Osman Kavala: İktidar yargıyı kullanıyor

03.05.2022 - 08:38
Haberi paylaş

Gezi Davası'nda ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verilen Osman Kavala, iktidarın bu kararı seçim malzemesi olarak kullanmak üzere çıkarttırdığını düşünüyor.

Silivri Hapishanesinde kendisini ziyaret eden CHP Milletvekili Mahmut Tanal, Osman Kavala'nın şu sözlerini aktardı:

“1 Kasım 2017’de Gezi olaylarını finanse etmek, 15 Temmuz darbe girişimine katılmak iddiasıyla iki ayrı suçtan dolayı tutuklandım. 15 Temmuz darbe girişimiyle ilgili iddianame, 2 yıl içinde düzenlenmesi gerekirken hazırlanmadı. O arada Gezi’den dolayı İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesi hakkımda beraat kararı verdi. 15 Temmuz’dan dolayı da beni resen tahliye ettiler. Bu sefer beni casusluk suçlamasıyla tutukladılar. Sırf beni içeride tutmak için bu sefer de casusluk ipine sarıldılar.

İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesi, baktığı Gezi Davası’yla ilgili herkese beraat kararı verirken, ‘Zehirli ağacın meyvesi de zehirlidir’ prensibini dikkate alıyor. Yani hukuka aykırı yöntemlerle elde edilmiş bulgular, delil kabul edilemez. Bu karardan sonra istinaf mahkemesi, bozma kararı verdi. Dosya tekrar İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesi’nin önüne geldi. Çarşı davası ise İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülüyordu. Her iki mahkeme arasındaki yazışmaların ardından Gezi ve Çarşı dosyaları birleştirildi. Esas bizim davamızın görülmesi gereken yer, İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesi’ydi. Delilleri bu mahkeme toplamıştı. Sonrasında birleştirilen her iki dava tekrar ayrıldı. İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi, asıl kendi bakması gereken Çarşı Davası’nı başka yere gönderdi. Kalktı Gezi Davası’na da kendisi bakıyormuş gibi davrandı. Gezi dosyasını, İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesi’ne göndermesi gerekirken kendisi baktı.

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), ‘Osman Kavala’nın tutukluluğunu gerektirecek makul şüphe ve yeterli delil yok’ diyerek hak ihlali kararı verdi. İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi ise AİHM’nin yeterli şüphe ve delil olmadığı için verdiği hak ihlali kararına rağmen dosyaya yeni bir delil girmeksizin, aynı delillere dayalı olarak bana ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verdi. İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesi, zaten beraat kararı vermişti. AİHM, ‘Senin bu delillerin tutuklamayı gerektirmez. Makul şüphe yok’ diyor, fakat İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi, aynı delillerle beni mahkûm etti.

İktidar, burada yargıyı kullanıyor. Temelsiz bir iddia nedeniyle bana ceza verildi. Bu ceza akla, mantığa aykırıdır! İktidar, ortaya koyduğu iddialarla mahkeme yoluyla istediği kararı çıkartıp, bunu ilerideki seçimlerde kullanmak üzere bizi de mağdur ediyor, toplumu da mağdur ediyor, yargıyı da itibarsızlaştırıyor. 2 yıl hâkimlik yapan, AKP’den milletvekili adayı olan birisi, nasıl oluyor da ağır ceza mahkemesi üyesi oluyor ve ağır cezada insanların geleceğiyle, hayatıyla oynuyor, müebbet hapis cezası veriyor?”

Bültene kayıt ol