İngiltere ve İrlanda’dan sonra Avustralya ve Yunanistan’dan da Boğaziçi’nde kapatılan LGBTİ+ kulübüne dayanışma mesajları geldi.

Sidney’den Pride in Protest adlı grup, öğrencilere şu mesajı yolladı:

“Sydney Pride in Protest’in bu toplantısında Boğaziçi Üniversitesi’nde direnen öğrencilere dayanışmamızı iletiyoruz. Öğrenciler, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın AKP'ye bağlı bir akademisyenin üniversite rektörlüğüne atamasını protesto ediyorlar. Buna karşılık olarak artan bir otoriter baskı gördük. Geçtiğimiz ay 500'den fazla öğrenci gözaltına alındı, en az 11'i tutuklandı ve 25'i ev hapsine alındı. Özellikle, hareket içerisindeki LGBT + unsurlarının hedeflenmesinden ve bunun toplum genelinde teşvik edeceği homofobiden dehşete düşüyoruz. Erdoğan, LGBT gençliğini vandal ve “milletin şanlı geçmişine” karşı olmaları söylemleriyle kınadı. İçişleri Bakanı twitter üzerinden “4 LGBT sapkın”ın gözaltına alındığını övünerek duyurdu. Boğaziçi Üniversitesi'ndeki LGBT + kulübü kapatıldı. 

Öğrencilere gönülden desteğimizi iletiyor ve Melih Bulu ve diğer kayyum rektörlerin demokratik üniversite seçimleri için istifalarını, protestolara katılan herkesin derhal serbest bırakılmasını ve hareketin LGBTİ+ kanadını mağdur etmeye son verilmesini taleplerini yürekten ifade ediyoruz. Sidney'den İstanbul'a LGBT+ hakları için uluslararası bir hareketin parçası olarak, mücadelenizle tam bir dayanışma içindeyiz.”

“Homofobiye ve transfobiye karşı savaşıyoruz”

Yunanistan’da mücadele eden antikapitalist cephe ANTARSYA’nın LGBTQI+ örgütü de Boğaziçi LGBTİ+ kulübüne dayanışma mesajı yolladı:

“İstanbul Boğaziçi Üniversitesi öğrencileri, Melih Bulu'nun rektör atanmasına karşı kitlesel olarak ayaklandı. Protestolar ülke geneline yayıldı, büyük bir düzeyde toplumsal ve uluslararası destek aldı. Bu, hepimiz için önemli bir ilham kaynağıdır. AKP, Boğaziçi LGBTQI+ kulübüne, Kabe’de LGBTQI+ gökkuşağını tasvir eden sanat eserleri nedeniyle dört öğrenciyi gözaltına alarak saldırdı. Yüksek rütbeli hükümet üyeleri, öğrencilerin sert bir şekilde cezalandırılacağı tehdidinde bulundu. 

Boğaziçi Üniversitesi'ndeki protestocularla ve Boğaziçi LGBTQI+ kulübünün gözaltına alınan öğrencileriyle dayanışmamızı ifade ediyoruz. Yunanistan'da hükümet, üniversiteler için özel bir polis gücü oluşturulmasını zorunlu kılan bir yasa tasarısını kısa süre önce kabul etti. Bu yasanın hedefinin, neoliberal saldırılara karşı yıllarca ücretsiz halk eğitimini savunan öğrenci hareketi olduğu açıktır. Öğrenci hareketi, Yunan toplumunda yıllar içinde gelişen tüm büyük mücadelelere katılmış; faşistlere, ırkçılığa, İslamofobiye ve homofobiye karşı da net bir duruş sergilemiştir. Yeni Demokrasi hükümeti Kilise ile bağlara sahip ve kadınların toplumda daha düşük konumda bulunması ve LGBTQI+ haklarına muhalefet gibi tüm gerici inançları kucaklıyor. Ve sadece kadınların ve LGBTQI+ insanların konumunu kötüleştiren politikaları kucaklamakla kalmıyor, uyguluyor da. Aynı zamanda, LGBTQI+ aktivisti ve drag queen olan Zak Kostopoulos/Zackie Oh'un katillerinin davası, cinayetten 2,5 yıl sonra bir yıl daha ertelendi. Duruşmada savunma avukatı olarak erteleme talebinde bulunan kişi Yeni Demokrasi üyesiydi. Bu adalet mücadelesi, LGBTQI + ve işçi/öğrenci hareketi için bir başka önemli mücadeledir. Yeni Demokrasi hükümeti, sosyal hizmetleri yok ederek ve işçi haklarına saldırarak, mahkûmların haklarını ihlal ederek gösteri ve protesto hakkımızı bastırırken, aynı zamanda en kötü türden cinsiyetçi ve ırkçı söylem ve politikaları uygulayarak insan hakları, kadın, LGBTQI +, mülteci, göçmen, siyasi aktivist düşmanıdır.

Bu hükümet bir salgın sırasında sağlık sektöründen fon keserken, aynı zamanda askeri teçhizatın finansmanını artırıyor. Yunan işçilerinin en büyük düşmanının Türkiye olduğunu iddia ediyor ve her Türk vatandaşını Erdoğan olarak gösteriyor. Boğaziçi öğrencilerinin protestoları ve onlarla dayanışma içindeki protestolar, gerçek düşmanın kim olduğunu gösteriyor! Düşman, hem Türkiye'de hem de Yunanistan'da hayatımızın ve haklarımızın önüne kârı koyan hükümetlerimizdir! Türkiye'nin LGBTQI+ öğrencileriyle ve direnen herkesle uluslararası dayanışma içinde bir arada duruyoruz. LGBTQI+ öğrencilerinin hedef gösterilmesine son verilmesini talep ediyoruz. Boğaziçi öğrenci ayaklanmasının taleplerini destekliyoruz. Milliyetçilik, ırkçılık, homofobi/transfobi sistemine karşı savaşıyoruz.

LGBTQI+ ANTARSYA”

Melih Bulu istifa!

DSİP’in Avustralya’daki kardeş örgütü Solidarity (Dayanışma) de bir açıklama yayımlayarak öğrencilere desteğini açıkladı:

“Boğaziçi öğrencileriyle dayanışma: Melih Bulu istifa!

Tüm gözaltı ve tutuklamalar serbest bırakılsın!

Homofobiye hayır, LGBTİ+ aktivistlerin hedef alınmasına son!

Avustralya’dan Dayanışma örgütü olarak Melih Bulu’nun rektör atanmasını kınıyoruz. Melih Bulu’yu ve hükümete yakın Erdoğan tarafından atanan diğer rektörleri protesto eden Boğaziçi öğrencilerine ve tüm diğerlerine açıkça dayanışmamızı ifade ediyoruz.

Türkiye Cumhurbaşkanı’na yazılan açık mektuptaki talepleri destekliyoruz:

Melih Bulu ve tüm diğer kayyum rektörler istifa etsin!

Üniversitelerde akademisyen, işçi, öğrenci tüm bileşenlerin katılımıyla demokratik ve adil seçimler yapılsın!

Gözaltı ve tutuklamalar serbest bırakılsın!

LGBTİ+ aktivistlerin hedef gösterilmesine son verilsin!

Size desteğimizi sunarken, hem Boğaziçi Üniversitesi’nde hem tüm Türkiye’de demokrasi ve LGBTİ+ hakları mücadelesi verenleri destekliyoruz.”

(Mesajları marksist.org için çeviren: Şahin)

Boğaziçi Üniversitesi’ndeki LGBTİ+ öğrencilerle uluslararası dayanışma

İlginizi çekebilecek diğer yazılar