ABD’de başkanlık seçimleri yaklaşırken Trump’ın seçim stratejisi faşistlere cesaret veriyor.
Başkan adaylığının kesinleştiği Cumhuriyetçi Parti Kongresi’nde birçok ilk yaşandı. Trump’ın bütün ailesi konuşma yaptı, neredeyse hiçbir farklı fikre yer verilmedi. Trump yalan ve kışkırtmalarını arka arkaya sıraladı. Kendisi kaybederse ülkeyi Çin’in ele geçireceğini, düzenin kaybolacağı ve kaosun hakim olacağını söyledi. Pek çok yorumcu ilk kez partinin bir lider etrafında bu şekilde yeniden inşa edildiğini yazdı.
Trump toplumu kutuplaştırmaya ve germeye devam ederken sokaklar da oldukça hareketliydi. Bir yanda ırkçılık karşıtları öbür yanda Trump taraftarları ve faşistler sokaklara indi.
En son, bir hafta önce, siyah bir Amerikalı olan Jacop Blake polis tarafından yakalanmışken yürüyerek arabasına gitmeye çalıştığı için sırtından 7 defa vurulmuştu. Blake felç kaldı. Blake için vurulduğu Kenosha kentinde yapılan gösterilere ise faşistler saldırmış ve faşist bir milis silahıyla iki göstericiyi öldürmüştü.
Ülke çapında ırkçılara karşı eylemler sürerken binlerce kişi başkent Washington’da Sivil Haklar Yasası gününde biraraya geldi. 28 Ağustos ABD’de Sivil Haklar Yasası’nın kabulünün yıldönümü. Yıldönümü dolayısıyla Martin Luther King’in oğlu Martin Luther King III mitingi organize etti. ‘Dizlerinizi Boynumuzdan Çekin’ adı verilen yürüyüşe iki ay kadar önce polis tarafından boynuna basılarak öldürülen George Floyd’un kardeşi Bridgett Floyd da katıldı.
Göstericiler adalet talep etti. Kürsüden yapılan konuşmalarda Trump’ın ırkçılığı yükselttiği ve ondan kurtulmak için sandığa gidilmesi çağrıları yapıldı. Gösteriye Floyd'un ailesinin yanı sıra polis tarafından öldürülen çok sayıda siyah Amerikalının ailesi katıldı ve konuşma yaptılar.
Ertesi gün ise Portland’da sokağa inen Trump taraftarları ve silahlı faşist gruplar sokaklarda terör estirdi. 600 araç ve motosikletten oluşan konvoy, karşılarına dikilen faşizm karşıtlarına ve Siyahların Hayatı Önemlidir aktivistlerine ellerindeki sopa ve kalkanlarla, yanlarındaki biber gazı ve ses bombalarıyla saldırdı. Olaylar sırasında silah sesleri de duyuldu bir kişi vurularak öldü ancak olay henüz netleşmedi. New York Times öldürülen kişinin beyaz bir paramiliter olduğunu yazdı.
Sokaklarda defalarca karşı karşıya gelen göstericilerin çatışmasını engellemek için de silahı faşistlerin gösterisini engellemek için polis hiçbir şey yapmadı.
Portland, George Floyd cinayeti sonrası üç aydır her akşam gösterilerin düzenlenmeye devam ettiği ve Trump’ın hedef gösterdiği bir yer. Trump tarafından görevlendirilen federal birliklerin sivil kıyafet ve araçlarla göstericileri kaçırdığı videolara yansımıştı. En son Perşembe günü yaptığı konuşmada Portland’ı bir kez daha hedef gösteren Trump “kanun ve düzenin” tesis edilmesi gerektiğini söylemişti.
Cumartesi günü sokağa inen Trump taraftarları ve faşistler ise her zamanki komplo teorilerini anlattılar medyaya. Dövizlerde “çocuklarımızı koruyoruz” yazan göstericiler Trump’ın dev bir küresel pedofili çetesine karşı mücadele ettiğini söylüyorlar! Ayrıca ülkelerini Marksist ve komünist göstericilerden korumak için polise destek vermek için bu eylemi örgütlediklerini söylediler. Bu Trump taraftarlarının Portland’da sokağa indiği üçüncü hafta oldu.
Blake’in öldürüldüğü Kenosha kentinde ise gösteriler bir haftadır sürüyor. Blake’in vurulmasının hemen ardından valilik akşam 7’den sonra sokağa çıkma yasağı ilan etti. Ancak buna rağmen gösteriler sürüyor. Kenosha polis şefi Daniel Miskinis Salı günü gerçekleşen olaylarda yani bir faşistin iki göstericiyi öldürdüğü olayların sokağa çıkma yasağına uyulmaması nedeniyle gerçekleştiğini söyledi. Yasak hala devam ediyor ama çok sayıda gözaltı ve kendilerine Kenosha Guards (Kenosha Koruyucuları) diyen yüzlerce faşist milisin toplanarak sokaklarda durmasına rağmen gösteriler de sürüyor. Her şeye rağmen gösteriler barışçıl şekilde devam ederken Trump’ın Salı günü kenti ziyaret edecek olması nedeniyle kentin karışması yüksek bir ihtimal.
Huffington Post gazetesinde yer alan bir araştırmaya göre bu yılın başından beri Siyahların Hayatı Önemlidir gösterileri sırasında kanun ve düzeni korumak adına veya polise yardımcı olmak adına göstericilere karşı faşist milislerin silahla sokağa indiği 497 vaka gerçekleşmiş. Bunların 64’ünde göstericilere ‘basit’ saldırıda bulunulmuş, 38’inde üzerlerine araba sürülmüş ve 9 defa da ateş edilmiş. Floyd sonrası gösterilerden faşistlerin silahlı saldırılarında altı gösterici vuruldu ve üçü hayatını kaybetti.
Bu faşist grupların polislerle olan yakın ilişkisi de medyada sıkça yer aldı. Örneğin en son iki göstericiyi herkesin gözü önünde vuran 17 yaşındaki katil polis araçlarını görünce ellerini kaldırarak silahıyla birlikte polise doğru gidiyor ama polis hiçbir şey yapmayınca aralarından yürüyerek geçiyordu. Polis, diğer göstericilere müdahale ederken katil ertesi gün evinde gözaltına alındı.
Araştırmaya göre bu saldırıların en az 20’sinde saldıran faşist gruplar açıkça polis teşkilatları tarafından savunulmuş ve korunmuş. Daha önce de faşist grupların polis teşkilatına girdiği konusunda araştırmalar ve haberler yapılmıştı.
Trump döneminde faşist gruplar örgütlülük düzeylerini ve meşruiyetlerini ciddi derecede arttırdılar. Trump’ın yenilgisi anti-faşistler için önemli bir kazanım olacak olmakla birlikte seçimlerden sonra da güçlenmiş olan faşistlere karşı mücadele sürmek zorunda.
Özdeş Özbay