Katiller Refah’ta!

08.05.2024 - 18:36

İsrail ordusu 6 Mayıs’ta Refah'ın doğu bölgelerine kırmızı renkli bildiriler attı. Bildirilerde şunu söylüyordu: "Refah Kampı ve Al-Shabura ve Al-Zohour mahallelerinde yaşayan ve halen buralarda barınan herkese. Bu bölgelerde kalmanız hayatınızı tehlikeye atmaktadır." Bildirilerde ayrıca "şu anda ikamet ettiğiniz bölgede güç kullanarak operasyon yapmak üzere" oldukları uyarısında bulunuluyor, bölgede bulunan herkesin kendisini ve aile üyelerini tehlikeye attığı belirtiliyor.

Kaçın ya da katledilin…

İsrail ordusunun Refah’ta yaşayan sivillere sunduğu seçenekler bunlar!

7 Mayıs sabahı ise İsrail tankları gece boyunca ilerledikten sonra Refah sınır kapısını ele geçirirken İsrail savaş uçakları evleri vurarak en az 12 kişinin ölümüne neden oldu.

İsrail savaş makinesi Gazze’de gerçekleştirdiği soykırımı bir üst seviyeye taşımaya çalışıyor. Netanyahu, "Hamas, başta tüm güçlerimizin Gazze Şeridi'nden çekilmesi, savaşın sona erdirilmesi talebi olmak üzere, aşırı pozisyonlarında ısrarlı olmaya devam ediyor" açıklaması yaptı. Bir işgalci için işgalin sona erdirilmesi talebinin aşırı görülmesi normal. 

Refah'a yönelik herhangi bir saldırının muhtemel sonuçlarını Birleşmiş Milletler İnsani İşler Koordinasyon Ofisi sözcüsü Jens Laerke yüz binlerce insanın "yakın ölüm riski altında" olacağını söyleyerek özetliyor.

Yine BM'nin insani yardım sorumlusu Martin Griffith ise "En basit gerçek şu ki Refah'a yapılacak bir kara harekâtı kelimelerle ifade edilemeyecek bir trajediden başka bir şey olmayacaktır. Hiçbir insani yardım planı buna karşı koyamaz."

BM Filistinli Mülteciler Ajansı (UNRWA) sözcüsü Jonathan Fowler ise "Refah'ın savaş öncesi nüfusunun altı katı olan nüfusu için yıkıcı sonuçlar doğuracağını, 1,4 milyon kişinin yarısının çocuk olduğunu" söylüyor.

Netanyahu ve onun savaş kabinesi hakkında çocuk katilleri derken çok isabetli bir tespit yapıyor tüm dünyadaki savaş karşıtları.

Yenilgileri tescillendi

Güney Afrika’nın İsrail aleyhine verdiği karardan beri İsrail ve ABD politik olarak mağlup oldular. Şimdi askeri olarak da mağlup olmaları için çok önemli bir gelişme yaşandı. ABD’de üniversitelerde dev bir dalga haline gelen öğrenci eylemleri başladı. 

Tüm dünyada kitlesel eylemlerde savaş karşıtları esas düşmanın içeride olduğunu haykırarak iktidarlara İsrail’le ikili anlaşmaları sona erdirme çağrısı yapıyor. 

Bu satırlar yazılırken Berlin’de üniversitede öğrenciler Gazze için eylem yapıyorlar. ABD’de polis kampüslerde kamp yapan öğrencilere saldırıyor. Her saldırıda İsrail bir kez daha yeniliyor. Soykırımcılıkla damgalanan İsrail politik mağlubiyetinin yanına askeri bir mağlubiyetin de eklenmemesi için ve Filistin’i Filistinsizleştirmek için saldırmaya devam ediyor.

Acil ateşkes için küresel intifada

Gazze’de tek bir kişinin ölmesine dahi tahammülümüz yok. Tek tek ülkeler İsrail’le anlaşmaları kesiyorlar çünkü ABD’de, Belçika’da da Türkiye’de de halkların Gazze için duyduğu öfke çok büyük. Bu öfke hızla kendi egemen sınıflarına, kendi iktidarlarına yönelebilir. Gazze için yapılması gereken budur. Alabildiğine kitlesel eylemler örgütlemektir. Daha fazla insanı içine çekecek eylem tarzlarıdır önemli olan. Emek örgütlerini, sendikaları, toplumun çeşitli muhalif kesimlerini katacak bir kampanyayı inşa etmektir. 

Refah’a saldırı olursa ertesi gün akşam 19.00’da eylem çağrısı yapan ve 7 Mayıs’ta Tünel Meydanında olan Filistin’e Özgürlük Platformu böyle bir kampanya inşa etmeye çalışıyor. 

15 Mayıs’ta Nakba’nın yıl dönümünde yapılacak eyleme de katılalım ve daha yığınsal eylemler için harekete geçelim. 

Ateşkesin sağlanması, İsrail’in savaş suçuna bulaşan tüm yetkililerinin yargılanması için bu küresel mücadeleyi büyütmek zorundayız. 

Gazze dayanışmasının sonunda değil henüz başındayız. İsrail'in saldırılarının Gazze'de 79.000'den fazla evi "tamamen yıktığını" ve 370.000'inin de hasar gördüğünü belirten araştırmacılar, "Sadece inşaat malzemelerinin taşınması gibi dar bir perspektiften bakıldığında iyimser senaryolarda bile, savaşın başlangıcından bu yana yıkılan konutların yeniden yapılması 2040 yılına kadar ve muhtemelen daha da uzun sürecektir" sonucuna vardı. 

Gazze’de ayrıca okullar, sağlık tesisleri, yollar, kanalizasyonlar, su boruları ve diğer tüm kritik altyapı büyük zarar gördü.

Bunun hesabını soykırımcılardan ve soykırımcılarla hiçbir şey olmamış gibi ticari ilişkileri sürdürenlerden sormak zorundayız. 

Bunun yolu daima daha yığınsal eylemlerdir: Örgütlü işçi sınıfını kapsamayı hedefleyen eylemler.

Şenol Karakaş

(Sosyalist İşçi)

 


Bültene kayıt ol