İngiltere: Truss, Sunak ve muhafazakarların meşruiyet krizi

26.10.2022 - 12:28

Liz Truss’un sadece 1,5 ay dayanıp başbakanlıktan istifa etmesi üzerine İngiltere halkı genel seçim ve genel grev çağrıları yaparken Muhafazakar Parti de bir kez daha bu sese kulak tıkayıp yeni başbakanı antidemokratik bir kararla seçti. 

Bu, uzun zamandır tekrar eden bir süreç. 2016’da Theresa May’in yerine kendi içlerinde gerçekleştirdikleri bir seçimle David Cameron'u, daha sonra onun yerine Boris Johnson’ı, Johnson’ın yerine de Truss’u getirdiler. Sermayeyi gözetmekten başka bir şey yapmayan bu parti sermayeyi yönetenlerden bile güven oyu alamayınca istifa etmek zorunda kalan Truss’un yerine de Rishi Sunak’ı oturttu.

İngiltere, hızla yükselmeye devam eden gıda fiyatları ve enerji faturalarına karşı isyanda, “Artık Yeter” (Enough is Enough) diyerek işçilerin grevine destek veriyor, sokaktaki isyanı günden güne büyütüyor. Ülkede grev üstüne grev, protesto üzerine protesto gerçekleşirken Truss işçi sınıfına yönelik saldırıların dozunu artırmaya, sendika karşıtı bir yasayı parlamentoya sunmaya ve yeni bir kemer sıkma programını duyurmaya hazırlanıyordu. Muhafazakarlar şimdi aynı planları, ismi çeşitli skandallarla anılan Sunak’la sürdürme gayretinde. 

İngiltere’nin en zengin adamı olan eski banker Rishi Sunak’ın 730 milyon sterline ulaşan inanılmaz servetinin önemli bir kısmı vergi kaçırması yoluyla elde edildi. İşçilerin cebinde ne var ne yoksa almaya girişecek olan bu ırkçı şovenist bir yandan göçmenlere diğer yandan kadınlara saldırırken, zenginleri kayırmaya, piyasaları istediği gibi yönlendirmeye çalışacak. Ancak kabul edilemez olan bu gelişmeyle birlikte, sokaktaki kitlesel hareket de büyüyecek. Yani Sunak da o koltuğa yerleşemeyebilir.

(Sosyalist İşçi)



Bültene kayıt ol