Christopher Reed: İyi haber şu ki işçiler mücadele ediyor

27.04.2020 - 14:14
Haberi paylaş

ABD’deki devrimci sosyalistlere ülkedeki siyasi durumu, işçilerin tepkilerini ve mücadele önerilerini sorduk.

Sorularımızı yanıtlayan Christopher Reed, Marx21'in San Diego, California'da yaşayan bir üyesidir.

Trump yönetimi, bilim insanlarının uyarılarına rağmen, koronavirüs tedbirlerini kısıtlamaya ve bu tedbirleri uygulayan valiler üzerinde baskı kurmaya devam ediyor. Bollukla övünen dünyanın en zengin ekonomisinde işler nasıl bu hâle geldi?

Christopher Reed: Amerika Birleşik Devletleri'nin en zengin ve en "gelişmiş" kapitalist ekonomi olduğu doğru, ama elbette kapitalist sistemin çelişkilerinin sonucu bir aşırılıklar toplumu oldu. Bunu anlamak için tüm Amerikalıların yüzde 40'ının 400 dolarlık beklenmedik bir harcamayı karşılama gücü olmadığını hatırlamak yeterli. Yaratılan muazzam zenginliğin sefasını, tepedeki çok küçük bir grup sürüyor.

Kriz bu sistemin, herşeyden daha önemli olarak görülen kârları arttırmak hedefine uygun olmayan herhangi bir şeyi yapma kapasitesi olmadığını acı bir netlikle gösterdi. Şimdi seçim açık bir şekilde kâr veya insanların hayatı arasındayken, egemen sınıftan çoğu kişi için kârların daha önemli olduğunu görüyoruz. Trump elbette egemen sınıfın çıkarlarını görüyor, onlar kendileri için son derece faydalı olan statükoya dönmekten başka bir şey istemiyorlar.

Ama Trump aynı zamanda pek çok kişinin virüs konusunda gerçekten endişeli olduğunu ve sırf o "yeniden dışarı çıkmak artık sorun değil" diyor diye eskisi gibi davranmayacaklarını da anlamış gibi gözüküyor. Bu da Trump'ın kendisini garip bir durumda bulmasına neden oldu; şu an için normale dönmek mümkün değil ama yakın zaman içinde eskiye dönülmezse, sistem bugün olduğu gibi ayakta kalmayı başaramayacak. Kendisini politik tepkiden korumak için siyasal rakipleri olarak görüp hedef aldığı valilere baskı yaparak, ekonomik faaliyetlerin durmasının sorumluluğunu onlara atmaya ve işleri aynı tas aynı hamam yürütmek istediğini göstermeye çalışıyor.

İşsizlik maaşı için 22 milyon kişi başvurdu. IMF 1929 bunalımından daha büyük bir krizin geldiğini itiraf etti. Amerikan işçilerinin ve sendikalarının salgın karşısında talepleri neler? Mücadele deneyimlerini aktarır mısınız?

Christopher Reed: Hem ülkedeki iki büyük partinin, hem de ana akım medya kuruluşlarının onyıllardır yerleştirdiği neoliberal hegemonya, Amerikan işçi sınıfını çok savunmasız bir hâle getirerek krizin daha da şiddetlenmesine neden oldu. İyi haber şu ki işçiler mücadele ediyor ve Marx21'in derlediği zaman çizelgesi yükselen sınıf mücadelesinin kanıtlarını ortaya koyuyor. İşçiler güvenli çalışma şartları, özellikle de sahada çalışan sağlık işçileri için yeterli kişisel koruyucu donanım talep ediyorlar.

Amazon firmasının depo işçileri, firmanın doğrulanmış vakalar olmasına rağmen buna uygun bir tutum almaması nedeniyle bir kaç yerde greve gitti. Instacart işçilerinin grevi, esnek ekonomide örgütlenmenin özellikle dikkate değer bir örneği ve sistemin toplumun işleyebilmesi için elzem olan emeğe nasıl az değer biçtiğini net bir şekilde gösteriyor. Geçtiğimiz ay hemşireler, gıda işleme tesislerinde çalışan işçiler ve fast food işçileri de pek çok eylem gerçekleştirdi.

Pandemi karşısında işçi sınıfı dayanışmasının artma potansiyeli çok yüksek, çünkü ülkenin dört bir yanından ve çok farklı endüstrilerde ve farklı tür işlerde çalışan işçiler; depo işçileri, hemşireler, otobüs şoförleri, posta çalışanları vb büyük ölçüde aynı taleplere sahipler: uygun kişisel koruyucu donanım, güvenli çalışma koşulları, yeterli hastalık izni ve risk ödemesi ile enfeksiyon riskini kaçınılmaz olarak artıran bir işi yapıyor olmaktan kaynaklanan anksiyeteyi biraz olsun azaltabilecek yeterli bir sağlık hizmeti. Kriz ilerledikçe hem bu işçiler için, hem de şimdi milyonlarca kişiye ulaşan yeni işsiz kalanlar için, sistemin kendilerinin ihtiyaçlarını karşılayacak kapasitede olmadığı ve bu ihtiyaçlarını karşılamanın tek yolunun mücadele ederek, emeklerini kullanmayı durdurmak olduğu daha açık bir şekilde gözler önüne seriliyor.

