İfşalarla elde edilen kazanımlar

15.12.2020 - 13:33

Solda kimileri ifşaların kadın mücadelesine ve sola zarar verdiğini savunsa da bir haftada yaşananlar tam tersini gösteriyor.

Kadın yazarların edebiyat dünyasındaki tacizcileri ifşa etmeleriyle büyüyen Me Too hareketinin sol/muhalif çevreler içindeki tacizcileri açığa çıkartması ve örgütlenmelerin kadınların yanında tutum alması kaçınılmaz olduğu kadar gerekli.

Güç ve iktidar ilişkilerine dayanarak kadınları ve çocukları taciz edenler Me Too hareketi ve kadın mücadelesi sayesinde iktidar konumlarını kaybederken, ifşaların gereğinin yapılması, cinsiyetçiliğe karşı tavizsiz tutum alan sol muhalefeti güçlü kılıyor.

Tacizcilere tutum

İki kadın tarafından tacizleri ifşa edilen Korhan Gümüş, önce yazarlık yaptığı Yeşil Gazete'den ardından kurucusu olduğu Yeşiller Partisi'nden atıldı.

Yeşil Gazete, bu gelişmelerin ardından, ‘kadının beyanı esastır’ ilkesinden hareketle, yazar Korhan Gümüş’le olan ilişkisini kesme kararı aldı. 

Yeşiller Partisi ise "erkek şiddeti karşısında sessiz kalmayan kadınların yanındayız. Korhan Gümüş’ün Yeşiller Partisi kurucu üye listesinden çıkartılarak parti üyelik sürecinin sona erdiğini kamuoyunun bilgisine sunarız" açıklamasını yaptı.

Bir trans kadının çocukken Şaban İba tarafından taciz edildiğini açıklamasının ertesi günü Yeni Yaşam gazetesi İba'nın köşe yazılarını durdurdu.

Yeni Yaşam gazetesi, duyurusunda şunları söyledi.

"Özgür Basın geleneğinin parçası olan gazetemiz yayına başladığı ilk günden bu yana kadın özgürlüğünü esas alan ve bu temelde kadına yönelik yaşamın her alanındaki şiddet, taciz, tecavüz, katliamlara karşı duran tavrını koruyan yayın çizgisini dün olduğu gibi bugün de sürdürmektedir. Bu temelde şiddete uğrayanın beyanının esas olması ilkesine dayanarak Yeni Yaşam Gazetesi olarak yazar Şaban İba’nın yazılarını durdurduğumuzu kamuoyu ile paylaşıyoruz."

20'den fazla kadının cinsel saldırı ve tacizle suçladığı Hasan Ali Toptaş'ı savunan, katıldığı TV programında kendisini eleştiren bir kadını sözleriyle taciz eden Muzaffer Oruçoğlu büyük tepki topladı.

Demokratik Kadın Hareketi yaptığı açıklamada “Muzaffer Oruçoğlu bilmelidir ki biz tam da bedenlerimiz üzerindeki cinsellik kodlamalarına karşı mücadele ediyoruz. Tam da bunun verdiği bilinçle ve sizi aşmış olmanın güzel yürekliliği ile çağrı yapıyoruz. Sizi takip eden binler patriarkal kapitalist bir sistemde yaşıyor ve o binler hâlâ dudaklarımızı ve tüm vücudumuzu cinsellik çağrıştıran birer obje olarak görüyorlar” dedi ve tacizci yazardan özür dilemesini talep etti.

Sosyalist Meclisler Federasyonu da "Her kim olursa olsun eril dile müsamaha gösteremeyiz. SMF, patriyarkal kapitalist egemenliğe karşı tavizsiz bir şekilde mücadele yürütmektedir" açıklamasını yaptı.

Oruçoğlu'nun TV'den taciz ettiği ETHA yazarı Arzu Demir ise şunları söyledi: “Muzaffer Oruçoğlu, Hasan Ali Toptaş’a yönelik ifşalara ilişkin yazdığım yazıda sadece bir detaydı. Ancak söz konusu televizyon programında hem şahsıma hem de cinsel taciz suçunu aklamaya yönelik sözleri ile aslında detay olmaktan öte başlı başına bir yazı konusu olduğunu gösterdi. Tüm ‘özgürlükçü’ sözlerinin yanında sarf ettiği sözler, Hasan Ali Toptaş’ı aklamaya, cinsel suçu hafifletmeye dönüktü. Bir de programcı Zafer Yılmaz ile birlikte kadınlara akıl veriyorlardı. Buradan Muzaffer Oruçoğlu’na ve ekürisi Zafer Yılmaz’a diyorum ki, kadınlar, erkeklerden kendilerine yönelen davranışın hangisinin taciz hangisinin taciz olmadığını ayırt edecek cins bilinci ve politik akla sahip. Muzaffer Oruçoğlu, şahsıma yönelttiğin ‘Muzaffer Oruçoğlu kadın düşmanı diyen kadını da sevgiyle kucaklarım, fırsat bulursam yanağından mı dudağından mı neresinden öperim’ sözlerinin de bir cinsel taciz olduğunun farkındasındır. Zafer Yılmaz, ‘hoşgörüne sağlık” diyerek bu suça ortak olduğunun sen de farkındasındır.

Uykularınız kaçsın: Kadınlar tacizcileri ifşa ediyor

Kadınlardan ortak açıklama



Bültene kayıt ol