Zürih'te iklim değişikliğine karşı mücadele deneyimlerini paylaşmak için buluşan 32 farklı ülke ve 50'yi aşkın örgütten aktivistler, Aralık ayında Paris'te yapılacak olan 21. BM İklim Değişikliği Konferansı'nda neler olabileceğini tartıştı.
Toplantıda dile getirilen görüşler şöyleydi:
- BM zirvesinde ülkelerin açıklayacakları vaatlerin yeterli olacağı şüpheli. Daha önce Kyoto anlaşması yukarıdan aşağı belirlenmişti, ancak bu kez her ülke ne yapabileceğini söyleyecek. Bunlar müzakere edilecek. Bu açıdan Paris zirvesinde varılacak anlaşma bir ölçüde farklı olacak.
- Son olarak Peru'da yapılan zirvede tatmin edici bir anlaşmaya varılamadı. Müzakere edilebilecek bir metin var. Haziran ayında Bonn'da yapılacak toplantıda ise bu sürecin devam edip etmeyeceği veya nasıl süreceği tartışılacak.
- 2009 yılındaki zirvede, ABD ve AB liderleri, kapalı kapılar ardında hazırladıkları anlaşmayı son dakikada diğer ülkelerle paylaşmışlardı. O günden bugüne iklim sorununu çözmek için pek bir adım atılamamış oldu.
- Şimdi yeni bir uluslararası anlaşma şansı var. Ciddi adımlar atılması için vaktimiz kalmadı. Durumun ne kadar acil olduğunu hatırlamalıyız.
- Müzakereye açılacak metinde her türlü opsiyon var. Dolayısıyla asıl zor iş şimdi başlıyor. Müzakerenin sürmesi için bir kez Haziran'da bir kez de sonbaharda buluşulacak. Dolayısıyla toplantı sayısı çok kısıtlı.
- BM kurumlarında neyin nasıl yapılacağıyla ilgili tanımlar son derece muğlak. Mekanizmalar var ama nasıl işleyeceği belli değil. Önlemler konusunda da finansman konusunda da durum böyle.
- Hükümetler, zirvenin tamamen bir başarısızlık gibi gözükmemesi için bir sonuç çıkmasını istiyorlar. Fransız hükümeti, önemli olanın bir sonuç çıkması olduğunu, içeriğiyle o kadar da ilgilenmediklerini açıkça söyledi.
- Açıklanan bir siyasi deklarasyon olacak, Kyoto gibi bağlayıcı bir protokol değil. Zaten BM zirvelerindeki kararların bağlayıcılığı kağıt üzerinde kalıyor ve uygulamayan ülkelere yaptırım uygulanmıyor.
- Fosil yakıtlar konusundaki mücadeleyi kazanmak gerçekçi bir hedef olabilir. Uluslararası sözleşmeden çok yerellerdeki uygulamaları etkilemeye yönelik mücadelelerde kazanım elde edebiliriz.