Dev bir iklim aktivizmi patlamasına liderlik eden aktivist Greta Thunberg, küresel iklim grevine katılmak ve Birleşmiş Milletler İklim Zirvesi’nde konuşma yapmak için gittiği New York’ta bir röportaj yaptı. Söyleşinin bir bölümü, neden mevcut küresel iklim aktivizminden umutlu olmamız gerektiğini çok iyi özetliyor. Greta Thunberg’le röportajı yapan gazeteci Polonya İklim Zirvesi’nde yaptığı konuşmayı yayınlıyor. Genç aktivistin bu görüntülere neden güldüğünü soran gazeteciye Greta Thunberg şu yanıtı veriyor: “Bilmem ki… eğlenceli oluyor kendimi seyretmek. Konuşma tarzım filan… epeyce radikal. Yani BM Genel Sekreteri’nin karşısında böyle radikal şeyler söylemek… O konuşmayı iyi hatırlıyorum, çünkü onu hazırlarken babama okutmuştum. Babam şaşkınlıklar içinde kalmıştı: ‘Bunu söyleyemezsin. Bu çok radikal. Kendini mahcup duruma düşürürsün, başkalarını da zor durumda bırakırsın. Böyle konuşmamalısın’ demişti. Ben de sonunda o bölümü çıkardım…”
Gazeteci yine soruyor, çıkarttığın bölümde neler vardı diye. Greta Thunberg yanıtlıyor: “Oyunu kurallarına göre oynarsak dünyayı kurtaramayız, diyecektim. ‘Artık olmayacak bir gelecek için neden okula gidip okuyayım’ diyecektim, vs. Öyle bir şeylerdi. Bunları çıkarttım ki babam sakinleşip devamını okusun, çünkü çok gerilmişti, strese girmişti. Ama tabii o cümleleri ezberlemiştim bile ve BM zirvesinde konuşurken hepsini söyledim.”
Greta Thunberg’in babası, açık ki iklim değişikliğine karşı duyarlı, fakat kızının ulaştığı seviyenin farkında değil!
Greta Thunberg tek başına “Gelecek için Cumalar” boykotlarını başlattığında, uzun süre tek başına mücadele ettiğinde, mücadelenin içinde giderek daha net ve radikal bir sonuca ulaşmıştı. Gazeteciye verdiği yanıt bu sonucu gösteriyor: “Varoluşsal bir krizle, yani iklim ve ekoloji krizi ile yüzyüzeyiz, ki daha önce adına hiç kriz dememiştik. Bu gerçeği onyıllar boyunca görmezden geldiler. Çok uzun zamandan beri politikacılar ve iktidardaki güçler, iklim ve ekoloji kriziyle mücadele etmek için hiçbir şey yapmadan, sorunu geçiştirdiler. Ama artık bunu onların yanına bırakmayacağız.”
Greta Thunberg zaten BM İklim Zirvesi’nde karşılarında konuşacağı politikacıların yanına bırakmamayı temel amaç edinmiş.
Büyük bir altüst oluş yaşanmadan ucunda, kıyısında ya da içinde olduğumuz ekolojik krizin çözülemeyeceğini biliyor. Bunu anlatıyor ve eylemleriyle, netliğiyle, keskinliğiyle gösteriyor. Türkiye’de Greta’nın babasından çok daha tutucu olan ve üstelik kendisine solcu demeye cüret edenler hareketin bağımsız olmadığı gibi iddialarla düşünedursunlar, artık milyonlarca insanı katan ve her geçen daha da büyüyeceği kaçınılmaz olan hareketin genç lideri, sorunu bütünüyle antikapitalist bir temelde ele alıyor. İşçilerin 20 Eylül küresel grevine katılma kararını nasıl değerlendirdiği sorusunu şöyle yanıtlıyor: “Benim ve hareketimiz için inanılmaz çok şey ifade ediyor. Daha birçok işçi sendikası, yani yetişkin insanlar, grevlere gidecek. Hareketin sadece çocuklar ve ergenlerden oluşmadığını göstermek açısından, bu son derece önemli. Bu, hepimizin hareketi. Yaptığımız şey sistemi altüst etme grevi, dikkatleri çekmek için. Dilerim sonucu iyi olacak.”
“Sistemi altüst etme grevi!”
İhtiyacımız olan bu. Bu radikallik! Bu keskinlik! Bu netlik! Bu cesaret!
Şenol Karakaş
(Sosyalist İşçi)