İngiltere'deki devrimciler, 2021 Sosyalist İşçi Partisi konferansında siyasi durumu ve neyi nasıl şekillendireceğini tartıştı.
Geçen hafta sonu gerçekleştirilen Sosyalist İşçi Partisi'nin (SWP) yıllık konferansı, salgın ve toksik kapitalist sisteme karşı bir alternatif yaratma ihtiyacını gündemde tuttu.
SWP'nin Ulusal Sekreteri ve Sosyalist İşçi dergisinin editörü Charlie Kimber, İngiliz Muhafazakâr Partisinin başarısızlıkları ve işçi krizi hakkındaki tartışmaya öncülük etti, geçtiğimiz yıl yaşanan olayları "dünya değişiyor" diyerek özetledi.
Charlie, "Kapitalist toplumda bir sorun olduğu, dünyanın dört bir yanındaki yüz milyonlarca insan tarafından anlaşıldı," diyordu, salgının, özellikle de başarısız yönetimiyle 80 bin kişinin ölümüne neden olan Muhafazakârlar için nasıl “derin bir siyasi krize” dönüştüğünü anlatırken. Bu başarısızlıkları “kayırmacılık, kapitalizm, kaos ve yolsuzluk hikayesi” olarak tanımladı. Ve birleşik cephe adına İşçi Partisi ile çalışma ihtiyacının altını çizdi. Ancak devrimci fikirler için tartışmak gerektiğini de vurguladı.
"Keir Starmer, Muhafazakârlar ile hiç anlaşamadığı kadar anlaştı. İşçi Partisi'nden hayal kırıklığına uğramış insanların SWP'ye katılmaları için net fikirler ortaya koymamız gerekiyor.”
"Starmer'den gelen saldırılara solun verebileceği en iyi yanıt, İşçi Partisi'nden ayrılmak olacaktır."
Delege Barney, ırkçılık karşıtı meseleyi ciddiye almadığı için İşçi Partisi'ni lanetledi; “Starmer, Black Lives Matter hareketinin dışındaki başarıları görmek istemiyor.”
Doğu Londra'dan Lois ise İşçi Partisi'nin sağa yönelimden duyduğu hayal kırıklığını ifade etti: "Artık tutarlı değiller."
"Jeremy Corbyn sabotajı ve Diane Abbott'ın karşılaştığı ırkçılığı, yani İşçi Partisi'nde olanları göz önüne aldığımızda, bir dahaki sefere kimi destekleyeceğiz?”
Aktivistler, İskoçyalıların bağımsızlığı için mücadele edecek yeni bir örgüt kurulması çabalarının merkezinde olmak gerektiğini ve bunun için başvurulabilecek yöntemleri tartıştılar.
Charlie, “Milliyetçiler değil, sosyalistler olarak bağımsızlık istiyoruz" diyordu; “Bu yüzden Mayıs seçimleri için öne sürdüğümüz slogan 'Sola oy verin, bağımsızlık için savaşın’ oldu”
Delegeler ayrıca, Kâr Değil İnsan (People Before Profit) organizasyonunun acil durum programının yanı sıra sokaklarda ve işyerlerinde yürütülen eylemin önemine de dikkat çektiler.
Bristol delegesi Huw, krizin derinliğinin "siyasi berraklık sağladığını, direnişi ve dayanışmayı yükseltmek için daha kapsamlı bir katılımla çalışmak gerektiği" anlamına geldiğini söyledi.
"İşçi Partisi'nin belli bir kesimiyle bir araya gelmek yeterli gelmez ama bu kesimin Kâr Değil İnsan hareketinin faaliyetleri ve politikalarından etkilendiğini de unutmamak gerekir."
Diğer delegeler, öğretmenlerin işyerlerinde Covid-19 tehlikesine karşı ne kadar etkili bir tepki verdiklerini, Muhafazakâr krizinin ölçeğini ve LGBTİ+ haklarının pandemiden nasıl etkilendiğini tartıştılar.
