Hepimiz Göçmeniz Irkçılığa Hayır kampanyası, canlı yayında Suriyeli sığınmacıları hedef gösteren Fatih Altaylı'yı kınadı.
Altaylı'yı özür dilemeye davet eden Hepimiz Göçmeniz platformunun açıklaması:
Gazeteci Fatih Altaylı bir televizyon programında Suriye'deki rejimden kaçarak Türkiye'ye sığınan 4 milyon göçmeni Suriye'nin askeri olarak niteleyerek, Türkiye'yi esir aldıklarını ileri sürdü.
Kendisine öncelikle Suriyelilerin hangi bakımdan Türkiye'yi esir aldığı sorulmalıdır.
Suriye'den gelen milyonlarca göçmen ve Türkiye'de doğan yüzbinlerce Suriye kökenli çocuk, Türkiye işçi sınıfının en güvencesiz ve ucuza çalışmak zorunda bırakılan kesimini oluşturmaktadır.
Seyahat hakkı, eğitime ve sağlığa erişim gibi pek çok temel insan hakkından mahrum şekilde yaşayan Suriyeli göçmenler, Türkiye ve AB arasındaki anlaşma yüzünden yer değiştirme şanslarına da el konularak esas esir alınan kişiler konumundadırlar.
Tek gidebildikleri yer olan, can güvenliklerinin olmadığı Suriye'ye gittiklerinde ise, kendilerine "Madem gidebiliyordunuz burada ne işiniz var" diye sorulmaktadır.
İkincisi, Altaylı'ya Suriyeli göçmenlerin hangi bakımdan Suriye'nin askeri oldukları sorulmalıdır.
Bugün büyük çoğunluğu Türkiye'de yaşayan Suriyeli göçmenler, ya doğrudan Esad rejiminin hedefinde oldukları için ya da rejimin yaşanmaz hale getirdiği koşullardan kaçmak zorunda oldukları için evlerini geride bırakmışlardır. Kaldı ki, rejimin güçlerinin muhaliflere sınır ötesinde dahi suikastlar düzenlediği ve bu kişileri ihanetle suçladığı da bilinmektedir.
Bu insanlar kimsenin askeri veya ajanı değil, tüm dünyada sermayenin hem ucuz iç gücü olarak kullandığı hem de sermayenin saldırıları yüzünden fakirleşen toplumun geri kalanına günah keçisi olarak sunmaya çalıştığı emekçilerdir.
Üstelik bunlara ilave olarak, göçmenler sürekli nefret saldırılarının hedefi oluyorlar. Yalnız salgın sürecinde en az üç Suriyeli göçmen, nefret cinayetlerinin kurbanı oldu.
Tabii deneyimli bir gazeteci olarak Fatih Altaylı'nın bunları bilmediğini düşünmek ne yazık ki mümkün değil.
Dolayısıyla Altaylı'ya esas sorulması gereken soru şudur: söylediklerini takiben bir ırkçı saldırı yaşanır ve fail "Suriye'nin askerleri Suriye'ye!" diye slogan atarsa ne yapmayı planlamaktadır?
Altaylı, milyonlarca insanın ya işsiz kaldığı ya da sağlıklarını tehlikeye atarak çalışmak zorunda bırakıldığı, sağlığa ve eğitime erişimin ne denli eşitsiz olduğunun ayyuka çıktığı ve hükümetin yönetmekte başarısız olduğu bir salgın sürecinin yarattığı öfkeyi, bu krizin sonuçlarını en ağır şekilde yaşayan göçmenlere yöneltmeye çalışıyor.
Altaylı, asılsız ve komplocu iddialarla milyonlarca insana karşı nefreti kışkırtan ve sıradanlaştıran ifadeler kullanmıştır.
Fatih Altaylı özür dilemelidir!
16.12.2020