Tutuklu havalimanı işçileri için iddianame hazırlandı

İnsanlık dışı çalışma ve yaşam koşullarının düzeltilmesi talebiyle iş bırakan 31'i tutuklu 61 havalimanı işçisiyle ilgili iddianame hazırlandı.

Gaziosmanpaşa Cumhuriyet Başsavcılığı Terör, Kaçakçılık, Narkotik, Ekonomik ve Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosu tarafından hazırlanan ve 61 kişinin şüpheli sıfatıyla yer aldığı iddianamede, sendikacı ve işçilere "görevi yaptırmamak için direnme, iş ve çalışma hürriyetinin ihlali, kamu malına zarar verme, toplantı ve yürüyüşlere silah veya aletlerle katılma, mala zarar verme" iddiaları yöneltildi.

İşçiler için hapis cezası istenen iddianame kabul edildi. Direnen işçiler, Gaziosmanpaşa 14 Asliye Ceza Mahkemesi'nde yargılanacak.

Delil olarak 'şüpheli savunmaları, müşteki ifadeleri, olay tutanakları, görüntü inceleme tutanakları, kolluk fezlekesi, tespit tutanakları' gösterilen iddianamede, olaya ilişkin "14/09/2018 tarihinde 3. Havaalanı Şantiye (İstanbul Havaalanı) sahası içerisinde Akpınar Kampı olarak bilinen alanda yaklaşık 2.000 kişilik bir grubun çalışma şartları bahanesiyle toplandığı ve iş yavaşlatma, işe gitmeme, işe gidenleri engelleme şeklinde eylem yaptıklarının ihbarı üzerine bu hususun tespit edilmesi ile olay yerine ulaşan kolluk ekipleri tarafından eylemin yasal olmadığı, eyleme son verilmesi gerektiği, eyleme devam edildiği takdirde müdahale edileceği megafon ile yüksek sesle anons edilmesine rağmen kalabalık grubun eylemlerine devam ettiği ve olay yerinden ayrılmadıkları" ifadelerine yer verildi.

İletişim kurmak suç

İşçilerin çalışma koşullarının düzeltilmesi için eylem yapmasını 'yasadışı' olarak niteleyen savcı, iddianamede şüpheli olarak yer alan kişilerin eylem sırasında aktif olarak yürüyüşte yer aldıklarını belirtti. İşçilerin toplanan kalabalığı yönlendirdikleri belirtilen iddianamede, şüphelilerin, iş sahasına gitmeye çalışan servisleri ve işçileri zorla durdurarak çalışmalarına engel olduklarını iddia etti.

Jandarmanın müdahalesi sırasında bazı kişilerin bunu engellemeye çalışmasının da suç unsuru olarak yer aldığı iddianamede, işçilerin kendi aralarında iletişim kurmak için oluşturdukları belirtilen whatsapp grubu da suç konusu yapıldı. İşçilerin 'Grup Direniş' ismiyle whatsapp grubu kurduğu belirtilen iddianamede, "Whatsapp grubu oluşturdukları, bu whatsapp grubunda birbirlerini yönlendirdikleri ve bu grubun adını da "Grup Direniş" olarak belirledikleri anlaşılmıştır" denildi.

"Sözde" işçi temsilcisi

İddianamede eylemlerin ardından işveren temsilcileriyle yapılan görüşmelere katılanlar için ise 'sözde heyet', 'sözde temsilci' ifadeleri kullanılması dikkat çekti. Savcı, işçilerin örgütlü olduğu sendikaların yöneticileri için de 'sözde sendika görevlisi' ifadesini kullandı.

İddianamede DİSK'e bağlı Dev Yapı-İş Sendikası Genel Başkanı Özgür Karabulut'un ise sendikal görevini yerine getirmesi suç olarak kabul edildi. İddianamede Karabulut için, "Olay günü şantiyeye gelerek işçileri yönlendirdiği, işçilere hitaben konuşma yaparak direnişi bırakmamaları noktasında telkinlerde bulunduğu belirtildi. Karabulut'un "Eylemlere sendika başkanının sorumluluğu gereği katıldım" şeklindeki ifadesine de iddianamede yer verildi.

Cumhuriyet Savcısı Ali Özgilik'in imzasını taşıyan iddianamenin 'netice ve talep' bölümünde şu ifadelere yer verildi:

"Yukarıda açık kimlik bilgileri yazılı tüm şüphelilerin fikir ve eylem birlikteliği içerisinde havalimanı şantiyesindeki eylemlere katıldıkları, şüphelilerin bu eylemlerde aktif olarak rol aldıkları, şüphelilerin yürüyüş sırasında ellerinde baretler, sopalar ve taşlarla etrafa zarar verdikleri, yürüyüşe bu şekilde katıldıkları, müdahale eden kolluk kuvvetlerine direndikleri, slogan attıkları, eylem öncesi ve eylem sırasında birbirlerini organize etmek amacıyla mesaj grupları kurdukları, müdahalede bulunan jandarma aracına baret atmak ve yumruk vurmak suretiyle zarar verdikleri ayrıca yine kamp sahasında bulunan araçlara ve kamptaki prefabrik yapılara zarar verdikleri, yolları kapatarak, işçi servislerinin önlerini keserek sahada çalışan işçileri çalışmalarını ve iş sahalarına gitmelerini engelledikleri, şüphelilerin tüm bu eylemlerine ilişkin kamera görüntülerine ait çözümleme tutanaklarının, whatsapp yazışmalarının, video görüntü tutanaklarının, şüphelilerin ikrarını içeren savunmaların, olay tutanaklarının dosya içerisinde derç edildiği ve bu şekilde tüm şüphelilerin üzerilerine atılı suçları işledikleri anlaşılmıştır. Açıklanan nedenlerle, şüphelilerin açık yargılamalarının mahkemenizde yapılarak, cezalandırılmalarına karar verilmesi iddia ve talep olunur."

31 işçi ve sendikacı tutuklu

Kötü çalışma koşullarını gerekçe göstererek eylem yapan üçüncü havalimanı işçileri 'kamu malına zarar verme', 'polise mukavemet', 'toplantı ve gösteri yürüyüşleri kanununa muhalefet', 'iş ve çalışma hürriyetinin ihlali' gerekçeleriyle tutuklanmıştı. En son tutuklamalarla birlikte sayı 37'ye yükselmiş, geçtiğimiz haftalarda tutuklu 6 işçi serbest bırakılmıştı.