Devrimci Sosyalist İşçi Partisi (DSİP) GYK üyesi Yıldız Önen’in sınırdan aktardıkları:
“İpsala sınır kapısına yakın Karpuzlar Belediyesi’ndeyiz. Edirne’den buraya getirilenler var, ‘aradan geçebilirsiniz’ denmiş.
4-5 gündür buradalar. Hatay, Urfa, İstanbul, Sakarya… Türkiye’nin her yerinden otobüslerle, arabalarla gelmişler. Buradakilerin çoğunluğu erkek, sınır açılırsa eşleri ve çocuklarını da alacaklar. Üç, dört defa sınırı geçmeye çalışmışlar. Yunan polisi, pasaport, para, telefon hatta kıyafetlerini alıyor ve geri gönderiyor. Ayrıca üzerilerine ateş açılmış, sniperler vurmuş, gaz bombaları atılmış. “Dün burada biri öldü” dediler.
Bu taraftan da ‘bu gün yarın açılacak bekleyin’ diyorlar. Artık bu gün yavaş yavaş İstanbul’a dönmeye başlamışlar. Arabalar, minibüsler kişi başı 100 tl alıyor. Burada belediye düğün salonunda kalmalarına izin verilmiş. Belediye ve Kızılay, ara sıra yemek dağıtıyor. Yunanistan’a 6 saatte yürüyerek gidiyorlarmış şimdi de dönüş yolunda onlarca göçmen var.”
Yunan polisinin saldırıları sonucu oluşmuş yaralar.
4. Bölük Karakolu’ndan geçemeyen göçmenler dönüş yolunda. Bir kısmı Edirne’ye, bir kısmı geldikleri yere dönüyor. Burada İstanbul’da güvende olmadıkları için Avrupa’ya gitmek isteyen Nepal, Fas ve Senegallerle karşılaştık.
Afganistan göçmeni çocuklu kadın, Eskişehir’den otobüs ile sınıra gelmiş. Kocası da burada. Maaş yetmediği için yurtdışına çıkmak istiyorlar.
Bu tür araçları, daha az para aldığı için tercih ediyorlar. Göçmenler “gelirken soyuluyoruz giderken soyuluyoruz’ diyor.
“Kayseri’de iki çocuğu ile yaşıyormuş. 1.400 tl maaş alıyor, 600 lira kira veriyormuş. Elektrik ve diğer masraflarla baş edememişler, maaş yetmediği için yurtdışına çıkmak istiyorlar. Tek başına sınıra gelmiş. Çıkabilirse, karısı ve çocuklarını da çağıracakmış. Hollanda’da akrabası varmış, onun yanına gitmek istiyorlar.”
