Fransa'da gerçekleşen G7 Zirvesi Pazartesi günü sona erdi. G7, dünyanın en büyük 7 ekonomisini oluşturan ülkeler olan Almanya, Kanada, İngiltere, ABD, Fransa, Japonya ve İtalya’dan oluşuyor. Bu 7 ülke küresel zenginliğin %58’ine sahipler.
G7 zirvesinin konu başlıkları; İran, Brexit, cinsiyet eşitsizliği, Amazon yangınları, ticaret savaşları, ekonomik eşitsizlik, uluslararası güvenlik ve de iklim değişikliğiydi.
Zirvenin son gününde iklim değişikliği oturumu yapıldı. Ancak toplantıya iklim değişikliği hakkında"İklim değişikliğine inanmıyorum" diyen ABD Başkanı Donald Trump katılmadı.Trump, resmi açıklamasında, iklim değişikliği toplantısı sırasında Almanya ve Hindistan Başkanları ile özel görüşmeleri olduğunu söyledi. Ancak iki devlet başkanı da iklim değişikliği toplantısına katıldılar! Trump daha önce de Paris İklim Anlaşması’nın Çin’in çıkarlarını savunan bir anlaşma olduğunu söyleyerek anlaşmadan çekilmişti.
Zirvenin düzenlendiği Biarritz'de ve buraya yaklaşık 30 kilometre mesafede yer alan Hendaye'de toplanan 15 bin kadar aktivist ise zirveyi protesto etti. Göstericiler arasında antikapitalistler, sarı yelekliler ve çevre aktivistleri yer aldı.
Zirveden çıkan ortak bildiride ise küresel ticaret, İran, Hong Kong gibi konulara değinilirken “iklim krizi” ve “iklim değişikliği” yer almadı. Her hangi bir somut karar veya taahhütte de bulunulmadı. Sağcı liderler buluşması bir kez daha boş sözlerin söylendiği bir zirve olarak tamamlandı.
Zirveden çıkan olumlu kararlar ise İngiltere, Almanya ve Fransa’nın BM Yeşil İklim Fonu‘na katkılarını iki katına çıkarma kararları ve “Amazon İçin Eylem Planı” oldu. Ancak iklim değişikliği ile gerçekçi bir mücadele açısından bu adımlar çok küçük birer adımdan öte bir anlam ifade etmiyor.