İşçiler, Covid-19 salgınının başladığı Mart 2020 sonrasında bazı uygulamalarla tanıştı. İşten çıkarma yasaklandı, zorunlu ücretsiz izin uygulaması başlatıldı ve ücretsiz izine çıkarılanlara ücret desteği verildi.
Aynı dönemde hayata geçirilen kısa çalışma ödeneği ise, iş yasasında var olan bir uygulamaydı. Ancak bu dönem kısa çalışma uygulaması kolaylaştırıldı ve yaygınlaştırıldı.
Zorunlu ücretsiz izin ve kısa çalışma uygulamaları şimdi işçiler için önemli sorunları da beraberinde getirmeye aday.
Zorunlu ücretsiz izin uygulaması ve işten çıkarma yasağı, 1 Temmuz 2021 tarihi itibarı ile kaldırıldı. Artık patronlar istediği işçiyi işten atabiliyorlar. Zorunlu ücretsiz izne çıkarılan işçilerin önemli bir bölümünün işten çıkarılması bekleniyor.
Burada bazı konular önem kazanıyor. Kıdem ve ihbar tazminatları nasıl hesaplanacak, kısa çalışma süresi veya ücretsiz izinde geçen süre tazminat hesaplarına dahil edilecek mi?
Pandemi döneminde, ücretsiz izindeki veya kısa çalışmadaki işçilerin emeklilik sigorta primleri yatırılmadı. İşçiler normalde emekli olması gereken süreden bir yıl sonra mı emekli olacaklar yoksa pandemi süresince ödenmeyen sigorta primleri için geriye dönük borçlandırma mı yapılacak?
İşverenler işçileri yazılı olarak işe davet etmek zorunda
1 Temmuz’da işten çıkarma yasağı kalkınca, işverenler ekonomik krizi de bahane ederek işçileri işten çıkarmaya başladılar. Burada patronlar şöyle bir uyanıklığa başvuruyorlar: Fesih yasağı döneminde ücretsiz izne çıkarılan işçilerin 1 Temmuz'da işbaşı yapması gerekiyor. İşçiler işverenleri tarafından işe davet edilmediği için işe başlamıyorlar. İşverenler de 1 Temmuz'da işe gelmeyen işçileri devamsızlık yaptıkları gerekçesi ile tazminatsız işten çıkartıyorlar.
Burada önemli olan husus şu: işverenlerin 1 Temmuz'da ya da sonrasında ne zaman işbaşı yapacaklarını işçilere yazılı olarak duyurmaları gerekir. Yazılı davete icabet etmeyen işçileri ancak devamsızlıktan dolayı çıkartabilirler.
İşçilerin bu bilgiden haberleri olmadığı için “devamsızlık yaptık işveren de bizi işten çıkarmakta haklıdır” diye bir görüş oluşuyor. İşçilerin bu duruma karşı uyanık olması gerekiyor. Yani işveren işçiye devamsızlık yaptın diye bir ihtarname gönderirse işçi de karşılığında sen beni işe yazılı bir şekilde davet etmedin ki demeli.
Binlerce kişi 1 yıl geç emekli olacak
Salgın döneminde ödenmeyen sigorta primleri için de bir düzenleme yok. Kısa çalışma ödeneği veya ücretsiz izin döneminde sadece genel sağlık sigortaları için gerekli olan primler ödendi. Kişilerin emeklilik için işe yarayacak olan primleri ödenmedi. Bunun için geriye dönük borçlanma gibi bir düzenleme de yapılmadı.
Yani işçi, bir senedir kısa çalışma ödeneğinde veya ücretsiz izinde ise bir sene daha geç emekli olacak. İşçiler bu konuda bir düzenleme bekliyor ama bu henüz bir çalışma yok.
Kıdem-ihbar tazminatı ve yıllık izin süreleri hesabı karıştı
Bu konularda mevzuatta ya da içtihatta bir netlik yok. Yasaya göre ücretsiz izinde geçen süre; kıdem-ihbar sürelerinde, yıllık izin hesabında dikkate alınmaz, işçi ücretsiz izinde çalışmamış olarak sayılır. Ancak yasaya göre ücretsiz izin, işçinin onayı ile gerçekleşir. Pandemi dönemindeki ücretsiz izin ise zorunluydu, dolayısıyla hukuken ne olacağı belli değil. Bize göre işçinin rızası dışında bir ücretsiz izin uygulaması olduğu için; kıdem tazminatı, emeklilik ve yıllık izin ücreti hesaplanırken bu sürelerin dikkate alınması gerekir.
Bütün bu konuların netleşmesi, işçilerin ve sendikaların mücadelesi ile belirlenecek. Pandemi döneminde işçilerin uğradığı haksızlıkların, pandemi sonrasında da devam etmemesi için sendikalar işten çıkarmalar, tazminat ve yıllık izin hesapları konusunda dikkatli olmalı.