SWP'nin merkez komitesinden ve İşyeri-Sendikalar Departmanından Mark Thomas ise işyerlerinde direniş üzerine bir tartışma başlattı. Son dönemin "Britanya'daki milyonlarca insan arasında yaşam ve geçim için büyük bir tehdit olduğu konusunda somut bir his ile tanımlandığını" söyledi.
Londra Metro çalışanı Phil, işçilerin çalışma saatleri gibi konulardaki mücadelesinin patronlara pes etmekten başka seçenek bırakmadığını dile getirdi.
Konuşmacılar, okul çalışanlarının eylemleri sayesinde, Muhafazakârların bu ay okulları (her şeye rağmen) yeniden açma planlarının nasıl durdurulduğunu anlattılar.
Ulusal Eğitim Birliği (NEU), üyelerine İstihdam Hakları Yasası'nın 44. bölümünü gerekçe göstererek, işe geri dönmeyi reddedebileceklerini söyledi. York öğretim görevlisi Julie, işçilerin geri dönmeyi reddederek okulları kapattığını söyledi; “Öfke, güvensizliğin üstesinden gelebiliyor.”
Greater Manchester, Salford'dan Ameen, işçilerin bakımevlerine dönmeyi reddetmesinin sonucunda kurulun bakımevlerini kapatmak zorunda kaldığını hatırlattı. İnsanların Kâr Değil İnsan grubundan “güç aldığını” söyledi. Destekçiler, iş kayıpları karşısında protestolar düzenledi; işçi grevleri, öğrenci ayaklanmaları ve kira grevleriyle dayanışma içinde oldular.
Liverpool'dan Jasmine de Kâr Değil İnsan hareketinin önemini vurgularken "Birleşik cephelerde geri çekilmemeliyiz" diyordu; “Büyük işler başarmak mümkün.”
Öğrenciler kira grevlerinden bahsettiler ve birkaç sendikacı salgın sırasında daha fazla üye kazandıklarını dile getirdi.
Mark, pandeminin "sendika liderlerinin birçoğunu etkileyen ihtiyat ve karamsarlığı artırdığını" söyledi. Ardından, devrimcilerin sendika liderleriyle nasıl bir ilişki kurması gerektiği tartışıldı. Üniversite öğretim görevlisi Sean, sendika bürokrasisinin çoğunlukla “lanet” bir şey olduğunu, ancak bunun aktivistlerin inisiyatif almaları için alanlar açabileceğini ifade etti. Dundee Öğretim Görevlisi Carlo, bunlar bazen "sendikaların resmi yapılarının ötesine" geçebilmelidir, dedi. Doğu Londra'da öğretmen olan Judy ise sendika liderlerinin “kaçınılmaz olarak muhafazakâr bir tabaka” oluşturduğunu ve devrimcilerin onlardan bağımsız hareket etmesi gerektiğini savundu.
Güney Londralı öğretmen Jess, devrimcilerin taleplerinin “esnek” olması gerektiğini söyledi.
Dünya derin krizde
Küresel krizle ilgili bir oturumda Merkez Komite üyesi Camilla Royle, durumun iklim felaketi, ekonomik felaket ve benzeri görülmemiş bir pandemi ile belirlendiğini belirtti. Ve geride bıraktığımız yılın “emperyalistler arası rekabetin askeri çatışmaya dönüşme potansiyelini” ortaya çıkardığını söyledi.
Oturum, ABD faşist ve aşırı sağcı güçlerinin Washington'daki Kongre binasına girmesinin ardından gerçekleştiriliyordu.
Doğu Londra'dan Emma, öfke ve haksızlığın umutsuzluğa yol açabileceğinden bahsetti. Camilla ise Tayland'daki monarşi karşıtı protestoları, Nijerya'daki polis şiddetine karşı yükselen ve SARS'ı Sonlandırın hareketiyle birleşen mücadeleyi, Lübnan'daki büyük ayaklanmayı hatırlattı.
Kuzey Londra'dan Anne, on yıl önce “Ortadoğu'yu kasıp kavuran devrim dalgasından” ders almanın önemli olduğunu söyledi. Batı Londra'dan Balwinder, militan çiftçilerin Hindistan'ın aşırı sağcı başbakanı Narendra Modi'ye karşı direnişlerinden bahsetti.
