Ukrayna'daki orman yangını, Çernobil nükleer santraline yaklaşmaya devam ediyor. Santralin harabeleri etrafında hâlâ nükleer kalıntıların bulunduğu, bu yüzden de yangınla birlikte havaya savrulacak olan küllerin tüm bölge için tehlike kaynağı olduğu belirtiliyor.
Ukrayna Başbakanı Arseniy Yatsenyuk, 1992'den bu yana yaşanan en büyük orman yangınının kontrol altına alınmaya çalışıldığını belirtiyor. Alevler santrale 20 km yaklaşmış durumda. Rüzgâr şiddetini giderek artırdığı için, tehlike de büyüyor.
Önce yangının bir sigara izmaritiyle başladığını söyleyen yetkililer, artık yangının kasıtlı olarak çıkarılmış olabileceğini ve olayın soruşturulacağını belirtiyor.
Çernobil santralini çevreleyen 30 kilometrelik alana giriş çıkışlar büyük ölçüde yasak. Sadece tahrip olan reaktörü kapatmak amacıyla yeni bir yapı inşa eden işçilere ve kısa süreliğine bazı ziyaretçilere giriş izni veriliyor.
1986 yılının Nisan ayında Çernobil santralinde bir reaktör patlamış ve dünya tarihinin en büyük nükleer felaketine sebep olmuştu. Reaktörün üzerine kaplanan beton tabakasında, derin çatlaklar oluşmuş durumda. Felaketten 30 yıl sonra bile büyük bir tehdit oluşturmaya devam eden nükleer santrallerin gerçekte ne büyük bir tehlike olduğu, bir kez daha ortaya çıkmış durumda. Türkiye'de ise hükümet tüm bunlara kayıtsız kalarak nükleer santral inşa etme kararlılığını sürdürüyor.
Taner Akçam, yeni kitabında Ermenilerin dininin zorla değiştirilmesi ve asimilasyon süreçlerini inceliyor. Kitapta Talat Paşa’nın ihtida edenlerin tehcirden muaf tutulması emrini daha sonra nasıl geri çektiği de anlatılıyor.