, iş sözleşmesini derhal haklı nedenle fesih etme hakkına sahiptir. Burada hasta olan kişiyle yakın temas gerekli koşul olup uzak temas işçiye haklı fesih hakkı doğurmaz.
Ancak COVİD-19, işyeri koşullarında daha önce yaşanmamış yeni bir durum olduğundan, virüsle enfekte olmuş kişiler ilk etapta belli olmadığından ve her yakın temas risk içerdiğinden, bu konunun hukuken daha geniş değerlendirilmesi gerekir. Konu henüz net olmayıp sürecin devamındaki yargı kararları ile netleşecektir.
- İş Sözleşmesini Feshi Hakkı
4857 sayılı İş Kanunu’nuna göre, salgın hastalıkla mücadele kapsamında işyeri kapatılan, işyerinin bulunduğu bölge/şehir karantina altına alınan veya genel sokağa çıkma yasağı nedeniyle faaliyeti duran bir işyerinde, kanunda belirlenen bir haftalık sürenin dolması sonrası, işçinin veya işverenin iş sözleşmesini fesih hakkı doğar. Feshi işçi talep ederse kıdem tazminatı alır, işveren talep ederse işçi kıdem ve ihbar tazminatı alır.
- Yıllık İzin veya İdari İzin Kullanımı
İşverenler, salgın hastalık sebebiyle işçileri yıllık izine gönderebilir. Yıllık izine hak kazanmamış personele bir sonraki yılın izinleri “avans izin” olarak verilebilir. İdari izin, yıllık izinden mahsup edilemez.
- “Ücretsiz İzin” Kullanımı
Salgın hastalık sebebiyle işveren, işçilerine belirli bir süre için ücretsiz izin kullanmalarını teklif edebilir. Ücretsiz izin teklifinin yazılı olarak işçiye bildirilmesi, işçinin de bu teklifi altı iş günü için de yazılı olarak kabul etmesi gerekir. İşçi tarafından kabul edilmeyen ücretsiz izin teklinin geçerliliği olmaz. Bu teklifin işçi tarafından kabul edilmesi halinde, ücretsiz izin süresince ücret ve SGK primleri ödenmez.
Yargı kararlarına göre işçinin, işveren tarafından rızası alınmaksızın ücretsiz izne çıkarılması, iş akdinin işveren tarafından feshi olarak kabul edilmekte olup, işçiye kıdem ve ihbar tazminatı ödenmesini gerektirir. Ancak, hazırlanan bir yasa taslağı ile ücretsiz iznin yolu açılmaktadır, bu taslak yasalaştığında bu bölümdeki bilgiler güncellenecektir.
- Uzaktan Çalışma Yaptırılması
İşverenler, işçilerden “uzaktan çalışma” talep edebilir. Ancak uzaktan çalışma talebi işveren tarafından işçiye yazılı olarak yapılmalı (iş sözleşmesinde böyle bir madde bulunmaması halinde ek protokol ya da e-mail vb. gibi yollarla) ve işçinin konu ile ilgili onayı alınmalıdır. Yazılı olarak yapılacak uzaktan çalışma talebinde, işin tanımı, nasıl yapılacağı ne zaman başlayıp ne kadar süre devam edeceği, işin ifa edileceği yer, ücret ve ücretin ödenmesine ilişkin hususlar, işveren tarafından sağlanan ekipmanın neler olacağı ve bunların korunmasına ilişkin yükümlülükler, işverenin işçiyle iletişim kurması ile genel ve özel çalışma şartlarına ilişkin hükümler yer almalıdır.