Londra: İki bin anti-faşist, aşırı sağcı DFLA’ya bir darbe vurdu

14.10.2018 - 09:33
Haberi paylaş

Dün Londra'nın merkezinde, Demokratik Futbol Taraftarları İttifakı’na (Democratic Football Lads Alliance-DFLA) karşı yaklaşık iki bin ırkçılık karşıtı yürüdü.

Irkçılığa Karşı Ayağa Kalk (SUtR) ve Faşizme Karşı Birlik (UAF) tarafından çağrısı yapılan yürüyüş, yeniden dirilmeye çalışan aşırı sağa karşı mücadelede önemli bir testti.

DFLA, bugüne kadarki en küçük merkezi gösterisini düzenledi; yaklaşık 1500 ila 2000 arasındaki kalabalık, Hyde Park'tan Whitehall'a yapılan yürüyüşüne katıldı. Bazıları, yürüyüşe katılmak yerine publarda oturmayı tercih ettiler. Kimileri de publara gitmek için yürüyüşten erken ayrıldı.

Ve sonra jeneratörleri bozuldu ve konuşmalarını yarıda kesmek zorunda kaldılar. 

Bu, “aşırılığa karşı birlik" sloganı altında yapılan ve 20 bin kişinin katıldığı ilk Futbol Taraftarları İttifakı (FLA) yürüyüşünün birinci yıl dönümüne denk geliyordu.

Irkçılığa Karşı Ayağa Kalk’ın mitinginde sendikalardan, İşçi Partisi üyelerinden ve ırkçılık karşıtı örgütlerden konuşmacılar vardı.  

İşçi Partisi lideri Jeremy Corbyn ve gölge kabinenin İçişleri Bakanı Diane Abbott, eyleme mesaj yollayarak "Irkçılık karşıtı kampanyacıların ve aktivistlerin geleneğinden yürümekten gurur duyuyoruz. Mücadeleniz bizim mücadelemizdir” dediler.

Irkçılık karşıtı protestoda konuşan birçok kişi, ırkçı fikirlerle tartışmanın yanı sıra aşırı sağa sokakta karşı çıkmanın gerekliliğinden bahsetti.

Londra'nın doğusundaki Queen Mary üniversitesindeki bir öğrenci olan Hal, Sosyalist İşçi (Socialist Worker) gazetesine verdiği demeçte, “Kesinlikle birleşik bir cepheye ihtiyaç var. Bugünkü gösteri gerçekten geniş bir koalisyondu. Onlara [sokaklarda] karşı çıkmalıyız, fakat mesajı iletmek, insanlarla tartışmak ve onları kazanmak da önemli” dedi.

Bazı konuşmalar, yayınlaşan faşizm tehdidine işaret ediyordu. Londra Belediye Meclisi’nin İşçi Partili üyesi Unmesh Desai, kalabalığa “Tehlikeli zamanlarda yaşıyoruz” dedi ve şöyle devam etti:

“Avrupa çapında aşırı sağın yükselişini görüyoruz, ama ne kadar çok insanı sokağa dökerlerse döksünler biz de orada olacağız.”

Ve DFLA'ya lanet okudu ve onlar için “Tommy Robinson’un sokak ordusu, ırkçı, faşist ittifakıdır” dedi.

Irkçılık karşıtı protesto gösterisine katılan bir hemşire olan Fatima, “Şu anki durumdan bıktım, artık oturup izleyemeyiz. Almanya'da ırkçıların yükselişini gördüm ve işte o zaman örgütlendim” dedi. 

Fatima aktif olmaya devam edeceğini söyledi, “Onları durdurmak için karşılarında durmazsak yaptıklarını yapmaya devam edecekler” dedi.

Daha küçük bir anti-faşist protesto da Londra'nın merkezinde, Whitehall'daki ana gösteriyle aynı zamanda gerçekleşti.

Bazı DFLA haydutları, gösterilerine bu kadar az katılımın karşısında hayal kırıklığına uğradı.

Bir DFLA destekçisi, "Bir yıl önce 20 bin kişi katılmıştı. Şimdi kaç? 1500" dedi. Ancak, faşistlerin esas çekirdeğinin sabit kaldığının bir göstergesi olarak "Ama en azından bu sefer doğru insanlar katıldı" dedi. 

DFLA mitinginde yapılan konuşmaların ana odağı, kadınlara ve çocuklara yönelik cinsel tacizden Müslüman ve Asya kültürünün sorumlu olduğuna dair ırkçı yalandı.

Ancak yapılan karşı protesto gösterisinde konuşan Doğu Londra Ulusal Eğitim Sendikası sekreteri Alex Kenny, “Müslümanlar giydikleri ve inandıkları şeyler için hedef tahtası oluyorlar” dedi. Ve İslamofobik saldırıların “Theresa May ve Boris Johnson'ın sözlerinin sonucunda” gerçekleştiğini söyledi.

Yürüyüş, ırkçılık karşıtlarının DFLA'ya karşı örgütlenmesinin etkili olduğunu gösterdi ancak bu tehdidin ortadan kalktığı anlamına gelmemekte.

Tommy Robinson'ın 23 Ekim'de yeniden yargılanmasının ardından binlerce kişiyi seferber etmeye çalışacaklardır.

Irkçılığa Karşı Ayağa Kalk’ın çağrıcılarından Weyman Bennett, “faşist DFLA'ya karşı önemli bir gün” olduğunu söyledi:

“Karşı durmak işe yarıyor, DFLA 6 bin kişi olacaklarını söyledi ve bunu başaramadılar.”

Hem Tommy Robinson ve ahbaplarının zehrine hem de Muhafazakârlar’dan gelen devlet ırkçılığına karşı çıkmak isteyen herkes için bir sonraki odak noktası, 17 Kasım’da ulusal çapta yapılacak olan birlik gösterisi olacak. 

Bu gösteri daha da büyük olmak, daha da çok sendikalı işçiyi ve İşçi Partiliyi içermek zorunda.

DFLA dün umut ettiği desteği görmedi. Ancak Weyman Bennett “rehavete yer yok” uyarısında bulunuyor:

“Almanya’da bugün 200 binden fazla ırkçılık karşıtı gösteri gerçekleştirdi. Örgütlendiler, çünkü parlamentolarında Naziler var. Bizim de bu gruplardan herhangi birinin böylesi bir pozisyon kazanamayacağını garanti etmemiz gerekir.

Ve bunu yapamasalar da, nefretleri sokakta saldırılara ve cinayetlere yol açıyor. Örgütlenme çalışmalarına bir an için bile ara vermemeliyiz.”

(Socialist Worker’dan Türkçe’ye Sibel Erduman çevirdi)

Kaynak: Gocmeniz.org

Bültene kayıt ol