Mahsa Amini'nin katledilmesinin ardından ülke geneline yayılan protestolar, 1979'dan bu yana İran tarihinin en uzun hükümet karşıtı mücadelesi olarak tarihe geçti.
Mollalar rejimi onlarca yıldır çeşitli protesto hareketleriyle karşılaştı. Şu anda yaşanan büyük mücadelenin farkı, kadınların başını çektiği hareketin İran geneline yayılması ve toplumun çeşitli kesimlerden destek kazanması.
Rejim, barışçıl gösteriler karşısında başta ne yapacağını bilemezken, kısa bir süre sonra şiddetle bastırmaya girişti.
İnsan hakları kuruluşlarına göre 100 günde 69'u çocuk 500 protestocu, İran devlet güçleri tarafından katledildi.
İki protestocu, düzmece duruşmaların ardından idam edilirken, hakkında ölüm cezası verilen 26 kişi daha var.
Çok sayıda eylemci gözaltına alındı ve tutuklandı. Karakollarda ve hapishanede ağır işkence gördükleri birçok vakada saptandı.
Buna rağmen, İran halkı susmuyor. Her geçen gün yeni birileri çıkıp, özgürlük mücadelesine desteğini açıklıyor.
Türkiye'yi yönetenler, İran halkının mücadelesine sırtını dönerken, ABD ve AB mollalar rejimi ile uzlaşma arayışları sürerken meydana gelen bu ayaklanmayı görmezlikten geliyor.
Buna karşılık, Türkiye'de kamuoyunun geniş kesimleri ile Ortadoğu'daki ezilenler ve emekçiler İran'daki mücadeleyi destekliyor.