Pandeminin yoksulluğu derinleştirdiği Lübnan’da protestolar yeniden başladı.
Lübnan 2019’da küresel isyan dalgasının en güçlü merkezlerinden biri olmuş, halk hem yozlaşmış iktidarı hem de ekonomik eşitsizlikleri protesto için haftalar boyunca gösteriler düzenlemişti.
Pandemi döneminde de Lübnan’da benzer eylemlere sahne olunmuştu.
İşsizliğin %35’i bulduğu ülkede birkaç gündür yine gösteriler başladı.
14 Ocak'ta hayata geçirilen 10 günlük olağanüstü hâlin uzatılmasına ve yaşanan ekonomik krize tepki gösteren Lübnanlı gençler bazı yerlerde sokağa çıktı. Trablusşam'daki eylemlere polis saldırınca 1 kişi hayatını kaybederken yüzlerce kişi de yaralandı. Öldürülen Ömer Tayba’nın ailesi, 30 yaşındaki adamın gösterileri izlerken vurulduğunu belirtiyor.
Beyrut'un farklı bölgelerinde yolları trafiğe kapatma eylemleri ve merkezi hükümet binaları önünde gösteriler düzenlendi.
Tripoli’deki eylemlere katılan 20 yaşındaki Muhammed Ezzedine, “Gıda talep etme için buradayız. İnsanlar aç. Halkın sokağa çıkma zamanı geldi” dedi.
İç savaşın sona erdiği 1990’ların başından beri en büyük ekonomik kriziyle uğraşan Lübnan’da halkın %50’si yoksulluk sınırının altında yaşıyor. Ayrıca, pandemi başından beri görülen 289 bin vakanın 116 bini, 2553 ölümden 1144’ü son bir ayda görüldü.
Taner Akçam, yeni kitabında Ermenilerin dininin zorla değiştirilmesi ve asimilasyon süreçlerini inceliyor. Kitapta Talat Paşa’nın ihtida edenlerin tehcirden muaf tutulması emrini daha sonra nasıl geri çektiği de anlatılıyor.