Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli’nin (IPCC) hazırladığı rapora göre, küresel ısınmayı sınırlandırmak için imzalanan Paris Anlaşması yetersiz kalıyor.
IPCC raporu, Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi’nin (UNFCCC) 2015’te Paris Anlaşması’nın kabul edilmesinin ardından yaptığı davet üzerine, 40 ülkeden 91 yazar ve editör tarafından hazırlandı.
Altı binin üzerinde bilimsel çalışmanın incelenerek hazırlandığı 1.5ºC Küresel Isınma Özel Raporu, hükümetler tarafından onaylandı.
Yenilenebilir kaynaklar hayat kurtaracak
Raporda en çok dikkat çeken nokta emisyon seviyesinin bugünkü durumda devam etmesi halinde, 2030-2052 yıllarında küresel ısınmanın 1.5ºC sınırını geçecek olması.
Ancak bunu sınırlandırmak mümkün. Sınırlandırılması halinde ekolojik sistemler ve yaşam alanları üzerindeki birçok kalıcı etki önlenebilir. Bunun için de Paris Anlaşması’na imza atan ülkelere büyük iş düşüyor.
Anlaşmada en büyük hedef, 2020 yılı sonrası için küresel sıcaklık artışının 2°C’nin altında tutabilmek. Bunun için de ülkelerin petrol ve kömür gibi fosil yakıtlar yerine yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelmesi gerekiyor.
Ancak rapora göre ülkeler yetersiz. Raporda, anlaşma kapsamında verilen taahhütlerin küresel sıcaklık artışını 1.5°C’de sınırlandırmaya yetmediği belirtilerek “Ülkelerin en kısa zamanda taahhütlerini yenilemesi gerekiyor” dendi.
Anlaşmada Türkiye’nin imzası bulunmuyor.
Ayrıca, 1.5ºC sınırını geçmemek için emisyon rakamlarının2010’a göre 2030 yılında yüzde 45, 2050 yılında ise sıfır olması gerekiyor.
Değişimleri çoktan yaşıyoruz
Raporda dikkat çekici başta tespitler de yer aldı.
Buna göre insanlık, sanayi döneminin ardından, önceki döneme göre yeryüzünün yaklaşık 1ºC ısınmasına neden oldu.
Küresel sıcaklık artışında 1.5°C rakamını sınırlamak için tarım, enerji, sanayi, bina, ulaşım ve şehirlerde hızlı ve geniş kapsamlı dönüşümler gerekiyor.
Halihazırdaki 1°C derecelik küresel ısınmanın sonuçları, aşırı hava olayları, yükselen deniz seviyeleri ve Arktik deniz buzlarının erimesi ve diğer değişimler olarak şimdiden yaşanıyor.
(Diken)