Asgari ücretle geçinmek zorunda olan milyonlarca işçiyi zorlu bir yıl daha bekliyor.
Devrimci Sosyalist İşçi Partisi, asgari ücretlileri sefalete mahkum eden anti-demokratik karara tepki gösterdi.
Asgari ücret, insanca yaşanacak bir ücret olmalıdır
Asgari ücret 2020 yılı için 2324 TL olarak belirlendi. Hükümet ve işverenlerin kararı ile belirlenen asgari ücretle en az 8 milyon emekçi geçimini sağlayacak. Ayrıca milyonlarca engellinin, işsizin ve emeklinin aylıkları asgari ücrete göre belirlenecek. Türkiye’de yaşayan insanların en az dörtte biri yani 20 milyon insan, asgari ücretin miktarından doğrudan etkileniyor. Bu kesim aynı zamanda en yoksul kesimler.
Hükümet, milyonlarca emekçiyle dalga geçer gibi, “Çalışanlarımızın emeği korunmuştur” dedi. Aylık 300 TL zamla işçilerin emeği korunmamış aksine çalınmıştır. Yapılan işçileri açlığa mahkûm etmektir.
Türk-iş, DİSK ve Hak-iş; kabul edebilecekleri asgari ücretin alt sınırı olarak, açlık sınırı olan 2578 TL’yi önermişlerdi. Çarşı-pazarda gerçek enflasyonun en az yüzde 50 olduğu bir durumda, işçi sendikalarının yüzde 25 zam önerisi bile hükümet tarafından kabul görmedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan işçilere jest yapmaktan bahsetmişti, anlaşılan yüzde 15 zamma jest dahil oldu.
Şirket kurtarmalara, gereksiz yatırımlara yüz milyarlar harcamaktan kaçınmayan hükümet, işçilere günlük 18 TL zammı çok gördü. Asgari ücretten vergi almamayı hiç tartışmadı bile. Hatta işçiler son 5 ay gelir vergisini bir üst dilimden ödeyecekleri için 2324 TL’lik net asgari ücret, 2020 Ağustos’undan itibaren 2240 TL’ye düşecek.
Açıklanan bu asgari ücret, işçileri daha fazla yoksullaştıracak. Kredi kartı borçları ile zaten çok zor koşullar yaşayan emekçiler, bu asgari ücretle zorunlu harcamalarını bile yapamayacaklar.
AKP yönetiminin kişisel servetleri arttıkça, işçiler daha da fakirleşiyor. Belirlenen asgari ücret, insan onuruna yakışmıyor. Asgari ücretteki ayda üç yüz, günde on liralık “artış”, işçilerin çarşıda, pazarda, faturalarda karşı karşıya kaldığı zamları telafi etmekten çok uzak.
İşveren ve hükümet ortaklığı ile milyonların yaşamına dair böyle kritik bir kararın alınması kabul edilemez. Asgari ücretin grev hakkını da içeren gerçek bir toplu pazarlık ile belirlenmesi gerekir.
Türk-iş, DİSK ve Hak-iş’i, tüm emek örgütlerini, asgari ücretin insanca yaşamayı sağlayacak bir düzeye yükseltilmesi için birlikte mücadeleye çağırıyoruz.
Birleşen işçiler yenilmez!
DSİP GYK