Ankara'nın Sincan ilçesine bağlı Zir Vadisi'nde eskiden 4 bin Ermeni'nin yaşadığı bir kasaba varken, şimdilerde taş ocakları ve kaçak ya da bilinçsiz kazılarla hem tarih hem de doğa tahrip oluyor.
Marksist.org muhabiri Necdet Kılıç'ın bölgeden aktardığı izlenimler şöyle:
- Eskiden lezzetli çay balığının bulunduğu dereyi önce asker kışlasının boya fabrikası kirletiyordu, şimdi de taş ocakları kirletiyor.
- Özellikle Ermenilerin yaşadığı dönemde ipek böcekçiliği ve ipek halı dokuma işlerinin yapıldığı bölgede, tiftik İngiltere'ye ihraç ediliyordu. Şimdilerde az oranda kıvırcık marul ve domates yetişiyor. 500 dokuma tezgahından eser kalmamış.
- Ermenileri yok edip "Türk yurdu" yaptık, bari doğaya ve tarihe sahip çıksaydık! O da yok. Ermeni mezarlığının durumu içler açısı. Kaçak ve bilinçsiz kazılardan dolayı her taraf delik deşik.
- Sözüm ona bir de sit alanı olarak ilan edilmiş bu vadi. Kimsenin taktığı yok. Önce Ankara Büyükşehir Belediyesi taş ocağı işletmekle sit alanı yasağını çiğniyor, sonra da kazıcılar ve kaçak yapılar.
- İpek yolu üzerinde bulunan bu vadi, şimdilerde can çekişiyor. Bir tür balıkçı kuşu ve beyaz akbabanın vatanı olan bu vadi, taş ocaklarının gürültüsü nedeniyle bu özelliğini de kaybetmiş durumda.