Delegeler ayrıca iklim felaketini de konuştular.
Glasgow'dan Gordon sendikalara, XR ve iklim gruplarına, Kasım ayında Glasgow’da düzenlenecek COP26 iklim görüşmelerini protesto etmek için bir araya gelmeleri çağrısında bulundu: "İşçi sınıfı ve anti-kapitalist siyaseti merkeze koymamız gerekiyor."
Liverpool'dan Sky, Muhafazakârlar ve medyayı, “trans bireyler ve ikili toplumsal cinsiyet rollerine dâhil olmayanlar etrafında ahlaki bir panik yaratmakla" eleştirip, bunu, pandemi karşısındaki çaresiz stratejilerini örtmek için kullandıklarını dile getirdi.
Sosyalist İşçi Partisi'nin bu dönemde güçlenmesi
Amy Leather, SWP ve onun öğrenci gruplarını oluşturmak ve karantinanın sağladığı fırsatı değerlendirmek üzerine görüşlerini açıklamak üzere söz aldı, Covid-19 krizinin “kapitalizmin acımasızlığını ortaya çıkardığını” söyledi. Sosyalist fikirler için böylesine büyük bir izleyici kitlesinin olmasının temel nedeninin köklü bir değişim isteği olduğuna dikkat çekti.
Amy, birçok insanın SWP'ye katılmaya karar vermesinin ana nedeni olarak BLM hareketini ve Corbynizm krizini gördüğünü söyledi. İşçi Partisi üzerinde oluşan hayal kırıklığı, parti seçiminde önemli bir faktör haline geldi.
SWP'nin hem bir aktivist grubu hem de “en iyi siyasi argümanlara sahip insanlar” olarak görülmesinin çok önemli olduğunu ifade etti. Partinin haftalık şube toplantılarının, siyasetin konuşulacağı ortamlar olarak önemi vurgulandı. Amy, yeni katılımcıları toplantılara çekmek için kapsamlı bir sosyal medya stratejisine ihtiyaç duyulduğundan bahsederken, “gerçek dünyada” hareket etmek için hiçbir fırsatın kaçırılmaması gerektiğini de sözlerine ekledi.
Tüm bu konular, takip eden oturumda ele alındı.
Düzenleme
Sheffield'den Mitchell, yaratıcı bir şekilde organize olmanın ne kadar önemli olduğundan bahsetti; “Sheffield'de, ‘direnişten gurur duymak’ başlıklı bir etkinlik de dâhil olmak üzere, şube toplantıları dışında bir dizi toplantı düzenledik.”
"Bu, insanların parti siyasetine başka bir yerden bakmasını sağladı.”
Glasgow'dan Toni, İskoçya'daki Marksizm etkinliklerinin nasıl büyük bir başarı elde ettiğini detaylıca anlattı; “Etkinliğe 20 farklı ülkeden katılım gerçekleşti. Bunun gibi toplantılara gereksinim duyulduğu çok açık.”
Delegeler, pandemi sırasında örgütlenmenin bazı zorluklarını da gündeme getirdiler. Chesterfield'dan James, Zoom'daki şube toplantılarının yüz yüze yapılanlardan çok daha kalabalık olmasına rağmen, bu toplantılarda üye kazanmanın zorluğundan söz etti.
İnşaa Etme
MK'dan Tomáš Tengely Evans, daha güçlü bir çevrimiçi birlik oluşturmanın “sadece alternatif bir medya yaratmakla ilgili değil, partiyi inşa etmekle de ilgili olduğunu” söyledi. Ancak Hackney'den Alan, Socialist Review'in basılı bir yayın olarak kalması gerektiğini savundu; "Karşılaştığımız durum göz önüne alındığında, üç yayınımızın da aktif olmasına ihtiyacımız var."
Manchester'dan Celia ise basılı derginin, örgütlenme adına önemli bir rol oynamadığını söyledi.
Socialist Review'ın basılı bir yayın olarak tutulmasının yanı sıra yeni çevrimiçi stratejiyi denetlemek için yoldaşlar komisyonu kurulması önerisini içeren değişiklik 76 oya karşılık 233 oyla reddedildi.
