Barış Atay yalnız değildir

TİP yöneticisi ve Hatay Milletvekili Barış Atay'a yapılan faşist saldırıyı kınıyoruz. Failler ve sorumlular yargılanmalı.

Türkiye İşçi Partisi (TİP) Genel Başkan Yardımcısı Barış Atay, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'yu sosyal medyada eleştirmesinden saatler sonrasında İstanbul'da faşist bir grubun saldırısına uğradı.

İpek Er'e cinsel saldırıda bulunan, günlerce zorla alıkoyan ve ölümüne neden olan, buna rağmen tutuklu yargılanmayan uzman çavuş Musa Uğur'un dava dosyasına girdiği söylenen mesaj kayıtları üzerine tepkisini dile getirmesinden saatler sonra:

 

Bir milletvekili İstanbul'un göbeğinde faşist bir grup tarafından organize bir şekilde saldırıya uğradı, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun sosyal medyada verdiği mesajdan saatler sonra:

"Milliyetçi hislerle işlenmiş" birçok saldırı ve suikastın cezasız bırakıldığı ya da hiç de münferit ve bireysel olmayan şiddet olaylarının arkasındaki örgütlü güçlerinden açığa çıkarılmadığı bir ülkede Hatay Milletvekili Barış Atay'a yapılan faşist saldırı normal, meşru, "böyle gelmiş böyle gider" şeklinde düşünülemez.

İçişleri Bakanı ile sosyal medyada polemiğe giren, düşüncelerine katılın katılmayın sadece fikirlerini beyan eden bir seçilmiş milletvekili sokak ortasından çeteler tarafından darp ediliyor.

Bu saldırı, siyasi iktidar ve müttefikleri tarafından sınırları iyice daraltılan düşünce, ifade ve örgütlenme özgürlüğüne karşı yapılmıştır. Saldırıyı gerçekleştirenler, toplumsal infial yaratan bir kadın cinayeti hakkındaki  tepkinin kamuoyuna açık bir şekilde dile getirilmesini, yöneticilerin sorgulanmasını istemiyor. 

HDP'li vekillere yapılan saldırıları ve CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun da organize bir saldırıyla yumruklanmasını unutmamak gerekir.

Bu saldırı ilk değildir ve görünüyor ki son da olmayacak. İktidar blokunda yer alan faşistlerin ilk saldırısı, solcu Barış Atay'ın darp edilmesi değil. AKP-MHP iktidar bloku oluştuktan ve aşırı sağcı bir yönetim kurulduktan bu yana, başta MHP'den ayrılanlar olmak üzere sağcı muhalifler de 4-5 kişilik "kimliği belirsiz" "milliyetçi hislerle" davrandıklarını söyleyen "grupların" saldırısına uğradı. TİP milletvekili Barış Atay'a yapılan saldırıyla birlikte faşist şiddet hedefini genişletmiş gibi gözüküyor.

Siyasi eleştirilerin baskı ve şiddetle bastırıldığı bir ortam çoğunluğun aleyhinedir.

Düşünce, ifade, örgütlenme ve gösteri özgürlüğünün sınırlandırılmasına, Cumhurbaşkanlığı rejiminde aşırı yetkilenmiş yöneticilerin keyfi uygulamalarına, 70'lerden bugüne toplumsal muhalefeti hedef alan faşist saldırılara karşı olduğumuz için Barış Atay'ın yanındayız.

Sağcı, milliyetçi güçlerle değil işçiler, emekçiler, ezilen ve baskı altında tutulan herkesle birlikte faşizme karşı omuz omuza!

Toplumsal tabanını yitirmiş iktidar blokunun zorba tavırları neftet, kutuplaşma ve sistematik şiddet yaratıyor. Ne iyidir ki bu zorbalığı gören ve tavır alanların sayısı da her gün artıyor. Umut burada.

İlginizi çekebilecek diğer yazılar