İdlib'te yaşayanlar katliam ve yeni bir göç dalgasıyla karşı karşıya.
Suriye ordusu ile Heyet Tahrir el Şam (HTŞ) arasındaki çatışmalar büyürken bilanço ağırlaşıyor.
Birleşmiş Milletler (BM) verilerine göre 29 Nisan'dan bu yana devam eden gerilimde, Suriye ordusu tarafından 69 kadın ve 81 çocuk dahil olmak üzere 231 sivil öldürüldü.
300 binden fazla sivil Türkiye sınırındaki kamplara yerleşmiş durumda.
Rejim saldırılarını artırırken, Türkiye ordusuna ait bir gözlem noktası vuruldu ve 3 asker yaralandı.
BM Genel Sekreter Sözcüsü Stephane Dujarric, "Suriye'deki gerginliği azaltma bölgesinin kuzeybatısında özellikle de Hama'nın kuzeyi ve İdlib'in güneyindeki silahlı çatışmaların insani etkilerinden dolayı alarm halindeyiz" diye konuştu.
BM, gerginliğin artmasının İdlib'te yaşayan 3 milyon kişi için felakete yol açacağını söylüyor. Rusya destekli Suriye ordusunun bombardımanları yeni bir göç dalgasını tetikleyebilir.
Dujarric, Rusya-Türkiye arasında imzalanan anlaşmaya uyulması çağrısı yaptı.
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, 3 askerin yaralanması sonrası yaptığı açıklamada, Rusya ve İran'a çağrı yaparak Astana sürecine ve anlaşmalara bağlı kalınmasını istedi. Çavuşoğlu, aksi takdirde "gereğinin yapılacağını" söyledi.
Büyük kısmı HTŞ kontrolündeki, muhaliflerin elindeki son kent olan İdlib'i kuşatan Suriye ordusu saldırılarını sürdürüyor.
İdlib'te ateşkes sağlandığı haberleri, Rusya tarafından kısa sürede yalanlandı. Rusya, hava saldırılarının Türkiye'nin verdiği koordinatlarla yapıldığını ileri sürdü. İdlib'te pek çok askeri üssü bulunan Türkiye yönetimi de bunu yalanladı.
Suriye'de tepeden siyasi çözüm girişimleri başarısız olurken, İdlib'te büyük bir trajediye doğru gidiliyor.