İktidarın baroları bölme teklifi mecliste. Binlerce avukat Çağlayan Adliyesi'nde miting yaparak savunmaya yapılan siyasi müdahaleyi protesto etti.
Mitingin yapılacağı alan polis tarafından bariyerlerle kapatılırken, eylem adliye binasının içinde başladı. "Savunma susmadı susmayacak" sloganları atan çok sayıda avukat mitingin yapılacağı alana doğru yürüdü.
Dışarıda ise büyük bir kalabalık toplandı. Polis, avukatların sıkışık bir alanda toplanmasına neden olurken, sık sık "Barikatı aç" sloganları atıldı. Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu da istifaya çağrıldı
İstanbul Barosu Başkanı Mehmet Durakoğlu yaptığı konuşmada şu vurgular öne çıktı:
“Bu teklif Meclis’e sunuldu. Bilmedikleri bir şey var. Bunların en fecisini darbeciler yaptı. İstanbul Barosu’nun kapısına mühür vurdular. Kapattıklarını zannettiler. Avukatlar kırıp attı o mührü. O dönem baro başkanımız Orhan Apaydın’ı şehit verdik. Baroları sindiririz sandılar. Bambaşka bir şey gelişti. Mücadele kodu gelişti. Sonuna kadar mücadele edeceğiz. Yargı bağımsızlığı, toplum için, halk için mücadele edeceğiz.”
Durakoğlu konuşurken avukatlar ısrarlı çabaları sonucu eylem alanı bir daha genişletildi.
Savunma Durdurulmaz mitingine katılan Avukat Mehmet Ünal, Marksist.org'a yaptığı değerlendirmede şunları söyledi:
"Meclise sunulması beklenen Avukatlık Kanunu ve baro sisteminde düzenleme ön gören yasa taşlarına, karşı yapılan eylem çok kalabalık ve coşkuluydu, çoklu baro sistemine karşı yapılan eylemin temel çağrısı bu yanlıştan dönülmesiydi.
Tasarıya göre 2000 avukatla yeni bir baro kurula bilecek bu da yargılamanın temel unsurlarından olan savunmayı siyasallaştırıp adaletin temel prensibi olan eşitlik ilkesini ortadan kaldıracaktır.
Bu durum daha farklı sonuçlara da gebe hale gelebilir: Bu da şudur adı konulmamış partili hakim, partili savcı. Netice itibariyle evrensel insan hakları ilke ve kurallarının ortadan kaldırılmasına kadar varan tehlikeli ve endişe verici bir uygulama olacaktır."