Filistin Eylem Komitesi (FEK), Karaköy'deki İstanbul Liman Bölge Başkanlığının önünde Türkiye karasularının ve limanlarının siyonistlere açılmasına 'hayır' dedi.
Eylemde yapılan açıklamanın tam metni:
Türkiye Karasularını ve Limanları Siyonistlere Kapatın, Soykırımcı İsrail’e Giden Sevkiyatı Durdurun!
Gazze’de soykırım saldırıları sürerken işgal ordusuna silah, askeri mühimmat ve her tür lojistik desteği sağlayan gemiler hiçbir engellemeyle karşılaşmadan Türkiye limanlarında geziyor! Filistin Eylem Komitesi olarak bugün İstanbul Bölge Liman Başkanlığı önünde eylemdeyiz çünkü geçtiğimiz günlerde Haydarpaşa Limanı’na demirleyen Kathrin gemisinin ve Ambarlı Limanı’na yanaşan ZIM gemilerinin seyir izin belgesi bu başkanlıkta onaylandı! Bugüne dek işlevsiz hamaseti sürdüren siyasal iktidar, işgal devletinin tecriti için hiçbir somut yaptırım uygulamıyor. Ticaret Bakanlığı İsrail’le Türkiye arasındaki her tür ithalat ve ihracatın durdurulduğunu açıklamasına rağmen ticari faaliyetler kesintisiz sürüyor. İstanbul’da gerçekleşen SahaExpo isimli savunma ve havacılık fuarında işgal devletinin suç ortağı ve en büyük silah tedarikçisi olan BAE Systems’in silahları sergileniyor!
Soykırımda doğrudan dahli olan ve işgal devletine askeri mühimmat taşıyan gemilerin Türkiye karasularından geçişine ve gümrük sahasına girişine izin verilmesi soykırımda suç ortaklığıdır. Bu suç ortaklığı aylardır sürüyor! Ağustos ayında işgal devletine askeri mühimmat taşıdığı için birçok ülkede limanlara yanaşmasına izin verilmeyen Nordic isimli kargo gemisi hiçbir engellemeyle karşılaşmadan Bandırma Limanı’na demirledi. Eylül ayında Amerika Birleşik Devletleri’nin donanmasına bağlı olan ve işgal devletini korumak için bölgeye gönderilen USS Wasp isimli savaş gemisi İzmir Limanı’na demirledi. Ekim ve Kasım aylarında İsrail merkezli ZIM isimli uluslararası taşımacılık şirketine ait gemiler Türkiye limanlarında faaliyet yürüttü. Soykırımcı işgal devletine askeri mühimmat taşıyan ve kurulduğundan beri siyonizme hizmet eden ZIM’in yayımladığı planlarda önümüzdeki üç ayda toplam 124 geminin Aliağa, Derince, İzmit, Mersin ve İstanbul Ambarlı başta olmak üzere birçok limanı kullanacağı görülüyor. Geçtiğimiz günlerde ise işgal devletine askeri mühimmat taşıdığı için birçok ülkede yaptırımlarla karşılaşan ve limanlara girişi engellenen Kathrin gemisi Haydarpaşa Limanı’na demirledi. Portekiz soykırımda suç ortağı olmamak için bu gemiden bayrağını geri çekti ve bugün Kathrin Almanya bayrağı taşıyarak Türkiye karasularında geziyor. Ticaret Bakanlığı ve Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı bu suç ortaklığına son vermeli ve liman otoriteleri işgal devletine askeri mühimmat götüren gemilerin geçişini derhal engellemelidir!
İşgale, yerleşimci sömürgeciliğe, sürgüne, etnik temizliğe ve apartheid rejimine karşı mücadelesini sürdüren Filistin halkı bugün insani yardım transferinin dahi engellendiği abluka koşullarında soykırıma direniyor. Gazze Şeridi'nin kuzeyinde, yerinden edilen yüz binlerce insan açlık ve susuzluğa mahkum edilirken işgal devleti yardım girişlerini engelliyor. İşgal ordusu kuzeyde faaliyet yürüten Kemal İdvan Hastanesini bombaladı ve El Avda Hastanesini kuşatmaya devam ediyor. Son bir yılda on binlerce insanı katleden, yüz binlercesini yaralayan, işkenceye maruz bırakan ve yerinden eden siyonist işgal devleti, emperyalistlerin sınırsız desteği ve kurdukları lojistik hattının kesilmeden devam etmesiyle her geçen gün yeni katliamlar gerçekleştirerek Filistin halkına yönelik soykırım saldırılarını sürdürüyor.
Türkiye’deki Filistin dostları İsrail’e giden gemilerin, akan petrolün ve süren sevkiyatın hesabını sordukça köşeye sıkışan ve geri adım atmak zorunda kalan siyasal iktidar, bugün yine ticaretin aslında Filistin’le yapıldığını söyleyerek aylar önce dinlediğimiz yalanlara sığınıyor. Uluslararası mecrada İsrail’i tecrit hamaseti yapan hükümet, işgal devletine karşı hiçbir somut yaptırım uygulamadığı gibi suç ortaklığını da sürdürüyor. İsrail’e giden gemilerin hesabı soruldukça kaçacak yer arayan iktidarın sığındığı yalanları ifşa ederek meydanlarda gerçekliği haykıracağız. Soykırıma karşı Filistin halkıyla dayanışma mücadelemizi büyüterek siyonizmi her alanda kuşatmaya devam edeceğiz.
Filistin Eylem Komitesi olarak bugün siyonist işgalcilere ve işbirlikçilerine geçiş izni verip soykırımda suç ortağı olan İstanbul Bölge Liman Başkanlığı’nın önünden sesleniyoruz: siz bu gemilerin geçişini engellemedikçe, yük alıp indirmelerine, yanaşıp yakıt almalarına izin verdikçe biz limanlarda eylemde olacağız! Soykırıma giden sevkiyat durana dek Türkiye’deki Filistin dostlarını tüm limanlarda bu sesi yükseltmeye çağırıyoruz: soykırımcı işgal devletine askeri mühimmat taşıyan gemilerin Türkiye karasularından geçmesine ve limanlara girmesine izin verilmesi suç ortaklığıdır, bu suç ortaklığı derhal son bulmalı ve soykırımcı işgal devletiyle tüm ilişkiler kesilerek gerçekçi yaptırımlar uygulanmalıdır!"
Taner Akçam, yeni kitabında Ermenilerin dininin zorla değiştirilmesi ve asimilasyon süreçlerini inceliyor. Kitapta Talat Paşa’nın ihtida edenlerin tehcirden muaf tutulması emrini daha sonra nasıl geri çektiği de anlatılıyor.