Adalet Zemini’nden mültecilerle dayanışma basın açıklaması

Adalet Zemini, Suriyelilerin bayramda memleketlerine gidip gelmeleriyle ilgili tartışmalara dair bir basın açıklaması yayımladı:

Bayram “kutlamaya” değil, geride bıraktıklarını görmeye gidiyorlar

Suriyelilere yönelik ırkçılık, bayram ziyaretleri nedeniyle yine arttı. Geçişlerin başlamasıyla ilgili yayınlanan haberlerle birlikte sosyal medyada Suriyelilere yönelik nefret söylemleri kendini göstermeye başladı. Hakarete varan paylaşımların yanı sıra pek çok kişi ‘Bayrama gidebiliyorlarsa neden geri dönüyorlar’ sorusunu sordu.

Türkiye devletinin sadece bayramda gidenlerin geri dönmesine müsaade etmesi nedeniyle, her iki bayramda da bir kısım Suriyeli sınırın diğer tarafına geçiyor. Bu bayram ziyaretinden yararlanan Suriyeli sayısı ortalama 40 bin kişi, yani toplam 4 milyon Suriyelinin yüzde 1’i, sayının azlığı zaten büyük bir çoğunluğun bu ziyaretlere en azından güvenlik nedeniyle olumsuz baktığını gösteriyor.

Suriyeliler sınırı geçtiklerinde Suriye hükümetinin kontrolü altındaki yerlere değil, bir çeşit güvenli bölge denebilecek ve çeşitli silahlı güçler ve devletler tarafından oluşturulmuş bölgelere gidiyorlar. Gittikleri yerlerde yeni bir yaşam kurabilme imkanları yok, sadece kısa süreli ziyaretlerde bulunup geri dönüyorlar. Bu ziyaretler hısım, akraba ziyareti ve orada kalan kişilerle görüşmek şeklinde gerçekleşiyor. Gidenler, geride bıraktıklarını görmeye, ne halde olduklarını anlamaya çalışıyor, evleri hala yerinde mi, yaşanabilir bir ortam var mı öğrenmek istiyor. Eğer ortada güvenli ve yaşanabilir bir ortam görürse, belki de ailesini yanına alarak geri dönmeyi düşünecekler.

Suriyeliler neden bayram kutluyor? (Polat Alpman)

Savaştan kaçarak Türkiye’ye gelen Suriyelilerin henüz yasal bir mülteci statüleri yok, Suriyelilere, 2013 yılında çıkarılan bir yasa ile misafir satüsü verildi. Bugün için Suriye’nin güvenli bir ülke olduğunu söylemek mümkün değil. Ancak öyle bile olsa, on yıla yaklaşan bir süredir, Türkiye’de ikamet eden Suriyelilerin savaş bittikten sonra geri döneceklerini söylemek gerçekçi olmaz. Esad güçlerinin mutlak güç hâline dönüştüğü bir Suriye’de, iç savaş sırasında savaştan kaçan insanların nasıl karşılanacağı belli değil. Onlarla kan davası güden ve onları hain olmakla suçlayan bir hükümetle karşılaşmayacaklarının bir garantisi yok.

İdlib’teki güncel durum göz önüne alındığında, Suriye’de kalıcı bir barış ortamı sağlanana kadar gönüllü geri dönüşün gündeme gelmesi mümkün değil. Sekizinci yılını dolduran savaşta, devam eden çatışmalar her geçen gün yeni kişilerin yerinden edilmesine, komşu ülkelere sığınmasına yol açıyor.

Birleşmiş Milletler gözlemci kuruluşlarına göre, Mayıs başından beri İdlib ve Hama’da en az 15 hastane zarar gördü veya tahrip edildi. Saldırılardaki artış, 180.000 insanın yerinden edilmesine yol açtı. İdlib’deki saldırılar nedeniyle 16 insani yardım örgütü bazı faaliyetlerini askıya aldı. Saldırılar, en az 1,5 milyon insanın acil yardıma ihtiyaç duyduğu dehşet verici durumu daha da kötüleştirdi.

Suriyeli sığınmacılar, bayram tatili için ideal bir ülke olmadığını bilerek, bu şartlarda ülkelerine gidiyorlar. Bu durumdaki insanlara yönelik ırkçı tutumlara hep birlikte karşı çıkmalıyız.

Suriyeli mülteciler kardeşimizdir.

Irkçılığa geçit yok.

Adalet Zemini

Bugün Suriyeli göçmenlere, yarın hepimize​ (Volkan Akyıldırım)

Sığınmacı nefreti ya da nefrete sığınanlar (Ufuk Uras)

Bayram DOLAYISIYLA gidiyorlar, BAYRAM KUTLAMAYA değil (Bekir Berat Özipek)

ilginizi çekebilir

sendikadan-izbb-ye-ultimatom-eylemler-bir-gunle-sinirli-kalmayacak-1736180568-691-large
DİSK: Barış işçinin, halkın, ülkenin kazancıdır
whatsapp-gorsel-2024-12-08-saat-094104-e5c35ec5
KESK'ten barış sürecine destek
kenya-protests
Uluslararası Sosyalist Akım’ın Afrika örgütleri: Kenya’daki direnişi selamlıyoruz