Asgari ücret 2 bin TL olmalıdır!

11.01.2015 - 13:36
Şenol Karakaş
Haberi paylaş

Hükümet asgari ücret zammını açıkladı. DİSK-AR, zamlı hâliyle asgari ücretin sefalet ücreti olduğunu net bir araştırmayla ortaya koydu.

Asgari ücret, “asgari geçim indirimi dahil” net 949 TL olacak. DİSK-AR’ın yaptığı çalışmaya göre, “Ocak 2014-Kasım 2014 döneminde pirinçte fiyat artışı yüzde 21, dana etinde yüzde 17,4, makarnada yüzde 15,34, ekmekte yüzde 12,08 oldu. Buna karşın 2014 Ocak ile 2015 Ocak dönemi arasında asgari ücret artışı yüzde 12,2 seviyesinde”.

Asgari ücretle çalışan bir işçi, 618TL’lik ev kirasını karşılamak için 147 saat, 1 kilo pirinç için 1 saat 34 dakika, bebek maması için 15 saat çalışmak zorunda.

Çocuklu bir işçinin ortalama 518 TL’lik kreş harcamasını karşılaması 18 gün çalışmasıyla ancak mümkün hâle gelebiliyor.

Evet! Asgari ücrete yapılan 58 TL’lik zamla, bir işçi günlük 63 gram dana eti, 283 gram tavuk eti ya da 101 gram beyaz peynir alabilecek.

Asgari Ücret Tespit Komisyonu'na rapor veren TÜİK, bir kişinin asgari geçimi için bin 424 lira 70 kuruşa ihtiyacı olduğunu bildirdi. Bu, asgari ücrete yapılan zammın sadece komik olmadığını gösteriyor. AKP’nin siyasi tercihinin de bir ifadesi. Hükümet, asgari ücretle çalışan milyonlarca işçiye, “Siz, açlık sınırının altında yaşamaya devam edin” demiş oluyor.

Asgari ücret, işçilerin aldığı ortalama ücretin belirlenmesinde önemli bir kriter. Asgari ücretlerin düşüklüğü, tüm işçi ücretlerinin ortalamasının düşüklüğünde belirleyici. Bu nedenle, asgari ücret, tüm çalışanların ortak sorunu. Asgari ücret yükseldiğinde, tüm ücretlilerin yaşam standardı yükselme eğilimi taşır, asgari ücret düşük olduğunda, ücretleri daha yüksek olan işçilere ters yönde basınç yapar.

Bütçede Milli Savunma Bakanlığı'na 22 milyar 764 milyon 255 bin lira, Emniyet Genel Müdürlüğü'ne 17 milyar 623 milyon 719 bin lira ödenek ayrıldı. Hükümetin güvenlik çılgınlığına yaklaşık 40.5 milyon TL ayrılırken, asgari ücretin aylık 949 TL olması kabul edilemez.

Bu, en hafif deyimiyle vicdansızlık. Ağır deyimleri ise kullanmaya gerek yok.

Önemli olan, bu adaletsizliğe karşı ses çıkartmakta.

Asgari ücretin 2000 TL olmasının önünde hiçbir engel yok. Tek engel, asgari üceti belirleyenlerin siyasi tercihlerinde. Fakirlerden, işçilerden değil; zenginlerden, patronlardan yana olmalarında. AKP liderliğinin, yolsuzluk yapan bakanların aklanma çabalarında görüldüğü gibi, kendi yükünü tutanların partisi olma yönünde utanmaz adımlar atmasında.

Şimdiden önümüzdeki yılın bütçe görüşmelerine, asgari ücret belirleme toplantılarına hazırlık yapmalıyız. Bu hazırlık, bir yıl boyunca bekleyip göstermelik bir eylem örgütlemek şeklinde olmamalıdır. Bu hazırlık, yaygın, kitlesel, çarpıcı, ses getiren, insanları katan, her gün büyüyen ve 12 ayın her gününde bir etkinlik gerçekleştiren ve işçi örgütlerinin hepsini birden kazanmaya çalışan bir kampanya olmalıdır.

Antikapitalist Çalışanlar böyle bir kampanyanın örgütleyicisi olmak için şimdiden kolları sıvamalıdır.

Şenol Karakaş

[email protected]

Bültene kayıt ol