Lewis, yeni planların “sadece çevrimiçi takipçiler oluşturmaya çalışmakla" sınırlı kalmadığını bildirdi; “Medyamızı, stratejik olarak partiyi ve mücadeleyi büyütme çalışmalarımızda kullanıyoruz. "
Irkçılığa ve faşizme karşı mücadele
Merkez Komite’den (MK) Brian, ırkçılık ve aşırı sağ, BLM ve Irkçılık Karşıtı Hareket’in konuşulduğu oturumu sundu. Koronavirüsün toplumdaki köklü yapısal ırkçılığı belirginleştirdiği vurgusunu yaptı; “Virüsün siyahlar, Asyalılar ve etnik azınlıklar üzerinde orantısız bir etkiye sahip olduğu hızla ortaya çıktı.”
“Daha fazla siyah, genel olarak karantina kurallarına uyulmaması nedeniyle değil, virüse maruz kalma olasılığının yüksek olduğu işlerde çalışmak zorunda kaldıklarından öldü.”
“Black Lives Matter, yılın en önemli olayıydı. George Floyd ile dayanışma içinde yürüdük ama bu ülkedeki diğer kurbanlar için de yürüyorduk."
SWP ulusal ofisinden Nadia, BLM eylemleriyle çeşitli ideolojik argümanların nasıl gündeme taşındığından söz etti: “Irkçılığın üstesinden gelmenin, siyahların ilerlemesinin etrafındaki fikirlerden geçtiği söyleniyor.”
"Siyahların daha fazla temsil edilmesinden mutluyuz, ancak bireysel ilerleme, sistematik ırkçılığın üstesinden nasıl geleceğimize bir yanıt sunmuyor.”
“Bunu yapabilecek olan siyah-beyaz işçi sınıfının kolektif direnişidir.”
CC'den Julie Sherry ise SUTR'nin gelecek faaliyetini özetlerken, "Devrimciler için stratejik önem, aşırı sağın yükselişini durdurmak ve ırkçılıkla mücadele etmektir" diye ekledi. Sherry, Britanya ve uluslararası alanda gerçekleştirilen 20 Mart ırkçılık karşıtı gösterilerin önemini vurguladı.
Görüşmeler, SUTR gruplarının BLM etrafında nasıl inşa edildiğine odaklandı.
Manchester'dan Nahella şunları söyledi: “Sokaklara çıkmak ile insanları güvende tutma sorumluluğumuz olduğunu söylemek arasında kurulacak zor bir denge var.”
"Diz Çökme girişimi sokaklara çıkmamızı kolaylaştırdı ama sosyal açıdan mesafeli kaldık.”
Waltham Ormanı'ndan Neil, “Siyah transların yaşamları önemli olana kadar siyahların yaşamları önemli sayıldı diyemeyiz” diyordu; “Mücadeleleri birleştirmek gerekiyor."
Glasgow'dan Ruby, “Aşırı sağ büyüyor, ırkçılık karşıtları evde kalmamalı” diye ekledi. "Irkçılık karşıtlığı mümkün olan en güvenli şekilde sokakta olmalı çünkü buraları terk edersek, ırkçılar tarafından doldurulacak."
SWP ile ilgili oturumun komisyonuna, SUTR'yi İsrail apartheid’ine açıkça karşı çıkmaya zorlayan bir değişiklik eklenip eklenmeyeceği konusunda bir müzakere gerçekleştirildi. Black Country'den Martin şöyle diyordu; "Filistinlilere karşı yürütülen ırkçılığa ve İsrail apartheid'ine karşı olduğumuzu söyleyen çok net bir parti duruşuna ihtiyacımız var.”
MK'den Sophia bu yaklaşıma karşı çıktı; “SWP olarak Filistin konusundaki tutumumuzdan taviz vermiyoruz. Ancak birleşik cephede insanlara ültimatom koymayız. Britanya'da mümkün olan en güçlü ırkçılık karşıtı harekete ihtiyacımız var."
Bu değişiklik reddedildi.
Çeviri: TN.