Kamp Armen'in öyküsü: Devlet nasıl el koymuştu?

07.05.2015 - 00:33
Haberi paylaş

Kamp Armen olarak bilinen Tuzla Çocuk Kampı'nın hikâyesi, Türkiye'de gayrimüslimlerin yaşamına ilişkin kısa bir özet gibi.

Agos, kampa el konulmasının geçmişini şöyle aktardı:

Gedikpaşa Ermeni Protestan Kilisesi Vakfı’nın satın aldığı kamp arazisi, 1936 Beyannamesi gerekçe gösterilerek, çocukların emeğiyle inşa edilen tesisiyle birlikte, devlet tarafından ilk sahibine iade edilmiş ve kampa el koyma süreci, Yargıtay’ın 1987’de yerel mahkeme kararını onaylamasıyla tamamlanmıştı.

Kampın iadesi için vakıf yönetimi bütün hukuki yolları denedi ancak sonuç alamadı. Boş aldıkları arazinin üzerine yapılan tesisler için tazminat ödenmesi için açılan davalar dahi sonuçsuz kaldı.

2011 yılında Vakıflar Kanunu’nda yapılan değişiklikle azınlık vakıflarının el konan mülklerinin iadesi süreci başlayınca, Tuzla Çocuk Kampı için de Vakıflar Genel Müdürlüğü’ne (VGM) başvuru yapıldı. Ancak VGM, Tuzla Kampı’nın satışının hukuki olarak iptal edilmiş olmasını gerekçe göstererek, dosyayı ‘el konmuş mülk’ olarak değerlendirmedi ve bu sebeple kampın iadesi ya da tazminat ödenmesi söz konusu olmadı.

Kamp Armen direnişi üçüncü gününde

Yıktırmayacağız: Kamp Armen'de direnişin ikinci günü

Kamp Armen'de Hrant Dink'in mücadele geleneği, Gezi direnişinin özgürlükçü ruhu var

Direniş başladı: Kamp Armen'i yıktırmayacağız!

Rakel Dink yazdı: “Kamp Armen'in ayakta kalması Hrant'ın en büyük arzularından biriydi”

Yervant Dink, Kamp Armen'in yıkımı için yazdı: Vebali çok ağır olur

DurDe'den çağrı: “Kamp Armen yıkılmasın!”

Taner Akçam, Kamp Armen üzerinden 1915'i hatırlattı

Bültene kayıt ol