Albayrak’ın istifası çare olmaz: Türkiye kapitalizminin krizi büyüyor

10.11.2020 - 08:27
Haberi paylaş

Krizin sorumlusu AKP-MHP iktidarı, Berat Albayrak’ın yıpranan yüzünün yerine yeni bir isim buldu.

İstifasını Instagram’dan açıklayan Albayrak, kararına “sağlık sorunlarını” gerekçe gösterirken, “ihmal ettiği ailesine artık zaman ayıracağını” ifade etti. Albayrak açıklamasında, “At izinin it izine karıştığını, Hak ve batılı ayırt etmenin zorlaştığını” söyledi. 

24 saatlik belirsizliğin ardından AKP Mersin Milletvekili Lütfi Elvan, Sanayi ve Hazine Bakanlığı görevine atandı.

Kriz derinleşiyor, sorumlular kaçıyor

Berat Albayrak’ın istifasının asıl nedeni döviz krizi, Merkez Bankası kaynaklarının tükenmiş olması, Türkiye’nin hızla bir döviz krizine doğru sürüklenmesi. 

Ödeme zamanı gelen dış borçlar, dış ticaret açığı, silahlanmaya kaynak ayrılması ve benzeri harcamalar, önemli bir döviz açığına sebep oldu. Açığı kapatmak için gereken döviz borç olarak bile bulunamayınca, hükümet Merkez Bankası kaynaklarını harcadı.  

Merkez Bankasının döviz rezervleri tükendi, Merkez Bankası rezervleri eksi 50 milyar doları buldu. Yani Merkez Bankası şu anda piyasaya 50 milyar dolar borçlu.

Döviz kıtlığı nedeniyle dolar ve Euro’da rekor artışlar yaşandı. Son bir yıllık döviz kuru artışı yüzde 40’ı geçti. Tablo ağırlaşmaya, Türkiye iflasa doğru giderken, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ilk önce Merkez Bankası Başkanını görevden aldı, şimdi de Maliye Bakanını görevden “affetti”.  

Hükümet, Berat Albayrak’ı istifa ettirerek dikkatleri bir süre dağıtmak, ekonominin tekrar toparlanacağı izlenimini vermek istiyor. Ama ne yapsalar nafile. Türkiye kapitalizminin pandemiyle derinleşen krizi sürerken, özellikle uluslararası sermaye çevrelerinde Erdoğan ve AKP’ye duyulan “güven” yerle bir olmuş durumda. Bunun sonuçları, son dönemde “döviz krizi”ne yol açtı ve TL’deki değer kayıplarına yansıdı. Hükümet Varlık Fonu aracılığı ile dış ülkelerde borç döviz aradı, ama bulamadı.

Ekonomi yönetimi artık çok stresli bir pozisyon oldu

Ekonomi toparlanıyor iddiaları öne sürülürken gerçekleşen bu istifalar, ekonomideki sıkıntıların ciddi şekilde artmakta olduğunu, sorumluların ise bırakıp gitmeye başladığını gösterdi. Ekonomik kriz, ekonomi yöneticisi bulmayı giderek zorlaştırıyor. Batan gemide kimse görev almak istemiyor.

İstifalar yaşanırken; işsizlik ve hayat pahalılığı artmaya devam ediyor. Enflasyon, uzmanların yaptığı hesaba göre yüzde 50’lere dayanmış durumda. 

Yoksulluk artarken, Hükümet patronların işçileri daha ucuza çalıştırmaları için yasalar çıkarıyor. 25 yaş altı ve 50 yaş üstü işçileri için esnek çalışma sistemi, mecliste görüşülmeye devam ediyor.

Sömürüyü ağırlaştıran uygulamalarıyla krizin faturasını işçi sınıfına ve emekçilere kesen iktidar, yerinde durmaya devam ediyor, ama artık iktidar içinde çözülme başladı. Bu yırtık dikiş tutmaz.

Ekonomide kötüleşen tabloda, rejimin işçi ve emekçilere çıkaracağı fatura ise giderek ağırlaşıyor. İşçi sınıfı ve emekçiler, kendilerine çıkarılan faturanın sorumlusunun kapitalistler ve AKP-MHP rejimi olduğunu unutmamalıdır. Başta kıdem tazminatı, asgari ücret olmak üzere tüm haklarını savunmalıdır.

Bültene kayıt ol