CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun başlattığı adalet yürüyüşüne ilişkin HDP ve MHP etrafında tartışmalar sürüyor.
Kemal Kılıçdaroğlu, yürüyüşü CHP milletvekili Enis Berberoğlu'nun tutuklanmasının ardından başlatmıştı. Oysa milletvekilli dokunulmazlıklarının kaldırılması sürecinde, CHP "anayasaya aykırı ama evet" diyerek, HDP'nin yanında gözükmemek için sürece destek vermişti. Dokunulmazlıkların kaldırılmasının ardından Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ başta olmak üzere çok sayıda vekil tutuklanarak cezaevine konuldu.
Bu sürecin başlangıcına CHP de destek vermesine rağmen, HDP adalet yürüyüşüne destek açıkladı. HDP, adalet yürüyüşçülerini Figen Yüksekdağ’ın tutuklu bulunduğu Kandıra Cezaevi’ne 20 kilometre uzaklıktaki Kandıra sapağında karşılayacağını duyurdu.
"Bütün adaletsizliklerin karşısında olmamız lazım"
HDP'nin şu anki Eş Genel Başkanı Serpil Kemalbay, dün yaptığı açıklamada şunları söyledi:
"Yürüyüş başladığı günden beri destekleyeceğimizi söyledik. Demokrasiden yana olanların yan yana mücadele etmesi zorunluluktur. Karşımızda bir diktatörlük var, buna karşı mücadele ancak birlikte edebiliriz. Türkiye’nin köklü sorunları olduğu için bugün bunları yaşıyoruz. Halkın taleplerine karşı duyarlı olmalıyız. Türkiye halklarının birlikte yaşamaları için yeni bir demokrasi mücadelesini birlikte inşa etmeliyiz. Adalet Yürüyüşü ile sürdürdüğümüz mücadele arasında bir paralellik var. Yürüyüşü destekliyoruz, bunu da önümüzdeki günlerde göreceksiniz. Bu yürüyüşün yanındayız. Bütün adaletsizliklerin karşısında olmamız lazım. Nuriye ve Semih’ten Sur’a kadar her yerde adalete ihtiyaç var. Bu birlikteliği geliştirmek için elimizden gelen her şeyi yapmalıyız. Halkların kendi kaderini tayin etme ve birlikte yaşamayı savunuyoruz."
HDP alerjisi
Hükümet yürüyüşe saldırırken CHP'yi "FETÖ ve PKK ile iş birliği" yapmakla suçlarken, ulusalcılar da bundan kaçınmaya çalışıyor.
Balyoz davası sanıklarından emekli Kurmay Albay Ali Türkşen, "HDP'nin yürüyüşe katılımı, 'özgürlük ve adalet' adı altında olmayacak isimlerin sahiplenilmesi vahim bir sonuç doğuracaktır" dedi.
Türkşen, "Bu yürüyüşü toplumda karşılığı olan başka isimler de başlatsaydı aynı amaçla yürürdüm. Ancak ve elbette, hiç kimsenin şahsı için 'özgürlük', hele hele, bizlerin cezaevlerine girmesine vesile olanlar, milletine darbe yapanlar, Türk askerine kurşun sıkanlar ve bunların destekçileri için yürüyecek, yan yana duracak değilim" ifadelerini kullandı.
HDP'ye "parti kimliğiyle gelmesin" diyen Kılıçdaroğlu'nun dilinde MHP'nin sloganı var
Kılıçdaroğlu geçtiğimiz günlerde yürüyüş sırasında bir arabadan kendisine yapılan bozkurt işaretine aynı işareti yaparak yanıt vermiş, daha sonra da Bahçeli ile girdiği polemik üzerinden bu davranışının samimi olduğunu söylemişti.
HDP'nin Kandıra'da korteji karşılayacağı hatırlatıldığında ise CHP lideri şunları söyledi:
"Bu bir Adalet Yürüyüşü, parti yürüyüşü değil, dolayısıyla kim adalet istiyorsa, kim adaletsizlikten şikâyetçiyse katılabilir. Ama bir parti kimliğiyle katılmasını doğru bulmayız. Biz de parti kimliği, bayrağı taşımıyoruz. Adaletsizlikten yakınanlar, siyasal atmosfer, insanların düşüncelerini rahat dile getirmemeleri gibi pek çok unsur adaletsizlikle özdeşleşiyor. Bunlardan rahatsızlık duyanlar katılabilirler. Adalet isteyen herkese açık."
Öte yandan, adalet yürüyüşünün tertip komitesi tarafından "provokasyonlara karşı" yayınlanan 12 maddelik genelgede, yürüyüşün sloganının "Hak, hukuk, adalet" olduğu belirtildi. Bu sözcükler, "Hak, hukuk, adalet, milliyetçi hareket" şeklinde olan MHP'nin bir sloganından alınma.