Göstericiler, diktatör Lukaşenko'nun istifası talebiyle arka arkaya 13. pazar günü sokağa çıktı. Gösterilerin 13. haftası polisin toplanmayı engellemek için uyarı ateşi açmasıyla başladı.
Reuters'e telefonla bağlanan bir gösterici "Durum gerçekten endişe verici ve herkesin ruh hali gergin" dedi.
Protestocu, "Polis otobüsleri ve ekipmanları sürekli olarak kolonun önünden geçiyor. İnsanlar her türlü tırmanışa hazır gibi geliyor" diye devam etti.
Stalinizmden bugüne uzanan diktatörlük
Minsk'in doğusunda büyük kalabalıklar toplandı ve başkentin eteklerinde, Stalinist dönemdeki tasfiyeler sırasında 200 binden fazla insanın idam edildiği ormanlık alan Kurapaty'ye yürüdü.
Göstericiler, Stalin'in acımasız rejimini, Lukaşenko yönetimindeki hayata bağlayarak "Halkın hafızası, bir diktatörlük hayatından daha uzun '' ve "Halkınıza işkence yapmayı bırakın!" gibi sloganlarla yürüdü.
Diktatörden tehdit
Yürüyüş öncesinde kolluk kuvvetleri çok sayıda merkezi noktayı ve birkaç metro istasyonunu kapatmış ve bazı durumlarda mobil internet kesintisi yapacağını duyurmuştu.
Belarus Cumhurbaşkanı Aleksander Lukaşenko, son gösteriden iki gün önce, "Artık yeter. Geri adım atmayacağız" demişti.
Kitle hareketi, dikta rejiminin baskısını kırabilecek bir yol bulabilecek mi? Bu büyük oranda, geçen hafta bazı işkollarında başlayan grevlerin yayılmasına ve işçi temsilcileri tarafından koordine edilen bir ayaklanmanın gelişip gelişmeyeceğine bağlı.