Yunanistan yangınının ardından: “Yoksullar her şeyini paylaşırken zenginler adeta alay ediyor”

08.08.2018 - 10:33
Haberi paylaş

Sosyalist İşçi gazetesi, Yunanistan'dan Vrilissia belediye meclisi üyesi Orestis İlyas'la yangın ve sonrasını konuştu.

Atina’da geçen hafta şehrin birkaç noktasında aynı anda başlayan ve hızla yayılan yangının etkisi sürüyor. Geçen bir haftanın ardından yangın nedeniyle ölenlerin sayısı ne yazık ki yükselmeye devam ediyor. Hükümetin bu konu hakkında güvenilir bilgiler paylaşmadığı iddia ediliyor. Binlerce insan hâlâ kayıp. Binlercesi evini, barkını yitirmiş durumda.

Yunanistan’daki antikapitalist sol ittifak Antarsya’nın Vrilissia belediye meclisi üyesi ve aynı zamanda Sosyalist İşçi Partisi üyesi olan Orestis İlyas, yangından bu yana geçen her gün insanların daha fazla öfkelendiğini söylüyor. Binlerce insanın yangından tahrip olmuş mahallelerde dayanışmayı örgütlediğini, gönüllü olarak yardım ettiğini aktaran İlyas, herkesin bu dayanışmanın yeterli olmadığını hızla fark ettiğini belirtiyor: “Bu işleri profesyonel olarak yapacak kamu görevlilerine, belediye işçilerine, hastane işçilerine, hayatta olan mağdurlar için psikologlara ve tabi ki daha fazla itfaiye işçisine ihtiyacımız var”.

Felaketin sebebi kapitalizm

Yangının neden ortaya çıktığı üzerine tartışmalar sürüyor, kundak şüphesi henüz bertaraf edilmiş değil. Yangın sırasında gerekli müdahalelerin yetersizliği, son yıllarda ekonomik kriz gerekçesiyle uygulanan politikaların nasıl bir felakete yol açabileceğini gösterdi. Orestis İlyas’a göre “kapitalist sistem kârı insan hayatının önüne koyuyor. Bu Yunanistan için memorandum demek. Hükümetler her yıl bankalara ve askeri savunmaya milyarlarca avro aktarıyor, itfaiye departmanından, belediye hizmetlerinden, hastanelerden, okullardan devasa boyutta bütçe kesintisi yaptılar. Tüm bunlar neden bu kadar çok insanın öldüğünün ve böylesi bir ekolojik felaketin yaşandığının esas gerekçesi.”

Patronlar dalga geçiyor

İşçi sınıfı içerisinde örgütlülüğün yüksek olduğu Yunanistan’da örgütlü güçlerin sürece müdahalesini yorumlayan İlyas, işçi sınıfının ve göçmenlerin sendikalarla birlikte ortak dayanışma örgütlediğini aktarıyor:

"Çoğunlukla işçi sınıfından insanlar, mahalle sakinleri, göçmenler, sendikalar aracılığıyla mağdurlara yardım edebilmek için paralarını, kıyafetlerini, yemeklerini ve kayıp binlerce insanı yıkılmış üç bin ev arasında veya denizin içinde bulabilmek için kendi fiziksel varlıklarını veriyor. Bunlar olurken Armatörler Sendikası yani gemi sahibi patronların örgütü “aklının kurbanlarla birlikte” olduğunu açıkladı. Bu birçok insanı daha da öfkelendirdi. Yoksul insanlar mağdurlarla dayanışmak için sahip oldukları her şeyi paylaşırken, zenginler sadece aklını paylaşıyor. Sanki bu durumla dalga geçiyorlar."

Eylem hazırlığı

Antikapitalist sol Antarsya ve Sosyalist İşçi Partisi’nin yangın kurbanlarıyla dayanışmak için parlamento önüne çağrı yaptığı eylemin hazırlıkları sırasında konuştuğumuz İlyas, yaşanan felaketle krize karşı sürdürülen mücadele arasında güçlü bağa dikkat çekti.

8 Eylül’de, yani imzalanan son memorandumun süresi dolduğunda, Başbakan Aleksis Çipras’ın memorandum ve kesinti politikasından çıkmaya dair bir konuşma yapacağı yönündeki iddiaları tamamen uydurmaca olarak değerlendiren İlyas, sendikaların ve sol örgütlerin bu tarihte insanların hayatını bankacıların kârlarının önüne koymak için büyük bir eylem hazırlığında olduğunu iletti.

Afet değil cinayet (Meltem Oral)

Sınırlar devletlerindir, tüm uluslardan işçiler kardeştir (Faruk Sevim)

Bültene kayıt ol