HDP, dün sabah saatlerinde bir kez daha İçişleri Bakanlığı’na bir heyet göndererek, bir binanın bodrum katında mahsur kalan yaralıların çıkarılması için temaslarda bulunmuştu. Partiden yapılan açıklamada, bakanlığın yaralıların alınması için yerel yetkililere talimat verileceğini açıkladığı kaydedilmişti.
HDP’nin yaralıları almak için ambulansların yola çıktığını açıklamasının ardından, binanın önüne zırhlı araçların gittiği bildirildi.
Med Nuçe TV‘nin canlı yayınına katılan, binada mahsur kalanlar arasındaki Cizre Halk Meclisi Başkanı Mehmet Tunç, binaya havan topu atıldığını ve bodruma inen merdivenlerin çöktüğünü açıkladı.
“Ölürsek, infazdır”
Bodruma giriş çıkışın kapandığını söyleyen Tunç, kendisinin ikinci katta olduğunu ve ölümü beklediğini dile getirdi. Tunç, “Evi havan toplarıyla vuruyorlar. Bodrum’dan birkaç kişinin sesini duyabiliyorum. İkinci kattayım ölümü bekliyorum. Herkes bilsin ki içeride beş şehidimiz 24 de yaralımız var. Ölürsek, infazdır” dedi.
Yayın esnasında patlama sesleri de duyuldu.
HDP’li vekil Faysal Sarıyıldız da Tunç’un ardından yayına bağlanarak, “Ambulanslar o adrese gelecekti. Ancak ambulans adrese varmak üzereyken, adres yoğun yaylım ateşine tutuldu. Yine yaralılar da binanın üst katlarına çıktıkları sırasında binaya havan atışı yapıldı” dedi.
Valiliğe göre “iddia”
Şırnak Valiliği, Cizre’de beş cenazeyle 23 yaralının bir evin bodrumunda mahsur kalmasını ‘iddia’ olarak niteleyerek, haberlerin gerçeği yansıtmadığını ileri sürdü. Valilikten yapılan yazılı açıklamada, Cizre’de vatandaşlara yönelik 112 Acil Servis ve diğer sağlık hizmetlerinin ‘titizlikle ve aralıksız yürütüldüğü’ savunuldu. 112 Acil Servis hizmetlerine gelen çağrılara, ilgili sağlık personelince anında cevap verildiği ve çağrının gereğinin yerine getirildiği belirtilen açıklamada, “Bazı basın yayın organlarında ve sosyal medyada, Cizre’de bir evin bodrumunda bulunduğu iddia edilen 30 yaralıya ambulans gönderilmesine izin verilmediği yönünde çıkan haberlerin tamamı asılsız ve gerçek dışıdır. Bölücü terör örgütünün yaptığı patlayıcı tuzakları, barikatlar, hendekler ve sağlık görevlilerimizle ambulanslarımıza yönelik silahlı saldırılar nedeniyle bahse konu adrese ambulanslarımız intikal edememiştir. Ambulanslarımız en yakın yere intikal ettirilmiş ve varsa yaralıların bu noktaya getirilmesi istenmiş ancak tüm çabalarımıza rağmen yaralılar ve arayanlar tarafından bu çağrımıza olumlu cevap verilmemiştir” denildi.
Demirtaş: Hükümet onları ‘rehine’ olarak görüyor
HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, AKP’nin Cizre’deki yurttaşları rehine gibi kullandığını, Avrupa’nın da mülteci pazarlığından dolayı bu duruma sessiz kaldığını söyledi.
Med Nuçe‘ye konuk olan Demirtaş, Cizre’de beş gündür bir evin bodrumunda mahsur olan yaralılar hakkında konuşarak, “Sosyal medya üzerinden Cizre için bir şeyler yapılması çağrısında bulunanlar, AKP’ye yalvarmamalı. Cizre’dekiler yalvarmıyor” dedi.
Hükümetin Cizre’deki yurttaşları ‘rehine gibi kullandığını’ söyleyen Demirtaş, “Savaş bloku yan yana geldi. Barış bloku da bir araya gelmeli. Ülkenin geleceğini kim belirleyecek? Savaş bloku mu barış bloku mu?” diye konuştu.
Avrupa büyük bir suskunluk içinde yaşananları seyrettiğini, bu suskunluğun nedeninin ise mülteciler olduğunu ifade eden Demirtaş şöyle devam etti: “Hadi Türkiye’ye üç milyar verdi Avrupa, sorun bitecek mi? Savaş sürdükçe biter mi? Avrupa’nın bir barış politikası yok. Sorun bu. Avrupa’daki toplumumuz Türkiye’deki durumu kamuoyuna aktarmak için tüm ilişkilerini, sosyal medyayı aktif bir şekilde kullanmalı.”
Baydemir “Edi besê” dedi
HDP Şanlıurfa Milletvekili Osman Baydemir, Şırnak’ın Cizre ilçesinde beş gündür bir evin bodrum katında mahsur kalan yurttaşlar için, “Oradan çıkacak her ölü bu Meclis’in ölmesi anlamına gelmektedir” dedi.
“Yaralılar ölüme terk edilmez”
HDP grup önerisinin konuşulduğu oturumda söz alan Osman Baydemir, savaş, çatışma ve silahın çözüm olmadığını vurgulayarak şöyle konuştu: “Çocukların, kadınların, sivillerin korunması hepimizin ahlaki, insani görevidir. Çınar’da, Sur’da, Silopi’de çocukları katledenler bir gün mutlaka hukukun karşısına çıkacaklar. Gırtlağımızı patlatıyoruz, feryat figan ediyoruz savaş dursun diye ancak HDP olarak başaramıyoruz. Bununla birlikte savaşın da bir hukuku var. Savaşta çocuklara dokunulmaz, yaralılar ölüme terk edilmez.”
“Allah aşkına, Muhammed aşkına…”
Cizre’de beş gündür bir evin bodrum katında mahsur kalan 23 yaralı için bakanlıkla görüştüğünü belirten Baydemir şöyle devam etti: “Şu anda o bina ateş altında ve çökme riski var. Allah aşkına, Muhammed aşkına, her neye inanıyorsanız onun aşkına o binada ölenler sizsiniz, sizsiniz, siz. O binada ölenler MHP sırasıdır, HDP sırasıdır, CHP sırasıdır, AKP sırasıdır. Allah’tan kormuyor musnuz?”
“Yeter artık”
HDP’li vekil bu sırada gözyaşlarını tutamayarak, “Edi bese, edi bese, edi bese” (Yeter artık) diye isyan etti.
AKP’li sıralardan gelen sataşmalar nedeniyle bir süre konuşmasına devam edemeyen Baydemir, daha sonra Türkiye’nin imzaladığı insan hakları sözleşmelerinin ayaklar altına alındığını söyleyerek, “Gelin bir kez daha 2015, 2014 ve 2013 ruhuna geri dönelim çağrısında bulunuyoruz” dedi.