ABD'deki devrimci sosyalistler bu dönemi nasıl değerlendiriyor? Salgına ve kapitalizme karşı uluslararası mücadeleye dair görüş ve önerilerinizi paylaşır mısınız?

Christopher Reed: Bu çok kapsamlı bir soru! Bir önceki sorudan devam edecek olursam, başlangıç noktası insanların bugün karşı karşıya bulunduğu şartlar olmak zorunda. Yani daha iyi koşullar talep ederek greve giden tüm işçilerle dayanışma göstermek ve daha fazla grev ve yürüyüş olmasını cesaretlendirmek. Yukarıda da söylediğim gibi endüstriler arasında ve coğrafi sınırların ötesinde dayanışmayı inşa etmek için büyük bir potansiyel var. Devrimci sosyalistler bu sürecin bir parçası olmalı, çok sayıda işçinin maruz kaldığı güvensiz ve adaletsiz şartların, kârı diğer her şeyin önüne koyan bir sistemin her yere uyguladığı basıncın bir sonucu olduğunu vurgulamalılar.

Aynı zamanda şimdi işsiz kalan muazzam sayıda insanı örgütlemeye çalışmak konusunda da konuşuluyor. İşsizlikteki artış eşi benzeri görülmemiş bir düzeyde, bu yüzden ekonominin bunun üstesinden nasıl geleceği kritik bir sorun olacak. Sosyalistler yüksek işsizliğin genellikle düşük maaşlara neden olduğunu bilirler, ancak tüm işçilerle dayanışan bir işsiz işçiler hareketi bu eğilime karşı mücadele edebilir.

Bernie Sanders kampanyasının sona ermesi ABD solu için pek çok soruyu beraberinde getirdi. Onun yaklaşımı devrimci sosyalist bir perspektiften her zaman kuşkuyla karşılansa da, onun sınıf bilincinin yükseltilmesine ve sosyalizm kelimesinin yeniden kamusal söylemin bir parçası hâline gelmesine yaptığı katkılar çok büyüktü. Krizle birlikte milyonlarca kişi Bernie'nin savunduğu reformların ne kadar büyük bir ihtiyaç olduğunu anladı ve onlar kriz öncesi statükonun yeniden tesis edilmesini kabul edilemez buluyorlar. Bernie kampanyası ön seçimlerde Demokratlara boyun eğdirecek bir kitle hareketi yaratmakta başarılı olamamış olabilir ama bir kitle haretinin üzerinde yükseleceği temeli inşa etmek konusunda çok şey başardı.

Şimdi kampanya sona erdiğine göre, sosyalistler işçilerin daha iyi bir dünyaya ulaşmak için ihtiyaç duyduklarını kazanmasının yine işçi sınıfının eyleminden geçtiğini anlatmaya devam etmeli. Aynı zamanda hem ABD'nin hem de AB'nin ırkçı ve mülteci karşıtı göçmenlik politikalarına karşı çıkmalıyız. Hem Avrupa Kalesi'ni hem de Amerika Kalesi'ni reddetmeliyiz. Toplama kamplarına kapatılan binlerce mülteci ve göçmenin yaşamları, bugün pandemi yüzünden her zamankinden de fazla tehlikede. Kâr amaçlı alıkoyma sistemi artan enfeksiyon sayısıyla başa çıkmak için hazırlıklı değil.

ICE (ABD Göçmenlik ve Gümrük Muhafaza-çn) coronovirüs testi pozitif çıkan onlarca göçmeni geri gönderdi, bu sayı daha fazla da olabilir. Test sonucu pozitif çıkan göçmenleri, yeterli bir kamu sağlığı altyapısından ciddi bir şekilde mahrum olan ülkelerine geri göndermek milyonlarca kişinin hayatını riske ediyor. Sığınma başvurusunda bulunma hakkını ve başvuranların ABD ve Avrupa'ya alınıp sağlık ve barınma hizmetlerinden faydalanmasını talep etmeliyiz. Toplama kampları kapatılmalı ve coronovirüs testi pozitif çıkan göçmenlerin geri gönderilmesine son verilmeli. Bu San Diego'dan Midilli'ye, oradan İstanbul'a uzanan ortak bir mücadele. 

Çeviri: Onur Devrim

Bültene kayıt ol