Araştırma görevlisi Ceren Damar öğrencisi tarafından öldürüldü

Ankara’da bulunan Çankaya Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde araştırma görevlisi olarak çalışan Ceren Damar, kopya çekerken yakaladığı ve hakkında tutanak tuttuğu öğrencisi Hasan İsmail Hikmet tarafından öldürüldü.

Çankaya Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde araştırma görevlisi olarak çalışan Ceren Damar, öğrencisi tarafından katledildi. Ceren Damar, dün sabah saatlerinde öğrencisi Hasan İsmail Hikmet’in sınavda kopya çektiğini fark etti ve tutanak tuttu.

Hasan İsmail Hikmet, öğleden sonra belinde tabanca ve bıçak ile Ceren Damar’ın odasına gitti. Damar ile tartışan Hikmet, Damar’ı önce bıçakladı sonra ise belindeki tabancayla ateş etti. Silah sesleri üzerine üniversite çalışanları ve öğrenciler panikleyerek Ceren Damar’ın odasına gittiler. Çok kan kaybeden Damar, bütün müdahalelere rağmen kurtarılamadı.

Damar, bugün Çankaya Üniversitesi’nde yapılan törenin ardından toprağa verildi. Katil zanlısı Hasan İsmail Hikmet ise yakalandı. Saldırıda kullanılan silahın polis olan babasına ait olduğu öğrenildi.

Eğitim Sen: “Tüm bilim emekçilerine başsağlığı diliyoruz”

KESK’e bağlı Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim Sen) Ceren Damar’ın katledilmesi üzerine bir açıklama yayımladı. Açıklama şöyleydi:

“Çankaya Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde araştırma görevlisi olarak görev yapan Ceren Damar Şenel, bıçaklanmasının ardından uğradığı silahlı saldırı sonrasında ne yazık ki yaşamını yitirmiştir.

Kamuoyuna yansıyan haberlerde, hukuk fakültesi 4. sınıf öğrencisinin kopya çekerken yakalandığı ve not tartışması nedeniyle Ceren Damar Şenel’i katlettiği belirtilmektedir. Hiçbir gerekçe böylesi vahim bir olayı meşrulaştıramayacağı gibi yaşanan bu sarsıcı olay bir gerçeği de gözler önüne sermektedir. Hukuk öğrenimi gören, son sınıf öğrencisi bir erkeğin, Hasan İsmail H.’nin hukuktan anladığı güçlünün yasası, erkek şiddeti olmuştur. Ayrıca vakıf üniversitelerinin ticari niteliği, akademisyen-öğrenci ilişkisini işçi-müşteri ilişkisine indirgemekte ve paranın gücü tüm hakların, özgürlüklerin ve üniversite mantığının üstünde tahakküm kurmaktadır.

Akademik özgürlüklerin yok sayılması, üniversitelere, bilime ve akademisyenlere dönük tehditler, bireysel silahlanmanın, cezasızlığın teşvik edilmesi şüphesiz ki güçlünün şiddetini ve zorbalığını cesaretlendirmektedir. Okulda, derslikte, hastanede, kısacası yaşamın her alanında şiddet her geçen gün hükmünü artırmaktadır. İnsan, doğa ve toplum yararına bilimin, özgürlüklerin ve hoşgörünün merkezi olması gereken üniversitede, yaşanan böylesi bir vahşet kabul edilemez. Unutulmamalıdır ki üniversiteleri üniversite yapan yegâne öğe demokratik öğrenme iklimidir ve bu iklimin var olabilmesinin koşulu da ülkenin siyasi atmosferinden bağımsız değildir.

Eğitim Sen olarak, araştırma görevlisi Ceren Damar Şenel’in ailesine, yakınlarına, bilim emekçilerine ve sevenlerine başsağlığı dileklerimizi sunuyor, acılarını paylaştığımızın bilinmesini istiyoruz”.

İlginizi çekebilecek diğer yazılar