Dario Fo: Devlete karşı durmuş, adanmış bir devrimci

15.10.2016 - 08:56
Haberi paylaş

90 yaşında hayatını kaybeden, Nobel ödüllü oyunyazarı ve devrimci aktivist Dario Fo, İtalyan tarihindeki en önemli yazarlardan birisiydi.

Dario Fo, 20. ve 21. yüzyılın büyük sanatsal ve politik devrimcilerinden birisiydi. Ölümü, İtalyan egemen sınıfının bazı üyelerinin içi boş methiyeler düzmesine neden oldu. Ancak kuşkusuz burjuvazi Fo’yu küçük görüyordu ve bu duygu tamamen karşılıklıydı.

Fo’nun “Bir Anarşistin Kaza Sonucu Ölümü”, “Ödenmeyecek, Ödemiyoruz” ve “Mistero Buffo” (Fo’nun bir oyuncu olarak parlaklığını onaylayan tek kişilik oyun) gibi büyük oyunları zengin ve güçlünün hicvinde olağanüstü derecede komik ve vahşidir.

Özellikle “Bir Anarşistin Kaza Sonucu Ölümü”, Fo’nun İtalyan toplumundaki politik olaylara yanıtının bir örneğidir.

Aralık 1969’da Milan’daki bir bankada, 16 kişinin öldüğü bombalı saldırının ardından İtalyan devleti, devrimci solu vahşetle suçlamaya çalıştı. Saldırının devletle ilişkili aşırı sağ unsurlarca planlanan bir provokasyon olduğuna dair güçlü şüpheler olmasına rağmen sola karşı ithamlar artar. Hemen sonra bir anarşist “şüpheli”, demiryolu işçisi Giuseppe Pinelli, Milan polis merkezinin dördüncü kat penceresinden “kazara” düşerek ölür.

Fo, Pinelli’nin ölümüne açıkça bulaşan polislerin olduğu Milan polis merkezinde geçen, mükemmel bir satirik fars yazarak cevap verir. Sonraki dört yılda oyun bir milyondan fazla İtalyanın önünde oynanır.

Oyunun turnesi polis tacizleri ve bombalama tehditlerine maruz kalır. Genellikle Fo ve karısı Franca Rame tarafından kurulan şirket tarafından sahnelenen diğer gösterilerde olduğu gibi oyun, işçilerin işgal ettiği fabrikalarda ve meydanlarda gösterilir.

İtalyan devletiyle, gerici ve faşist güçlerin, Fo, Rame ve şirketlerinin gözünü korkutma girişimleri hiç de anormal değildi.

Kâfir

Fo’nun televizyon kariyerine, bir noktada 15 milyona ulaşan izleyici kitlesiyle büyük başarısı ve acımasız sansür damgasını vurdu. 1977’de saygısız, ateist hicvi Mistero Buffo gösterildiğinde Vatikan tarafından “televizyon tarihinin en kâfir şovu” olarak kınandı.

Sağın Fo ve Rame’e tehditleri önemsiz ihbarlardan daha ileri gitti. Oyun yazarı çok sayıda ölüm tehlikesiyle karşılaştı ve gösterisinde polislere izin vermeyi reddettiği için tutuklandı.

1973’te hepsinden daha şiddetli bir saldırı geldi. Rame yolda yürürken, beş faşistin oluşturduğu çete tarafından kaçırıldı, tecavüze ve şiddete maruz kaldı.  Bir polisin 25 yıl sonraki tanıklığına göre, Rame’in tecavüz haberi yerel polis merkezinde alkışlarla karşılandı.

Çiftin devrimci sosyalist politikalara bağlılığı asla bocalamadı. 1985’te Roma’daki gösterilerinin gişesi, İngiltere’deki Maden İşçileri Ulusal Sendikası’na bağışlandı. Sendika üyeleri o sırada, Margaret Thatcher hükümetine karşı sert bir grev yürütmekle meşguldü.

Daha önce hiçbir seçilmiş makamda yer almayan Fo, 2006 yılında Milan belediye başkanlığı için solun adayı oldu. 79 yaşındayken fazla radikal olduğunu söyleyenleri, “Milan, eğer müziğim sana çok gürültülü geliyorsa, çok yaşlandın demektir” diyerek yanıtladı.

Seçimi “ılımlı” aday olan eski polis şefi Bruno Ferrante kazanınca Fo, rakibini kendine has zekâ kıvraklığıyla tebrik etti: "O benimle aynı şeyleri söyleyen biri” diyordu Fo, "sadece bir gün gecikmeyle”.

İtalya’da düzenin ve onun son on yıllarda nefret edilen demagog Silvio Berlusconi dahil olmak üzere temsilcilerinin daimi baş belası olan Dario Fo politik komediyi yeniden keşfetti.

Dünyada en çok sahnelenen çağdaş oyun yazarlarından biri olmaya devam ediyor. Bu iyi bir şey, çünkü onun iğneli hicvine, politik öfkesine ve yıkıcı mizahına her zamankinden daha fazla  ihtiyacımız var.

Mark Brown (SocialistWorker.co.uk)

(Çeviri: Meltem Oral)

Bültene kayıt ol