Kaz Dağları'nda ekosistemi yıkma ve yeraltı sularını kirletme girişimine karşı mücadele büyürken, AKP'li Bülent Turan altın madenini savundu.
Binlerce çevreci 2 kilometre yürüyerek Kirazlı'da ağaçların kesildiği maden alanına girerek Su ve Vicdan nöbetine başladı.
Kaz Dağları'nı korumak için mücadele edenlere sosyal medyadan yanıt veren AKP'li Bülent Turan, çevrecilere "misafir" diyerek meseleyi AKP ile CHP'nin arasındaymış gibi ortaya koymayı tercih etti.
AKP'li Turan, bölgede altın madenine verilen raporun 2001 tarihli olduğunu, bu tarihte AKP'nin kurulmadığını yazdı.
CHP'li Çanakkale Belediyesi'nin altın madeniyle ilgili itfaiye başta olmak üzere bir çok olumlu belge/ruhsat/rapor düzenlediğini de söyleyen Turan'a göre Çanakkale çevresindeki çok sayıda madenin sahibi yine CHP'li patronlar.
AKP'li vekil ihale süreci hakkında da "keşke daha iyi yönetilseydi" şikayetinde bulundu.
AKP Grup Başkanvekili Bülent Turan'ın yazdıklarına bakılırsa Alamos Gold'a çevre yıkımı imkanı sağlayanlar hep başkaları.
Turan, asıl sorumlunun başkaları olduğunu ilan etse de Kazdağları'nda altın madenini savundu:
"Türkiye, dünyada üretilen 90 madenin 77'sini ticari olarak üretebilecek bir rezerve sahipken, sadece altın ithalatına geçen yıl 8,5 milyar dolar ödedi. "
17 yıldır doğal alanları şirketlere açan, bir çok yerde yıkımlara sebep olan ve mücadeleyle karşılaşan AKP'nin Çanakkale milletvekiline göre önemli olan tek şey para.